lisede namaz vakti

0 /
cirkinbeti
hep bir ikileme soktular bizi , bunlardan en içten ve en sarsıcı olanı da dini alet eden , sömüren , aslında din ile ilgisi olmayan fakat birilerinin sırtından rant sağlamaya çalışan insanlar oldu çoğu zaman,

namaz vakti ; lisede okulda bahçede evde uyurken oynarken film izlerken vuku bulacakken din ve devleti bir birinden ayırmak adına din ve devleti aynı halkaya geçirip flaş haberlerle sundular önümüze
üniversite de türban lisede namaz ilk okulda bilmem ne.

birileri çıktı ’ çocuklarımız okul sıralarında bale yapsın namaz kılmasın ’ dedi ve evet haklıydı , fakat kimse okulun eğitim öğretim yeri olduğunu , aslında o sıraların bale yapma yeri de olmadığını söylemedi , kimse hiç bir şekilde özgür bırakılmadı bu memlekette .
özgürlükler hep tek taraflıydı ; namaz kılan birine namaz kıldırmamak aynı zamanda namaz kılmayana da namaz kıl diye diretmek olacaktı , haydi kafanı aç demek saçı açıkta olana ört demek değil miydi o halde? özgürlükler hep ötekileştirildi hep ikilemler yaratıldı , olması gerekenler elbetteki belliydi fakat bunu memleket meselesi haline getirmek daha bir cazipti bittabi .

laiklik din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması gibi ezberlenmiş kalıplaşmış sözcüklerde ezberletildi bizlere. sözün kısası özgürlük hep tek kişilik kalelerde yaşandı surları çoktan feth edilen , burca dikilen beyaz bayrakların özleminde kaldı barış yanlısı kelimeler ve hep havada asılı kaldı farklılıklarla barış denen.
schumi
hala aynı boku karıştıran şahsiyetsiz, bir o kadar da haysiyetsiz insanlar görüyorum da utanmıyorlar mı lan diyorum kendi kendime... utanmıyorlar tabi.
anti irtica
#618969

(bkz: ümmetçilerin kıçına girecek başlıklar)
(bkz: havlıyorlar efendim durduramıyoruz)

bilmemkaç ay öncesinin haberi ama, tehlikenin farkında olanlara çok şey anlatır nitelikte. "okul namaz kılma yeri mi hey öküz?" diye soramazlar mı adama...

bizim bildiğimiz okulda ders yapılırdıi fizik, kimya, tarih ne bileyim. kan emici toplum zararlılarının ne denli hareketli olduğunu anlatıyor bu manzara. milleti imana getirmeye çalışan soysuz din bezirganlarının okullara kadar sızdığını...

schumi
"niye yine gündeme getirdin" diye soracak olursanız, okulu incelemek için gönderilen müfettişler raporu hazırlamış, kamuoyuna duyurmuş. biz sözlük yazarları da bu konu ile fazlaca ilgilendiğimiz için bu raporu okuma hakkına sahibizdir diye düşünüyorum. ha okumadan yorum yapanlar yok mu? olmaz mı? dolu...

ha içime de oturmuşluğundan dolayı "bakın ben haklıyım" demek gibi bir amacım yok. misss gibi çayımı elime almış günlük haber sitesi turumu gerçekleştiriyordum ki bir de karşıma çıktı bu haber. neyse konu bu değil.

olay(!)ın üzerinde 2 aydan uzun bir zaman geçti. olayın sıcaklığıyla ve yazarlarımızın (ben dahil) gazıyla yazılmaması gereken şeyler dahi yazıldı, çizildi. her olayda olduğu gibi yine sonucu zaman gösterdi.

sonuç nedir peki? işte bu:
http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=97788

ne öğrendik?

1)öyle her provakasyonda gaza gelip "laiklik elden gidiyor, şeriat gelecek" şeklinde yaygara çıkarmanın ne kadar komik ve basit zihniyet ürünü olduğunu öğrendik. umarım...

2)medya sektörünün (büyük bir kesiminin) ne kadar aşşağılık bir sektör olduğunu, rant uğruna ülkeyi karıştırmaktan zerre çekinmeyeceğini öğrendik.

3)bu numaraların artık bayatladığını öğrendik. yemiyor artık cahil(!) türk halkı. artık "hasolar, memolar" yok. gerçi ülkenin yarısı halen cahil(!) ama bu kadar basitini de yutmuyor.

4)her seçim dönemi mevcut iktidarı (şimdi akp’yi savunduğumu zanneden embesiller çıkabilir. hayır akp’yi değil, o dönemde iktidar kimdeyse muhalif kanat iktidarı yıpratmak için çeşitli yollara başvuruyor. chp de iktidar olsaydı onun muhalifleri bi bok yerdi) yıpratma adına muhalif kanadın medya maymunları buna benzer bir sürü tabiri caizse bel altından vurucu haberlerle ortalığı karıştırıyormuş. bir sürü şey çıktı işte gördük hepimiz yok bahçeli’nin imzası, yok baykal’ın ilişkileri, yok ağar’ın başörtüsü imzası, vs. vs... oluyo yani bunlar. demem o ki seçim dönemlerinde bize x diye sunulanlar x ile zerre alakası da olmayabiliyor.

5)yav bi de bu nasıl annedir, bu nasıl haladır anlamadım gitti. niye böyle bir şey için zorlasın ki çocuğunu. acaba...?

daha fazla uzatmadan bu bahsi kapatalım. öpdüm hepinizi...
ekinezya
biz siyasilere bahane bulmayalım en iyisi..vatandaşlar bu şekilde yaklaşımda bulunduktan sonra..
tayyip cemevi yıksa bir türlü,kuran kursu yıksa bir türlü,kiliseyi onarıp açsa bir türlü..bu kadar şekilciliğe takılıp kalmak çok acı .
bgat
aslında bu konu biraz da içinde mescid vb. gibi ibadet yerleri olan okulların nerede olduğuyla ilgili. mesela benim okuduğum lisede, çok iyi hatırlıyorum bir mescid vardı ve kimileri öğle aralarında gidip orada namaz kılarlardı. hiç kimse de neden burada namaz kılıyorsunuz dememiştir sanırım. çünkü bizim okuldun bulunduğu yerleşim birimi böyle bir yerdi.

ama olayı istanbul gibi din mozaiği olarak daha geniş bir şehre taşırsak, okulda bir mescid olması bu gibi haber konusu olabilir çünkü orası istanbul ve ülkenin her yönden kalbi durumunda. insanlar sonra da, neden sadece müslümanların ibadet edebildiğikleri bir ibadethane var, hristiyanlar için, diğerleri için neden yok diyebilirler. bu insanlara bu ülkede yaşayan yüzde doksan dokuz kısım müslüman derseniz de anlamazlar, türkiye laik bir ülke derler, sanki biz bilmiyoruz.

bu olaya maksatlı bir bakış açısı koyarsaki haberlerdeki gibi flaş flaş flaş efektleri verebiliriz ama bence gereği yok. okullarda mescid olması bence bir gerilemeye tekabül etmez.

ama başımızda iktidar yok mu (yahu her şeyin altından da bunlar çıkıyor "ampül" gibi), efendim bu iktidar insanların midesini o kadar bulandırdı ki, halkımız şeriat gelmesin, iran modeli olmayalım diye dini vecibelere bile farklı bir yaklaşım sergilemeye başladı. ya da bu konular flaş flaş flaş haberi niteliği kazandı. işin kısaca özeti şahsi kanaatimce budur.
ekinezya
senin hristiyan dediğin kişiler kendi ülkelerinden dinlerinin gereği herşeyi dört dörtlük yapan şahıslar..çocuklarına çok küçük yaşata dininin gereğini öğretmeye çalışan ve buna da kimsenin karışamayacağını her fırsatta dile getiren kişilerdir..onların dini hristiyan ,bizim dinimiz müslüman..kişi kendi ülkesinden neden azınlık durumuna düşsün..bi garip memleketim, kendi dağına kadar düşman kaplı..
sirinsem gunahim ne
yarın bir gün hristiyanlar okulda şapel ya da aleviler cemevi isterse eğer bu demokrat(!) arkadaşların neler diyeceklerini çok merak ediyorum.

ya ben neler diyorum,cemevini bırak okulda mabet olarak bile görmüyorlar.not:tayyip in istanbul büyükşehir belediye başkanı olduğunda ilk icraatı cemevi yıkmaktı.

edit:namaz ile uyuşturucuyu karşılaştıranların allah belasını verecek.verdiğiniz örneği iyice düşünün bence.
ekinezya
bu ülke namaz kılanlardan dahaçok ,namaz kılmayanlardan görmüştür ne gördüyse..namaz kılan bi adamla kimin ne derdi olur..anlaşılmaz bir şey.benim kıldığım namazdan sanane,senin kılmadığın namazdan banane.benim başörtümden sanane,senin mini eteğinden banane,benim tehecüdümden sanane,senin gece eğlencenden banane,senin insanlığın ve benim insanlığım ,önemli olan sadece bu.
independence
bari bu ba$liga yazmayayim dedim de yine tutamadim kendimi, yaktim sigarami oturdum makinenin ba$ina.ustelik ne guzel de uzanmi$tim ya neyse.dayanamiyor insan.

konu ba$ligimiz lisede namaz vakti.her $eyden once ba$ligin acilimi ba$tan yanli$.zira lisede de olsan universitede de olsan namaz vakti ayni saatlerdedir.yani sen sinif atladikca namaz vakti sana gore degi$kenlik gosterip "dur hele bu cocuk liseden mezun olmu$ hadi buna kiyak yapim de 15 dakika sonra gelsin bunun icin namaz vakti" demiyor.her neyse ba$ligin falsosunu goz onunde bulundurmaksizin yazmaya cali$ayim.

her $eyden once asil mesele namaz vaktinin nerede geldigi degil, namaz vakti geldigi zaman namazin nerede kilindigidir.eger bir lisede mescid varsa, o ulkenin icerisinde bulunan gayrimuslumlerin de ayni haklara sahip oldugu anlayi$indan yola cikarak ayni okulda kilise, havra ve hatta satanistler icin kedi kesme masalarinin(oha?) olmasi da gerekir.eger bu saydiklarim yoksa mescid de olamaz.

ote yandan turkiye gibi, bir mahalledeki bakkal sayisina denk sayida camisi bulunan bir ulkede ekstradan bir liseye mescid acmak ne alaka? icerisinde mescid bulunan okulumuzda kutuphane var mi acaba merak ettim $imdi ben.

her $ey yerinde guzeldir.

eger siz cami icerisinde kimyasal deneyler yapip matematikten sinava giremiyorsaniz, lisede de mescid acip namaz kilamazsiniz.ama yok aranizdan "bizim camide biz gecen gun biyoloji sinavi olduk lan naber ibi$?" diyebilenler varsa o zaman bu sacmaliga boynum kildan incedir.zaten camide girilecek biyoloji sinavinin ilk sorusu "dna nedir?" olsa ilk cevabi da "yeri gogu yaradan yuce rabbimin canlilarin hucrelerine yerle$tirdigi yapita$i hikmetinden sual olunmaz rabbimin!" $eklinde olacaktir.ters olurdu yani.

tum bu soylenenlerin i$iginda gonul isterdi ki namazimizi camide kilalim bilimi okullarda ogrenelim.islam da bir bilimdir diyenler icin bu bilimi de ogrenebilecegimiz din derslerimiz halen liselerde mevcuttur $eklinde bir cevabim olacaktir, iyisi mi hic bu yonde serzeni$lerde bulunmayin.

ibadetin yeri ibadethanelerdir, lise yahut dengi okullar degil.

independence, suleymaniye camisinin internet cafesinden bildirdi.
camurhan
tartisilmaya devam edilen konu. radikal’de yapilan habere göre veliler birbirine girmisler.


mescitten çıkarken görüntülere takılan müdür yardımcısı "ben buraya nisan ayında geldim. öğrenciler beni tanımaz bile" diyor.

öğrenciler, okullarını savunmak isterken yine yöneticilerle çelişiyor: "okulda mescit var, isteyen namaz kılıyor. ama zorlama yok."

velilerse ’destek’ için okula gelmişti.

başı açık bir velinin "okulda namaz olmaz" demesine fırsat vermediler:

"burası müslüman ülke. seks, uyuşturucu dersleri veriliyor, sesinizi çıkarmıyorsunuz."

hayvan insan neyin dersini veriyorlar. okulda müfredatta mi var uyusturucu su sekilde alinir diye? o seks dersi dedigin ise insan sagligi icindir. sizin beyninizin bünyesindeki nöronlarinizi alip götürseler daha iyi calisir.

bi siktir gidin be. bir de avrupa birligiymis. hicbir avrupa birligi üyesinde böyle bir uygulama yoktur. avrupa birligi ülkelerinde okulu ibadehaneye ceviremezsiniz. yalandan martaval uydurmayin.

bastan sona yalan demokratlik, eziliyoruzculuk.

neden beni lisedeyken, üniversiteyken ramazanlarda kenarda kösede ezikmisim gibi yemek yemye zorladiniz?
ben neden zorunlu din dersleri aldim?
neden benim kafami bu arapcayla doldurdunuz?
ben istemiyorken zorla namaz kilmayi, süre okumayi neden ögretmek istediniz ve mecburen ögrenmek zorunda kaldim?
din derslerinde neden atatürk hakkinda dersin hocalari atip tuttular?
kinle, nefretle büyüyen kim?

bunlari ben istemezken neredeydin?

http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=222847
freagl dreams
neyin karşısında olunduğunun ve de birbirimizi anlamayı farkedemediğimiz sürece kısır döngülerde boğulacağımız ve gereksiz kinlenmeleri önleyemeyeceğimiz konulardan biri olarak yansımıştır sözlüğe velakin insan hür iradesiyle var ve fikirlerde hürse elbette insanlar kısıtlanmamalıdır aynı türban gibi türbanı yüzünden üniversite hakkını kaybeden insanların içinden bu ülke ne cevherler kaybediyor bugün bunun çok farkındayız. karşısında durulan vicdan hürriyetinin temelindeki islam olmadığı gibi siyasallaşarak insanların hürriyet ve zürriyetlerine müdehale etmek isteyen islam anlayışından başka bir şey değil ki bunu toplumun fertleri olarak bizler göremediğimiz sürece bu döngüler devam edecek ve bir ülke oğullarını kızlarını öğütmeye devam edecektir.
shire
okurken sinirden klavyeye kafa attığım haber.
haberin veriliş tarzını gören 3. dünya savaşı çıktı sanacak.
olay ne?
lisenin bodrum katında namaz kılan üç-beş tane öğrenci.
genel seçimlerin yaklaştığı ve cumhurbaşkalığı seçiminin krize dönüştüğü (dönüştürüldüğü) şu hassas dönemde olayın türkiye’nin başka derdi kalmamış gibi manşetten verilmesindeki manidarlığı bir başka baharda tartışmak üzere kenara bırakarak, gaza gelmiş "tehlikenin farkında mısınız" cı zihniyete iki kelam etmek istiyorum.
"kızımın beynini yıkadılar.... gecenin beşinde kalkıp namaz kılıyor." diyen acılı babanın üzüntüsü paylaşıyorsunuz, anlıyorum. hadi sabah yedide falan kalkıp kılsa neyse de gecenin beşi de ne demekmiş canım? buna yürek mi dayanır? yalnızca bununla kalmıyor ki; bu kız dini konularda kitap okuyup duran bir kız olup çıkmış. bak sen! peki bir insanın beyninin yıkanmış olduğuna nasıl kanaat getirilir? bunun evrensel somut bi ölçütü mü var? kendi yaşam tarzı üzerinde yaptığı tercihin sana ters gelmesi "beyni yıkanmış" ithamında bulunmaya hak mı veriyor? "kafası çalışmak", "özgür düşünmek", "ne yaptığının farkında olmak" ne zamandan beri sadece senin özelliklerin? "biliçli" olup olmama durumunun ölçütünü yalnızca namaz kılmaya kadar indirgemiş zihniyet mi yoksa "dini konularda kitap okuyup duran" mı daha yobaz? madem en doğru inancı kendinin taşıdığından bu kadar eminsin, bu insanlar seni neden bu kadar korkutuyor?

dinle ilgili ne zaman bi tartışma olsa, olayı hemen siyasete dökerek ne tarafından anladığını bir türlü çözemediğim laiklik anlayışıyla "laik devlette böyle şey olmaz" fermanını verip, arkasından otuz senelik müderris edasıyla "zaten bizim dinimiz hede hödö dinidir, siz dini yanlış yorumluyorsunuz" diye fetvalar düzmeye başlayan demagoji üstatlarının, bu olaya da "ibadet sadece camide yapılır" saçmalığıyla girip, "aslında bunların sorumlusu akp hükümetidir" teziyle yol alarak "öyleyse bu eylem laikliğe yönelik bir tehdittir" hipotezine varmalarıyla
okul yönetimini rejim düşmanı ilan etmeleri beni hiç şaşırtmadı.

yapmayın beyler. hayatınızda bir kez olsun kıbleye durmuşluğunuz yokken bu insanların oraya hangi duygular içinde gittikleri konusunda ahkam kesmeyin. illa üzerlerinde bir baskının olduğunu iddia ediyorsanız lise yıllarında okulun mescidini kullanmış biri olarak söyleyim, bizim üzerimizdeki tek baskı o mescide giderken başkalarına görünmekten çekinmemizin getirdiği baskıydı.

aslında mesele okulda namaz kılmaya çalışan 3-5 çocuk değil. hepimiz çok iyi biliyoruz ki asıl mesele, muhafazakar bir partinin iktidarda olmasına kafayı fena halde takmış, kendisini bu halkın ebedi hakimi sanan statükocu elitin ve onun halk arasındaki şakşakçılarının saldırganlık eşiğinin çok ama çok düşmüş olması. asıl mesele, sınıfsal imtiyazlarını kaybetmemek uğruna milletin değerleri üzerinden siyaset yapmakta hiç bir sakınca görmeyen zihniyetin insanları kutuplaştırmadaki takdire şayan başarısı.

şunu lütfen anlamaya çalışın ki; benim gibi, "ya bizdensin yada rejim düşmanısın" dayatmasıyla körüklenen öfke tacirliğine prim vermemeye çalışan insanlar, her gün pişirilip önümüze konan bu yapay sorunlar karşısında benimsediğimiz değerlere yapılan saldırılar çirkinleştikçe istemediğimiz halde bir taraf olmaya mecbur bırakılıyor. laikliği kendi yaşam tarzınızın bayrağı, sınıfsal kudretinizin tahammülsüzlüğünün bir imgesi haline getirdiniz. "siz" ve "biz" arasındaki uçurum derinleştikçe kaybeden "hepimiz" olacağız. bu uçurumu kapatmak için sadece biraz "saygı" gerek. yeter ki iş geri dönülemeyecek bir noktaya gelmesin.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol