battlestar galactica

0 /
cyranonunburnu
kayıp onüçüncü kabile efsanesini temel alarak mistik bir dram anlatan bilim kurgu dizisi. ilk versiyonunu hatırlamıyorum ama yeniden cevrimi gerek çekim kalitesi, gerek karakterlerdeki derinlik, gereksede irdelediği varoluşsal problemlerden oturu bana isaac asimov’un kalitesini ve lezzetini hatırlattı. diziyle ilgili önemli bir ayrıntı ise dizide teknolojik alet olarak bazılarını gülümseten seyler var. misal kablolu telefonlar, günümüz tabancaları, ikinci sezonda kamyon, hummer etc. fakat ben bu tip ayrıntıların diziyi günümüze daha da yaklaştırararak hikayeyi daha gerçekçi bir havaya soktugu kanısındayım.
mudvaynekiwi
geç farkettiğim, çabuk bitirdiğim, en iyi dizilerden biri diye nitelendirdiğim, senaryoyu yazanların nasıl bir beyni olduğunu merak ettiğim, edward james olmos’u (william adama) babam gibi gördüğüm sevdiğim über dizi.
lali berte
zamanında yeni versiyonunu bir aydan daha kısa sürede izleyip bitirmişliğim vardır. içeriğine son derece muktedir olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim. mitolojisi karışık gibi gelse de, aslında bir kaç nokta dışında geyet derli toplu bir kurguya sahiptir. karakterleri, her bilimkurgu dizisinde görülemeyecek denli kopleks ve yaratıcıdır. replikleri, okumasını bilene pek çok mesaj ve anlamla yüklüdür. konusu ve aktarılışı son derece destansıdır.

böyle güzel diziler fazla üretilemiyor. türün meraklısı olup da izlememiş olanlar varsa, izlemeden geçirdikleri her saniye kendileri için büyük bir kayıp.
independence
bu kadin bu ba$liga nasil yazilmami$ halen, ben $imdi yatar kalkar bunu du$unurum. her $eyi gectim ben nasil yazmami$im. allah beni de islah etsin.

neyse, dizinin bize kazandirdigi en muhte$em guzellik icin;

(bkz: katee sackhoff)
uptofate
şu diziyi izlemeyen adamla muhabbet ederken, hangi diziyi ne kadar övdüğünü dikkate almayınız. bsg'yi izlemeyen, güzel dizinin neye benzediğini bilmez. o yüzden size bir dizi için güzel diyecektir, bsg izlemiş bir bünye önüne koyulanı izlemez. izleyemez.

bir de şu adam var bak. "aga uzay gemisi var, robotlar var işte. bilim-kurgu bu olum. ben sevmem" gibi söylemlerde bulunan adam. siz ona laf anlatacaksınız, bsg şöyle mitolojik unsurlar içeriyor, böyle kurgusu var, şöyle insanı konu alıyor, böyle psikolojik çöküşler-tırmanışlar var, toplum ve politika üzerine şunları anlatıyor, din tarihi'ni şöyle eleştiriyor... yok, olmayacak. tutacak bsg'yi star trek ile karşılaştıracak.

tamam olay genel olarak uzayda geçiyor, hani uzay gemileri var, cylonlar var. ama salt bilim-kurgu derseniz, kobol tanrıları çarpar.

belki bi ara uzun bi girdi de bu başlığa. o zamana dek şu güzel, anti-militarist söz öbeği *peh* dursun şurda.

"ıt's all so pointless. we kill them, and they kill us, so we kill more of them, so they kill more of us. what's the point anymore?"

şaka şaka

lieutennant kara "starbuck" thrace: permission to speak off the record?
tigh: granted.
starbuck: you're a bastard.

"so say we all"
buy the rumour
bugün itibari ile 2. sezonunu bitirdiğim, konu itibari ile hoşuma giden ancak zaman zaman farklı bir uygarlığın nasıl oluyor da aynı espri anlayışından geçtiğini ve soktumunun uzayında o kadar sigara ve alkolü nasıl stokladıklarını anlamadığım dizidir.
independence
galactica’nin pegasus’a neredeyse sava$ acma ihtimalini dogurmu$ bugun.komutan adama’nin emre itaatsizlik dallamaligi yuzunden tum insan irki yokolma ihtimali ile kar$i kar$iya.yava$ lan?
westkhan
oh my god saylons come ack sloganıyla sezona giren cnbcenin uzyda geçen bilim kurgu dizisi eskidende yanyınlanmaktaydı ama konuyu yeniden ele aldılar eskinin dizinin devanı değil.
vona
ne biçim bilim-kurgu, kansere bile çare bulamamışlar derken, cnbc-e de yayınlanan son bölümünde cylon bebeği kanından kanser ilacı yapılan dizi. ilgiyle izlemeye devam ediyoruz...
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol