10 kasım

4 /
armour
atatürk’ten son mektup...


siz beni halâ anlayamadınız.
ve anlamayacaksınız çağlarca da...
hep tutturmuş "yıl 1919, mayıs’ın 19’u" diyorsunuz.
ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övüyorsunuz.
mustafa kemâl’i anlamak bu değil,
mustafa kemâl ülküsü, sadece söz değil...



bırakın o altın yaprağı artık,
bırakın rahat etsin anılarda şehitler.
siz bana, neler yaptınız ondan haber verin.
hakkından gelebildiniz mi yokluğun, sefaletin?
mustafa kemâl’i anlamak yerinde saymak değil.
mustafa kemâl’in ülküsü, sadece söz değil...



bana, muştular getirin bir daha,
uygar uluslara eşit yeni buluşlardan...
kuru söz değil, iş istiyorum sizden anladınız mı?
uzaya türk adını atatürk kapsülüyle yazdınız mı?
mustafa kemâl’i anlamak avunmak değil,
mustafa kemâl ülküsü, sadece söz değil...



halâ, o, acıklı ağıtlar dudaklarınızda,
halâ oturmuş, 10 kasımlarda bana ağlıyorsunuz.
uyanın artık diyorum, uyanın, uyanın!
uluslar, fethine çıkıyor uzak dünyarların..
mustafa kemâl’i anlamak gözboyamak değil,
mustafa kemâl ülküsü, sadece söz değil...



beni seviyorsanız eğer ve anlıyorsanız;
laboratuvarlarda sabahlayın, kahvelerde değil.
bilim ağartsın saçlarınızı.. kitaplar..
ancak, böyle aydınlanır o sonsuz karanlıklar...
mustafa kemâl’i anlamak ağlamak değil,
mustafa kemâl ülküsü, sadece söz değil...



demokrasiyi getirmiştim size, özgürlüğü..
görüyorum ki, halâ aynı yerdesiniz, hiç ilerlememiş,
birbirinize düşmüşsünüz, halka eğilmek dururken.
hani köylerde ışık, hani bolluk, hani kaygısız gülen?
mustafa kemâl’i anlamak itişmek değil,
mustafa kemâl ülküsü, sadece söz değil...



arayı kapatmanızı istiyorum uygar uluslarla.
bilime, sanata varılmaz rezil dalkavuklarla.
bu vatan, bu canım vatan, sizden çalışmak ister,
paydos övünmeye, paydos avunmaya, yeter, yeter!
mustafa kemâl’i anlamak aldatmak değil,
mustafa kemâl ülküsü, sadece söz değil...

independence
bugun neler oldu biliyor musun bilmiyorum atam.

muhtemelen biliyorsundur ama ben gene de kisa bir ozet vermek istiyorum.bugun milyonlarca insan anitkabir’e akin etti, biliyorum bu seni hic $a$irtmaz.her sene zaten devletin en ust kademesindeki yoneticiler sirf gosteri$ olsun, adet yerini bulsun diye huzuruna cikmaz mi atam?

cikar.

i$te bugun de o siradan gunlerden birisiydi bu goruntuler icin.anitkabir’i bo$ver atam.yurdun diger bolumlerine bir goz atalim seninle.

saat 09:05.yurdun her yerinde, diyarbakir’in dan tunceli’sine, hakkari’sinden van’ina, artvin’inden igdir’ina, yurdun her kari$ topraginda sirenler caldi atam.senin yoklugunu yeniden bize hatirlatmak isteyen sirenler.dunyanin pek cok yerinde turk bayraklari yariya indirildi.

bunlar da ali$ilagelmi$ $eyler degil mi?

peki ya $unlar.

saat 09:05..sirenler calmaya ba$ladi ve bogazici koprusunde, hani o araclarin hizla ve durmaksizin gectigi yerde, evet koprunun tam ortasinda tum araclar durdu, tum araclardaki $oforler arabalarindan indiler ve huzurunda senin icin saygi duru$unda bulundular.diger gunlerde onlerindeki araclara daha hizli gitmeleri icin korna calanlar, bugun senin icin, sana olan saygilarindan ve sana olan bitmek tukenmek bilmeyen sevgilerinden oturu korna caldilar.bugun saat 09:05 de kimse onundeki araca daha hizli gitsin diye basmadi kornasina.bugun saat 09:05 de onundeki aracin hareket etmemesinden herkes memnundu, kornalar ve sirenler senin icin caldi atam.

saat 09:05.yer mecidiyekoy meydani yaya gecidi.ye$il yaniyor, yayalar tam gecidin ortasina kadar gelmi$ler, caddenin ortasindalar.kornalar ve sirenler calmaya ba$ladi, ye$il i$ik yanarken yaya gecidinden caddenin tam ortasina kadar gelmi$ olan herkes bir anda durdu atam.yayalara kirmizi yandi, araclara ye$il, oysa arabalari kullanacak kimse yoktu o araclarin icerisinde.herkes arabasindan inmi$ hazirolda saygi duru$undaydi.yayalar caddenin tam ortasinda adeta heykel gibi hareketsiz durdu, arac sahipleri araclarindan indi saygi duru$unda bulundu.siren ve korna seslerinden ba$ka kimseden cit cikmiyordu.

saat 09:05.yer kadikoy be$ikta$ arasi bir vapur ici.sirenler caldi, vapurun da dudukleri calmaya ba$ladi ve vapur bile durdu.deniz otobusleri durdu.bugun tum turkiye huzurunda 1 dakika bile olsa saygiyla durdu atam.

sene 2005.anitkabir’i ziyaret eden insan sayisi 3 milyona yakin.

sene 2006.anitkabir’i ziyaret eden insan sayisi bir anda 8 milyonu gecti.

sene 2007.anitkabir’i ziyaret eden insan sayisi daha ilk 10 ayda 10 milyonu gecmi$.

her gecen gun senin degerini biraz daha fazla anliyor bu yurt ve her gecen gun seni cok daha fazla ozluyor, inan buna.

hatirlar misin atam.cigil tepesi’nin en kisa surede alinmasi emrini vermi$tin de 30 dakika icerisinde tepe bizimdir pa$am diyen miralay, tepeyi 3 / 4 dakika farkla aldi ve sana verdigi sozu tutamadi diye intihar etmi$ti.oyle kahramanlar hala var atam, inan bana hala var ve o kahramanlar $u anda daglarda sava$iyor, senin kurdugun cumhuriyet icin kanini dokuyor, canini veriyor ama senin kurdugun bu cumhuriyete bu sayede kimse yakla$amiyor, kimse elini bile suremiyor.

cok erken ve zamansiz gidi$inin yasini tutmaktayiz hala ve her zaman bunun derin acisini icimizde bir yerlerde hissedicez.oysa daha yapacak o kadar cok $eyin vardi ki, bu zamansiz gidi$in hepimizi tam 69 sene sonra bile gozya$larina bogar.dolmabahce sarayinda, hayatinin son saniyelerini ya$adigin yatagin ba$inda nobet tutan asker, her 10 kasimda gozya$larini tutamaz, aglar.

bize bu cumhuriyeti hediye ederken bizi bu denli aglatacagini soylememi$tin oysa ki.buna hakkin var miydi atam, bunu kimse bilmiyor.

huzur icinde uyu.
cucugamusi
nöbetçi millet
yaradan hey yaradan!
dört yıl değil bin yıl geçse aradan
sensin ateş diye kanımızdaki
sensin ışık diye önümüzdeki.
ey yanımızdaki
beş on mermere, bir avuç toprağa sığan
sınırsız mavi umman hey!
yeni kıyılar bulur, yeni yarlar kazardın
sen her köpürüp taşmanda;
her konuşmanda
milletimin alın yazısını yeniden yazardın,
bakışların inanmayanları ezerdi,
sağ kolun bir orağa benzerdi:
başlardı yurt tarlasında fikrin ve hissin hasadı.
cümlelerin ya örsten kalkardı,
ya çıkardı kından.
başak saçların sarkardı harman alnından:
halk biçilmiş ekin gibi düşerdi dizlerine
milyonlar katılırdı sözlerine
mıknatısı gören zerreler gibi.
köhne kanatlar, köhne küreler gibi
sözünde çarpışıp düşerdi.
tam konuştuğun anlarsa mahşerdi:
rab gökte dinleyin derdi meleklerine;
yıldızlar girerdi yeni mahreklerine;
nehirler kavuşurdu yeni denizlerine;
halk biçilmiş ekin gibi düşerdi dizlerine
şimdi nöbetçi olmak için anıt-kabri’ne.
tamamlayabilmek için tavafını
tutuyor nöbet.
bu millet
bu, vaktiyle ayaklarım ummanlar yalayan
bu, üç kıtayı atinin nalıyla damgalayan,
bu, timur’u, atilla’yı, oğuz’u,
bu, yıldırim’ı, fatih’i, yavuz’u,
bu, seni yetiştiren ulu millet,
vakar ve haysiyetle dimdik.
uyanık, tetik
anıt-kabir’de tutuyor nöbet,
dünya dönüp dolanıp
boğazlaşıp dolaşıp
ergeç ve ancak
millî misaklar’da karar kılacak
ey en büyük usta!
düşünen olmadı bu hususta
senden evvel ve senden ileri;
ilk müjdeyi, ilk haberi
senden almıştı cihan;
ta o zamandan
anlayamadığına yansın,
son dünyanın dönüp dolaşıp geleceği,
uğrunda milyonların seve seve öleceği
en büyük maksat için
dünyaya ilk karşı koyansın.
nasıl içimizdeysen bütün varınla.
işte öylece dünya davalarındasın.
o ışık saçların, o alev sözlerinle
o gök gözlerinle sen.
ey ıssız geceler içinden
bize eşsiz sabahı getiren!
ey asırlardır dul bayrağın eşi,
ey gece yarılarımızın güneşi,
ey isik saçlar,
ey yele kaşlar,
ey çekilmiş hançer bakışlar,
ey fikri döven şakaklar,
ey kalem parmaklar,
ey ay-yıldız el,
ey en güzel,
ey en büyük,
ey atatürk!getir dudaklarım bir bir anlımıza koy,
dağlansın ateşinle bu soy.
oy atatürk oyy...
irkilmez ata çocuğu irkilmez
zaptedilmez ata’m zaptedilmez.
biz varken senin hisarının burçları;
bakışlarımız kılıç uçları,
bekliyoruz devrimini biz.
çökmeyeceğiz diz.
isterse hayat zehrolsun,
isterse refah kahrolsun,
isterse kurşun düşsün yanımıza belimize,
isterse geçinmek için bir dilim
kuru ekmek geçmesin elimize.
halel gelmez bizim ateşimize;
dünya düşse peşimize,
yer sarsılsa yerinden,
ne senden geçeriz, ne senin eserinden.
behçet kemal çağlar

vatan sana minnettardir.huzur icinde uyu.
yigenji
gazi m. kemal ataturk’un hayata gozlerini yumdugu gundur. bu tarihte saatler 09:05 gece turkiye’de hayat gazi’yi anmak icin durur. bayraklar yariya iner.. tum yurt anitkabiri selamlar!
independence
en cok askerleri derinden etkileyen gun olarak du$unulur.

http://tinyurl.com/38ngw5

http://tinyurl.com/2qvjub

oysa polisinden

http://tinyurl.com/3ajh33

a$cisina

http://tinyurl.com/3ct6zj

taksicisinden, i$ine gidene

http://tinyurl.com/2n3sdz

yalnizindan

http://tinyurl.com/2kq8s3

ogrencisine

http://tinyurl.com/38zvha

her ataturk’cunun, her mustafa kemal ataturk takipcisinin elem gunudur.

oyle ki koskoca adamlar bile ya$ina ba$ina bakmaksizin ya$ dokerler atalarinin ardindan.

http://tinyurl.com/3yx3sk

hem de din dil irk ayirt etmeksizin.

http://tinyurl.com/2nrzop

onbinler, yuzbinler, milyonlar halinde

http://tinyurl.com/2umn28

en tepesinden

http://tinyurl.com/3d5af9

en minigine kadar.

http://tinyurl.com/2vf7jd

sarsilmaz bir cumhuriyetin al kirmizi bayraginin altinda

http://tinyurl.com/37ha3f

hep birlikte.

http://tinyurl.com/36l47e

ilelebet.




gerzekparatoneri
sene 2008, aylardan kasim, ustelik 10 kasim. 70. senesi olumunun mustafa kemal ataturk’un. hala hazmedilememis, hala anlasilamamis buyuk bir onder... olsaydi dedirtiyor insana, ne olurdu acaba? yine tozlu beyinler olur muydu soz sahibi? yoksa yine, tum gucuyle sarip sarmalar miydi vatanini, milletini?
bir tarafta ulkeyi bolmeye calisan soysuzlar, bir tarafta cagin gerisinde kalmis, baska guclerin piyonu, duzen yalakalari, bir tarafta kendi rejimlerini dikta ettirmeye calisan yobazlar varken bu millet nasil olur da adam olur? en dogru soru, bu millet nasil olur da ataturk’u unutur, kemiklerini sizlatir? nasil olur da boyle adamlari ulke yonetiminde soz sahibi yapar da kendini ezdirir. ataturk degil midir ki ’manda ve himaye kabul edilemez’ deyip, o zamanlarda bile basimizi dik tutmamizi soyleyen? simdi hangi akla hizmet baska milletlerden buyruk almak normal bir olgu gibi gorunur gozumuze?
goruyorsun iste, bu kadar yildir seni unutmadik ata’m. unutmadik ama, sana layik olmayi da basaramadik. affet bizi, affet cehaletimizi... rahat uyu sen. elbet silkinip kendine doner bu millet. damarlarindaki asil kanda mevcut nasilsa muhtac oldugu kudret.
bb
aramızdan ayrılışının 70. yıldönümü. hala geri dönmesini ya da hiç ölmemiş olmasını (ki yaşasa 127 yaşında olacaktı) bekleyen insanların arttığı gün.
seeyouindisneyland
dolmabahçe sarayındaki ziyaretlerde nöbet tutan askerleri gördüğümde neden ağladıklarını , ağlayarak izlemiş olan ben ve milyonlar onu özlüyoruz.
başka ne diyebilirim ki ?
independence
o tatsiz gunun yildonumu bugun. 09:05 de yine kornalar calacak, bayraklar yarina inecek, vapurlar yine duduklerini alabildigince otturecekler. yine turkiye’nin dort bir yaninda tam o dakikada insanlar arabalarindan inecekler trafik ne kadar kari$ik yahut hizli akiyor olursa olsun, yine saygi duru$unda bulunup atalarini unutmadiklarini gosterecekler.

yine anitkabir’de nobet tutan asker aglayacak, yine dolmabahce’de nobet tutan askerin gozya$ini ya$li bir teyze silecek, yine hepimizin yuregine koskocaman bir kaya parcasi oturacak.

kimse olumsuz degildir, her canli olumu tadacaktir derler ya. i$te ben olumsuz olan sadece bir tek ki$i biliyorum.

rahat uyu.
chef doeuvre
her 10 kasım da saatler 9 u 5 geçerken çalan o siren sesiyle diken diken olduğumuz yas günümüzün ilk saatlerindeyiz..
onu görmedik hiç, tanımadık ama taptık, seviyoruz ve anladığımız kadarıyla onu fikirleriyle yaşatmaya çalışıyoruz..
ne kadar başarılıyız muamma...
bugün matem günümüz, bugün onu bir kere daha anlamaya çalışmak için düşünmemiz gereken ibret günümüz belki de..
4 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol