yosun tutan yürek

dişlerinide fırçalamassan yosun tuttugu görülür.

lale müldür $iiridir..

ye$il siyah seviyorum çok tropik
bir daha gülümsediğini görmeyeceğim..
kedi gözleri mağaralarda
yüzlerimiz en eski topografya

ba$sız bir leopar...
sürünür geçer yanımdan...
dokunu$ların...
’hüzünlü tropik’ bakı$ların...
sürünür geçer yanımdan...

kanıyorum diyorum sana kızıl kara
çiziklerim...
yarıklarım...
yaralarım ölümcül tropik...
adam atacağından bir adam tepetaklak yukarı çıkıyor
antik bir intiharın silüeti..

yüreğimi yaprakların arasına gömdüm diyorum
ye$il kara kanıyorum çok tropik..

neyin ya$ı diyorum bu gidip gelen
her sabah gözlerimin çevresine usanmadan çizdiğim..

ölü balıklar su yüzüne doğru...
dev menek$eler...
elim kara...
demir parmaklıklar...
beni asla içine alamayacak saragossa sessizlik
çocukluğum..

bir $ey yürü üstüme...
elinde bıçak...
sürekli bir imge...
tüm bir ya$am...
üzerime gelen her $eye kilitlenirim...

kilitlenirim mor ye$illere...
turkuaz karalara...
seviyorum diyorum kızıl kara
suda fırtına kopmak üzeredir..

ya$ıyorum diyorum niçin inanmıyorsun
çiziklerim...
yarıklarım...
yaralarım kızıl kara..

yıkıntılarda
bir gölge
bir yara
yosun tutan yürek..

pars zambağı yanlız ince kumda büyür...
bir kadının kalbi büyür...
tropikal bir hastalıktan...
ve gölge geçer yıkıntılardan...

kedi gözleri...
korku...
dolanır yanımsıra
bütün gün yağmur yağar barakalara

bana yabancı bana zararlı
ürkerek sevdiğim bunca $ey arasında
eğer bir gün ölürsem diyorum..

eğer birgün ölürsem...
yıldırım çarparak olsun...
tıpkı ya$amım gibi...
noa noa...