yıllar sonra yüzünü ve şarkılarını disko kralında hatırladığımız, doğuştan kafası güzel gibi hareket eden 90’lardan eğlenceli bir abimiz.
(bkz: öl de baba ölelim)
(bkz: ben sizin babanızın ben ne dersem o olur)
(bkz: komedi türk)
edison’un tarih ve insanların vicdanlarının altında ezilmesiyle sonuçlanan durumdur.
tek başına birleşmiş milletler gibi bir kadın. sanırım soyunun dayanmadığı tek ulus türkler...
uçurumun kenarındayım, arkamdan esen rüzgar sesin thom.
(bkz: mot a mot)
fr. sözcük
cem yılmazın cmylmznin sonuna doğru değindiği konudur.
"ve kadın olayı öyle bir anlatır ki, otelin kuruluşundan alır, en sonunda sen dersin ki ’allah benim belamı versin. ben nasıl bir turizm düşmanıymışım!’ oraya gelir yani mevzu."
"ve kadın olayı öyle bir anlatır ki, otelin kuruluşundan alır, en sonunda sen dersin ki ’allah benim belamı versin. ben nasıl bir turizm düşmanıymışım!’ oraya gelir yani mevzu."
(bkz: mise en page)
(bkz: mise en scene)
fr. koymak.
(bkz: mizanpaj)
fransızca mise en pagedan gelmektedir diye dedikodular dolaşıyor ortalıkta.
(bkz: mizanpaj)
(bkz: aysel bataklı damın kızı)
(bkz: beklenen şarkı)
sıkılabilen tüpte bal yapmaları fikriyle eminim ki marketteki payını en az iki ye katlamış firmadır.
(bkz: mizansen)
her şey gibi eskisi makbul olan...
ilk zamanlarda tavuk güreşi, insanların işten çıkışının videoya çekilmesiymiş sinema. sonra the great train robbery, le voyage dans la lune gibi filmler gelmiş zamanla. sonra ver elini metropolis, un chien andalou. sonra chaplin gelmiş, sinemayı zirvesine çıkarmış.
ordan sonra hep bayır aşağı, hep bayır aşağı. şimdilerde ise film yapıyorlarmış, öyle duydum... elbise giydirmeyi unutturdukları üç beş kızla, sakız çiğner gibi konuşan iki lavuğu çıkarmışlar kameranın önüne... ne çekim var, ne mizansen. öyle kendi aralarında konuşuyorlar işte.
ilk zamanlarda tavuk güreşi, insanların işten çıkışının videoya çekilmesiymiş sinema. sonra the great train robbery, le voyage dans la lune gibi filmler gelmiş zamanla. sonra ver elini metropolis, un chien andalou. sonra chaplin gelmiş, sinemayı zirvesine çıkarmış.
ordan sonra hep bayır aşağı, hep bayır aşağı. şimdilerde ise film yapıyorlarmış, öyle duydum... elbise giydirmeyi unutturdukları üç beş kızla, sakız çiğner gibi konuşan iki lavuğu çıkarmışlar kameranın önüne... ne çekim var, ne mizansen. öyle kendi aralarında konuşuyorlar işte.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?