mudo

kredi kartı borcumu kendim değil de işyerimizden biri eliyle ödetiyorum diye + komisyon istediklerinden, "halihazırda çalışmadığım halde" doğum günümde beni ilk tebrik eden banka. yaptığımdan utanıyorum o anda, ama çabuk geçiyor.

-rahmetli defne joy foster’in oglu can’a yazdigi yazi tik’lanma rekoruna ko$uyorken "bu gazetede bu son yazisi, pinar hanim cig cig yer kendini kiskancliktan $imdi" diye ic gecirdigim,
-bunu kendisine de söyledigim,
-bir oglum var, bir de kizim olsun ama senin gibi olsun dedigim,
-ba$arisindan en ufak ku$ku duymadigim boyut yayinlarinda bana yaptigi yazarlık teklifini ’kimi hakli nedenlerimle’ geri cevirmekten $imdilerde it gibi pi$man oldugum,
-atahan adli ogluna ata $eklinde seslenenlerden solucan gormuscesine igrenen

$ahane yazar, mukemmel anne, huysuz gelin.
tabi ona hala katlanabilen e$ini de tebrik etmek lazım, hakkını yemeyelim.
ilk tv programinda oturdugu doner koltuktaki firil firil halini du$undukce, ha du$tu-ha du$ecek diye hala urperir icim. programin sonunda cektigim ’ohhhhh’u gorecektiniz siz; karsimda dag yoktu sukur!

son zamanların en başarılı mizah yazarı mehtap erel ile ortak bir arkadaşımdan...
sezen cumhur önal’a benzer bir adı var.
tam olarak yazsam mı buraya, bilemedim şimdi.
çömezlik gercekten zor zenaatmış yahu!
tırsıyor insan, bişi olacak diye...
en fenası atılırsın sözlükten..
peh!!

ho$ buldum; gercekten.

"haydi kızlar okula" isimli kampanyaya elveda deme zamanı geldi mi ne!