huni delisi

dahi ile deli arası bir şey.ilk tanışmamızdan itibaren sanki yıllardır tanışyomuş gibi davrandığım insan.

dikkat:+18
adamın biri köyün birinden geçerken sokağın başındaki kalabalığı görür ve sorar:
-hayırdır noldu burda?
köylü-bu kadıncağız aniden fenalaşıp düşmüş bıracıkta ölmüş.der doktor nabzına bakar ve kadının ölmediğini sadece bayıldığını frkeder.sonra etraftakilereden yardım alarak evin bi odasına taşırlar genç kadını.adam köylülere dönerek:
-ben doktorum beni odada yalnız bıakın bu kadınla yarım saat sonra dirilticem.der ve yarım saat geçmeden meraklı bi köylü kapıyı aralayıp içeri baktığında adamı kadını sevişirlerken görür ve kadın canlanmış çırpınmaya başlamıştır.köylü koşarak diğerlerine olayı anlatır hepsi sevinç içinde doktor sandıkları adama teşşekkür ederler ve ikramlarda bulunurlar.adam köyden ayrılır aradan bi ay geçer ve yine aynı köye yolu düşmüştür.bu sefer başka bi evin önünde ki kalabalığa yaklaşır ve sorar
-hayırdır ne oldu burda.
-yav sormayın doktor bey bu yaşlı amca ölmüş. bir haftadır skiyoruz bi bok olduğu yok.

-kız arkadaşına oyuncak araba aldırdığına pişman dolma
-oha
-oha derken?

argoda:zenci hatunlardan hoşlanmak

(bkz: miğfer)

durmak yok yola devam.

(bkz: bo2)

(bkz: grafiti)

duvar boyama sanatı.

sana sık sık hikayeler anlattım
bir serserinin hayatını nasıl yaşadığıma dair
elini tutup sana şarkılar söyleyeceğim günü bekleyerek
sonra belki bana
’gel yanıma uzan ve beni sev’ diyecektin
ve ben tabii ki (yanında) kalacaktım

ama giderek yaşlandığımı hissediyorum
ve söylediğim şarkılar
uzaklarda yankılanıyor
tıpkı dönüp duran
bir yeldeğirmeninin sesi gibi
sanırım ben hep
bir ganimet avcısı olarak kalacağım

çok zamanlar bir yolcu oldum
yeni bir şeyler aradım
eskinin günlerinde
soğuk gecelerde
sensiz dolandım durdum
ama o günlerde
gözlerimin seni yanımda dururken gördüğünü düşündüm
körlük kafa karıştırsa da
senin orada olmadığını gösteriyor (sonuçta)

artık giderek yaşlandığımı hissediyorum
ve söylediğim şarkılar
uzaklarda yankılanıyor
tıpkı dönüp duran
bir yeldeğirmeninin sesi gibi
sanırım ben hep
bir ganimet avcısı olarak kalacağım

evet duyabiliyorum
dönüp duran bir yeldeğirmeninin sesini
sanırım ben hep
bir ganimet avcısı olacağım

(bkz: taramak)

en garanti öğrenme biçimi.örneğin bir çocuğa sobanın sıcak olduğunu onlarca kez söyleseniz de o yine yanarak öğrenicektir.

nikini ancak bikaç kombinasyon deneyerek okuyabildiğim 4. nesil bilgiç.hoş gelmiş.

+ne biliyosun anlat çabuk.
-bildiğim tek şey hiçbi........
+naptın laan
//amirim 440 volt.herif biraz iri diye anca yeter sandım.
+tamda bişey diyodu adam yaa tühh.
//ben devamını biliyom o sözün bi kitpta okumuştum.bi bok bilmiyo anlıcağınız.

-beyfendi neden asılıyosunuz ağaçın dalına ayıp koca herifsiniz.
+barfikis çekiyodum abla ben.99 dayım bin olunca kurtulursunuz benden biliyorum lezbiyenmişsiniz.
-bok ettin herşeyi salak herif.
+ettim dimi.

-ama ben lezbiyenim nassı olcak?
-ana ciddenmi bende lezim doğuştan hemide.
-lezbiyen nedemek bilmiyosun heralde?
-bilmemmi bidanem yutupta dolu vidyosu var.

-dede sözlük nası bişey.
-heh heh ozmanlar çok popülerdi daha analog simulatörler icad edilmemişti tabii.böyle koca koca ekranlar klavyler vardı.internete onla girerdik.nikim bile vardı........
-anneeea ben bu dede simulasyonundan sıkıldım.dinazor saldırısı moduna geçebilirmiyim
+olmazz evi altı üstüne getiriyosun.sıkıldıysan ışınlayıcınla oyna.
-babam almış onu yaaa bananee.

yeni tanıştığınız kişilerle bir ortamda oturmuş sohbet etmektesinizdir ve bi sebepten dolayı gitmeniz gerekir giderken de masada bişeylerinizi unutursunuz tabi giderken vedalaşmalar öpüşmeler falan hatta tanıştığınıza memnun bile olmuşsunuzdur hepsiyle tek tek fekat geri dönüp unutulmuş şeyi almak için ortama girdiğinizde unutkanlığınızı bi nebze şirinleştirmek için o cümleyi kurarsınız "yine beeen he he"

bol kolonya ile el ve ayak bilekleri ovuşturmak.

"pis burun yok aga" kumbara suphi (mevki kaleci).