dinç bilgin’in yeğenidir.
ata binme ustalığı, ata binilerek yapılan spor.
ata binen kimse.
binicilik gösterilerinin tümü.
klibinde seray sever ve deniz arcakın oynadığı emel şarkısı...
sonynin lcd ekran televizyonlarının model ismi.
(bkz: leylak likörü)
bir onur caymaz şiiri...
hiçbirşey...sadeceruhunuokşadımgeçenrüzgarınhüzünlüsözlerimle
parmaklarımdakulaklarınnicesözsöyledimipekmendilineürktügece
hiçbirşey...incecikbirportakalkokusuvurdugözlerinebakıncayüzüme
menekşeyeleylağacamlıdolaptakikederiyleeriyenbirmüzikaletine
ahneçokyol,neçokkırgındenizünlemi,neçokadamvarkenarındaakşamın
sabahçıçocuklarınüşümüşönlüklerivoktakolalıyakaları
birazayrıkaldımkırıkaynalardatıraşoldumyüzümüörseledimişte
yağmurdabizeuydu,sakallıyağmur,yaşlıgözlüklübireğretilik
birsaatinsedeftenrakamlarıarasındagezinengölgesipapyonlueskizamanın
işeerkengeldim,otobüslerikaçırmadımhiç,buluşulacakheryerebinyılerkengittim
kimseolmadıama,benheperkenvardımbiraşkınilkçıkmazsokağına
birazsokaklarısevdimbirazsokaklaraaçılanpencereleri
şarkısöylerkengözlerinikapayanşarkıcıları,annemisevdimbiraz
yüzündekidağyollarınıparmakuçlarınıaşınmışındansözheykellerinikonuşurken
konuşurkensözlerimdebirkültablasınınkırıkkenarlarını,suluboyaresimleri,
birgüninceparmaklıküçükbirelgelipdüzeltecekherşeyi
hiçbirşey...birleştirmeyidüşündüğümüzkitapdolaplarınısevdim
yazmayıdüşündüğümyenibirromanınmimarkahramanını
giysileriyamatutmadıhiçgüzünhereylülsokaklardadalınaaşıklalyaprakları
adımkonulançocuklarısevdim
otellersevdim,otelkatipleri,"eysizidurmadanbirşeylerlededeğiştirenler"*
denizekarşıpanjurlarsevdim,vapurlardaçalışanişçilerindeniztuzukokusu
benbirrüzgargülüaradımhepiçimdearamayısevdim
geceleriyalnızsokaklardantekbaşına,hızlı,yavaş,farsızgidengecearabaları
gecelerinhayaletgibigeçişlerinisevdim,hicranyarası
rüzgarınkulağınafısıldadığımsözlerden
yaktığımtütsülerden,kilisecamlardansızanbirçeykaldıellerimde
banabakışınısevdimbunlareniyimsergözleridünyanın
ben çok ayrılık yaşadım onun için hep birleşik yazdım
2001 kış, tarabya/istanbul
hiçbirşey...sadeceruhunuokşadımgeçenrüzgarınhüzünlüsözlerimle
parmaklarımdakulaklarınnicesözsöyledimipekmendilineürktügece
hiçbirşey...incecikbirportakalkokusuvurdugözlerinebakıncayüzüme
menekşeyeleylağacamlıdolaptakikederiyleeriyenbirmüzikaletine
ahneçokyol,neçokkırgındenizünlemi,neçokadamvarkenarındaakşamın
sabahçıçocuklarınüşümüşönlüklerivoktakolalıyakaları
birazayrıkaldımkırıkaynalardatıraşoldumyüzümüörseledimişte
yağmurdabizeuydu,sakallıyağmur,yaşlıgözlüklübireğretilik
birsaatinsedeftenrakamlarıarasındagezinengölgesipapyonlueskizamanın
işeerkengeldim,otobüslerikaçırmadımhiç,buluşulacakheryerebinyılerkengittim
kimseolmadıama,benheperkenvardımbiraşkınilkçıkmazsokağına
birazsokaklarısevdimbirazsokaklaraaçılanpencereleri
şarkısöylerkengözlerinikapayanşarkıcıları,annemisevdimbiraz
yüzündekidağyollarınıparmakuçlarınıaşınmışındansözheykellerinikonuşurken
konuşurkensözlerimdebirkültablasınınkırıkkenarlarını,suluboyaresimleri,
birgüninceparmaklıküçükbirelgelipdüzeltecekherşeyi
hiçbirşey...birleştirmeyidüşündüğümüzkitapdolaplarınısevdim
yazmayıdüşündüğümyenibirromanınmimarkahramanını
giysileriyamatutmadıhiçgüzünhereylülsokaklardadalınaaşıklalyaprakları
adımkonulançocuklarısevdim
otellersevdim,otelkatipleri,"eysizidurmadanbirşeylerlededeğiştirenler"*
denizekarşıpanjurlarsevdim,vapurlardaçalışanişçilerindeniztuzukokusu
benbirrüzgargülüaradımhepiçimdearamayısevdim
geceleriyalnızsokaklardantekbaşına,hızlı,yavaş,farsızgidengecearabaları
gecelerinhayaletgibigeçişlerinisevdim,hicranyarası
rüzgarınkulağınafısıldadığımsözlerden
yaktığımtütsülerden,kilisecamlardansızanbirçeykaldıellerimde
banabakışınısevdimbunlareniyimsergözleridünyanın
ben çok ayrılık yaşadım onun için hep birleşik yazdım
2001 kış, tarabya/istanbul
(bkz: leylak likoru)
bir onur caymaz şiiri...
gökyüzü ablam olur bulutlu
saçlarını papatyalarla süsleyen
suskun mektuplar alan
hırkalar ören çay demleyen
bir korkuluktur çocukluğum
durur aşkların yanmış bahçesinde
içinde hep korkuların durduğu
elimden tutup
sinemalara gider ablam pazarları
kimi askerlerle bakışlarının çarpıştığı
buzlu camdan kış sabahları
dışarıda yalnız evine dönen
meyhane adamları
bulamam evimin yolunu
pencerede ablam olur
beraber büyümek sonudur
zamanı birlikte geçen çocukların
babamdan gizli sigara içip
avucunda söndüren gül rengi
acılardan bir ablam olur
aralık noksan tek iz
gökyüzü ablam olur bulutlu
saçlarını papatyalarla süsleyen
suskun mektuplar alan
hırkalar ören çay demleyen
bir korkuluktur çocukluğum
durur aşkların yanmış bahçesinde
içinde hep korkuların durduğu
elimden tutup
sinemalara gider ablam pazarları
kimi askerlerle bakışlarının çarpıştığı
buzlu camdan kış sabahları
dışarıda yalnız evine dönen
meyhane adamları
bulamam evimin yolunu
pencerede ablam olur
beraber büyümek sonudur
zamanı birlikte geçen çocukların
babamdan gizli sigara içip
avucunda söndüren gül rengi
acılardan bir ablam olur
aralık noksan tek iz
(bkz: acılardan bir abla)
berbat, kötü, fena durumda olduğu belirtildiğinde kullanılan bir söz.
parlak, pırıl pırıl.
(bkz: yıl halkası)
ağaçta, bir büyüme döneminde oluşan çembersel bölüm.
sporda yerden yüksekliği ayarlanabilen aralıklara asılı iki halatın uçlarına takılan 18 cm çapında, 28 mm kalınlığında tahta veya deri kaplı iki demir halkadan oluşan asılma araçlarından her biri.
bir tür ufak, yağlı ve tuzlu simit.
uykusuzluk, yorgunluk, üzüntü vb. sebeplerle göz altında beliren koyuluk.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?