deltanous

konuşmak bir çocuk ise annesi susmaktır. önemli olan susmayı öğrenmektir. susmak zararsız olmaktır , ya da zararlı olmaktır kimi zaman da en faydalı olan şey susmaktır.

tapılası , bayılınası , ölünesi , aşık olunası , örnek alınası , özel hayatı örnek alınılası olmayan , ilham perisi , dünyanın en fotojenik en stil ikonu insanı.

’’görevini’’ yapıp bana hoşgeldin dediği için teşekkür ettiğim eski bir dost. evet rivayetler doğruymuş.

(bkz: bitsede gitsek)

illa hamile olmak gerekmiyor.
bir pastanede arkadaşım yolculuk bulamadığı için ertesi gün sabah 8de almaya gitti. yolculuk aşeriyormuş.
sanırım bir de (tam bu noktada daha fazla dayanılamaz ve pastaneye gidilip kadayıf alınır) tatlı aşermek var ki şu an bizzat yaşamaktayım.

küçükken kendini toprak ana’nın koruyucularından sanmak olmasa gerek.
(bkz: toprak ana sizi çağırıyor)

arkadaşlığın , ’’ben’’den daha önemli olduğunu anlamaya başladığınız henuz küçük yaşlarda , saklambaç , kurtçuluk oyunları oynarken ’’cadı veya büyücü olan ’ebe’nin’’ arkadaşlarınızı yakalamaması için kendinizi tehlikeye attığınız ilk an ve sizin iyi bir arkadaş olduğunuzun kanıtı.
not 1: genellikle çizgi filmlerin etkisinde kalınarak öğrenilir.
not 2: oyun içerisinde aşık olduğunuz kız/erkek varsa kendinizi ispatlamanız açısından geçerli bir yoldur.
not 3: diğer arkadaşlarınız tarafından sevilir ,sayılır grubun ’’güçlü şirin’i oluverirsiniz.

mazi :(aile , pazar günü aile dostlarıyla pazar pikniğine gitmiştir. evin küçük kızı deltanous ve diğer arkadaşları ( spice girls grubundan da isimlerle sıralanabilir.) ’’ormanın’’ derinliklerindeki gizli şelaleyi bulmak ve onu düşmanları bay domuzdan kurtarmak için yola çıkmışlardır.

kameraman
- evet bbc’den hepinize iyi günler , bugün zümrüt ormanı’nın derinliklerindeki gizli şelaleyi bulmak üzere yola çıkıyoruz.

baby
-ama ben çok korkuyorum ve çok üşüdümm. deltanous geri dönelim..

ginger
-o zaman bizimle gelmeseydin. hep böyle yapıyorsun. hatıra defterime yazdığın sayfayı yırtıcam. senin yüzünden yolumuzu kaybedicez şimdi.hebele hübele..

posh
- kızlar sizcede hava biraz kararmadı mı? doğa ana sanki bize bir işaret vermek istiyor.

kameraman(deltanous)
-evet seyirciler. yüzyıllar önce açılmış olan bu patika yol ve bu muhteşem ağaçlar dilleri olsa neler anlatacak bize değil mi?
baby sus yoksa seni burada bırakıp kaçarız. ( (bkz: hain arkadaş))

ginger
-inanmıyorum posh doğru söylüyor doğa ana bize işaret vermeye çalışıyor.

sportive
-haydi kızlar yılmak yok. ağaçların gölgelerini takip edelim.( ?!!?!?!?!?)

15dk sonra
bütün güzelliğiyle aranılan şelale bulunmuştur. lakin bastığı yeri zehirleyen , doğa ananın bir cezası olan bay domuz da onlara o kadar uzak değildir. bunu gören sahte spice’lar
tek bir ağızdan
-aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa!!!
kendini doğaya adıyan kameraman ve ginger kaçış planlarını yapmaya başlamıştır bile.

ginger
-herkes koşsun. farklı yollardan. zig-zag yaparak koşun!haydi ne bekliyorsunuz.

kameraman
-koş baby! yoksa öleceksin! herkes dağılsın. (fısır fısır (ginger sen benimlesin))

kimse toparlanamamıştır bay domuz hain bakışlarla onlara doğru ilerlemektedir.

kameraman
-siz gidin ben onu oyalarım!!!!

işte böylece cesur kızımız deltanous iyi bir arkadaş olduğunu ispatlamıştır. nitekim hemen ardından sportive’in bay domuzun aslında evcil olduğunu anlayıp sevmeye başlamasıyla zavallı kızımızın tüm ’’force’’u sönmüştür.

özel günlerde ve bayramda artık sana para verilmiyorsa büyüdüğünü anlamanın vakti gelmiştir.

bir de gerçek hayatta bildiğinizden emin olduğunuz , çok kullanmamış bile olsanız sizi etkileyen , düşündüren bu yüzden de aklınızda yer eden şeyler vardır. adını hatırlamaya çalışırsınız , şekli şemali aklınıza gelir , sözcük dilinizden çıkamaz. sanki pıss deseneniz çıkacak. ama olmaz işte gelmez aklınıza. sinir bozucu bir durumdur.

bitti. arkadaş kalalım. ( aa tamam o zaman teşekkür ederim canım arkadaşım en azından arkadaş kalabiliyoruz?!)

(bkz: yumusamamak g)

asıl anlamı ’’ yok artıkkkkk’’.

0<x<(+, -) 8
(ama sekiz yan çevrilmiş olsun , çabam sonsuz diyebilmek)
işte ’’ben küçükken’’ de x’ten küçük tüm reel sayılar.
olur mu?

90’lı yıllardı. banka ya da atm önünde bomba patlamıştı sanırım. ben ve en iyi arkadaşım ilgi çekmek ya da sansasyon yaratmak için onun en güzel oyuncak bebeğini atm’nin önüne koymuştuk. ardından gelen geçen yaygara çıkarsın diye ’’aa?? bombaa!!’’ diye ayar yapmıştık. gerçekten oldu 10 dakika sonra bariyerlerle çevrilmiş olan atm’nin önü 2 araba dolusu polis ve halkın garip konuşmalarıyla tam bir pazar meydanına dönmüştü.

ne diyoruz?? kaplanlar dişi aslanlar erkek.

küçük kurbağam , sevilesi insan , şeker dost, insan gibi insan , komik insan. benim adıma smiley’i bile vardır.

(bkz: türbanlı first neogum)

yanınızdaki insanın umursamaz ve rahat tavırlarına sinirlendiğiniz zaman arkasından söyleyebileceğiniz alternatif bir özlü söz.

ya da nutella!

her sabah aynı saatte sizi uyandıran , akşam sizinle birlikte uyuyan , açgözlü , arsız , kendini beğenmiş , sinsi , yumuşacık , sır saklayabilen , meraklı , kıskanç , sadık , eğitimsiz bir köpekten çok daha sadık , eğitimli bir köpek kadar sadık , yeşil , mavi , yeşil mavi karışık gözleri olabilen , tüm dünyada renk renk , bol bol bulabileceğiniz dünyanın en güzel varlığı.