cypris

abkzlarda sıkça yer bulan mesaj kaygılı bunaltan ifade. daha iyi anlanması için huston da kullanılabilir derim (bkz: ima) sevmeyen biri olarak.

değerlendirmek gerekirse sözlüğü iyi idare ettiği söylenebilir. bir idarecinin zeki olması o kuruluşun geleceği için büyük önem taşır. zaten ekşi sözlüğün bugün bulunduğu pozitif konumun sebebi de ssg’nin hem zeki hem de mizahtan anlayan biri olmasıdır. diğer bir çok sözlükte, sözlük kurucuları genelde zeki insanlar değiller ve bu az zeki olma durumunu da olgunlukla kabullenecek olgunluğa sahip kişiler de değiller. bu yüzden ellerine yüzlerine bulaştırıyorlar işleri kimi zaman. baştaki kişi gerektiğinde bünyesindekileri öne çıkarmaktan gocunmamalı, onları rahatça takdir edebilmeli, hatta kendinden zeki insanları kanadı altında barındırmakla övünebilmelidir. eğer gerçekten onlardan zekiyse ve kaliteliyse, bunun kendi yaptırımıyla değil doğal zaman akışıyla ortaya çıkmasını sağlamalıdır.
yönetici kuruluşun birinci temsil kaynağı ve en kayda değer aynasıdır. bir kuruluş sahibinin tutarsız davranışları ve bayağılığı (o kuruluş bünyesinde ne kadar kaliteli insan barınıyor olsa da) o kuruluşu da bayağı ve çirkin gösterir. yani bir yapıyı temsil etme ve yürütme işinin ağırlığı altında ezilmeyecek birikim ve kaliteye sahip olmak yönetici de olması gereken önemli bir özelliktir. bu bakımdan takdire şayandır independence. böyle dalkavukça söylemlerde bulunmaya gerek var mıdır peki? ya da onun ihtiyacı? ara sıra bunlar hatırlatılmalı, yaptığı işin tek getirisi olan sadece böyle manevi değer taşıyan vecizeler dile getirilmelidir diyorum burun kenarımdan süzülen yağları silerken.

başlık- rastgele her başlık
entry- ben küçükken çok salaktım
meali- küçükken salaktım ama şimdi çok akıllıyım. o günleri geride bıraktım artık. bugün bambaşkayım. tam olarak 13-14 yaşlarımdı galiba, birdenbire bir şey oldu, gök bir gürledi, her yer karardı aydınlandı ve akıllandım. yeniden doğdum sanki. ama saklamıyorum o zamanki salaklığımı ha, öyle gocunan biri değilim yani. eskiden salaktım deyip neşeyle anabiliyorum o günleri, öz eleştiri yapabilen sağlıklı bir kişiyim normalde. ama sakın şaşırıp bana, yani şuanki halime hitaben salak demeye kalkma, yapıştırırım tokadı, üstüne tükürürüm. kaldıramam başkasının salak demesini, salaklık etsemde. hoşgörüm kendime yalnız. hem böylesi daha sevimli dimi? düşün bir, kendini çok rahat yargılayabilen biri, kaygısız, relax...

başlık içindeki yazıyı okumadan önce, kastedilenin parmak çocuktan daha küçük, pirinç tanesi kadar, karınca kadar bir çocuk olduğu geldi aklıma. (bkz: ben büyüdüm ama yine de pek bir şey değişmedi bakıyorum)

bilinen şeylerden yola çıkarak ne kadar farklı şeyler türetebiliyoruz, bakış açımız ne kadar geniş, ne kadar zekiyiz? gibi merak merak edilen sorulrımızdan doğmuştur bu başlıklar.

(bkz: havuzdan çocuk çıksa yerim)

(bkz: ladykiller)

lilulilulilulu!!
- alo kimsiniz?
- necati ben. iki saattir arıyorum nerdesin muberra?
- haay, arayan sen miydin necati?

başlık: bilgiclerin aslinda soylemek istedikleri
entry: #200079
meali: ulan kankama laf atmak ha. o bana oy veriyor. ben de ona veriyorum, anlaşıp gidiyoruz. kankim o benim ya aynı duyguları paylaşıyoruz onunla, ona sürülen bok bana sürülmüş demektir. bak hele yav yüzüm gözüm bok koktu valla, nası duyarlıyım böyle, püff

başlık: oylama sistemindeki kankalık faktörü
entry: #161509
meali: bırakın da işimize bakalım ya. başka konuşacak konunuz kalmadı sanki. çok değmeyin bu konulara. siz de kendinize kanka bulun!

(bkz: cyrano de bergerac)

taşları dizecek birisi varsa, zar atmayı ben hallederim.

kimlik değil de paso çıkarılsa otobüste işe yarar belki.

fazla sürmeden ilişkinin tekrar aşka dönüşeceğine işarettir.

kaleyi içten feth etmek. bir kaç pasiflora, bir kaç şakşakçı bulup, tamamen entry veya sözlük dışı muhabbetlerle ilişki güçlendirmek. ondan sonra gelsin popularite, gelsin muhteşem oyları.

düzgün vücut hatlarına sahip olması. göbeksiz olması. kemikleri çıkık yüz hatlarına sahip olması.

gidip okulda okumak yerine, kendisi okul açıp topluma kalifiye eleman sürme amacı güden, bugünün taze beyni yarının idealist insanıdır. bunlara fırsat verilmeli.

ciguli - binnaz
(bkz: öyle ankete böyle icabet)

bazen uzun sürdüğü de olur bu kavgaların. aynı evin içinde yaşama zorunluluğu da işi ilginçleştirir bazen. evde gezerken yan gözle kollanır kardeş. karşılaşmamaya çalışılır yemekte, banyo-tuvalet çıkışlarında. evden erken çıkılıp, geç dönülmeye çalışılır. belki barışmaya çok küçük bir hamle yetecektir ama "bu ona ders olsun, biraz daha sürdüreyim" düşüncesi erteletir hamle yapmayı. sonunda kalkar tatsızlık. ara sıra tartışmak iyidir. birbirinden bezginlik durumu gider, birbirinin değeri daha iyi anlaşılır.

(bkz: hadi devam et başarabilirsin)