cremaster

0 bonservis bedeliyle olimpiyakosa transfer olmuş olan santrfor.

ırak’ın merkezinde bile etkinliği tartışmalı olan hergün askeri kayıplar veren abd’nin kesinlikle etkin olmadığı kuzey ırak’ta pkklıların varlığının sonlandırılmasının tek yolu gibi duran eylem.

arkadaşlık ağaç gibidir.bir kere kurudu mu tekrar yeşermez.

nazım hikmet ran

asıl keyfi sek içilince çıkan votka.

eski bilgiç.güle güle.

şu sıralar wimbledon 2007 4. tur müsabakasında venus williams karşısında zor anlar yaşayan tenisçi güzellik.ilk seti 6-1 kaybetti.

kendisini toparlamasını bekliyoruz.

edit:v.williams’a elenmiştir efendim kendileri.

kendimce yaptığım komplike ve karmaşık değerlendirmelerde gördüm ki ülkemiz onun başbakanlığında ne bir aşama ne de bir merhale kaydedebilmiş.

kahve ağzıyla konuşan ilk ve tek başbakan.

17 yaşında olduğu halde arsene wenger’in çalıştırdığı arsenal’e transfer olmuş norveçli defans oyuncusu.

harvard nordveit isimli norveçli defans oyuncusunu kadrosuna katan takım.17 yaşındaki bu oyuncunun alınması arsene wengerin sıfırdan yıldız yaratma taktiğinin son denemesi görüntüsünde.bekleyip göreceğiz.

birmingham city ile anlaşan 29 yaşındaki gana milli takım kalecesi.

türk pasaportu taşıması nedeniyle çalışma izni konusunda problem yaşamayacağı da transferin çabuklaşmasını sağlayan bir etkenmiş.

damon hill’den beri podyumda ingiliz pilot göremeyen britanya matbuatının yeni gözdesi.uzun zamandır enerjilerini jenson button için harcayan ingilizlerin yeni şampiyon adayı olan bu genç adam onları fazla bekletmeyeceğe benziyor.

(bkz: bir insan bunu yapamamak)

30-35 yaşlarına kadar dünyanın en güzel kızlarıyken bu yaştan sonra birden bire çirkinleşmeye başlayan kızlardır.

"madem ruhlar dünyaya başka bedende tekrar geliyor bu dünya nüfusu neden artıyor?" şeklinde bir sorunun zihnimde belirmesine neden olan safsata.

bugün barış akarsu’yu bodruma gidip muayene eden istanbul tıp fakültesi nöroloji anabilim dalı öğretim üyesi.
2 hafta önce nöroloji stajını bitirmiş biri olan ben 6 haftamı geçirdiğim nöroloji-nöroşirurji binasında bir kez bile göremediğim bu bilim adamına televizyonda rastlayınca ürperdim.

vakti zamanında bir hac sırasında atatürk aleyhine söylediklerini inkar etmeye çalışırken "bunların hepsi kompledir" diyen adam.

kendimden utanmama neden olan hastalık.şöyle ki;
ben tıp fakültesi 3. sınıfında bu hastalıkla tanıştım.bir mikrobiyoloji dersiydi hoca kenelerden, viruslardan falan bahsederken biz birkaç kendini bilmez olarak kalkmış koskoca adama kızıyorduk:hastalığın adından bile belliydi.kırımdı kongoydu.bize niye bu saçma sapan ders anlatılmaktaydı ki?sadece vakit kaybıydı bunların hepsi.
ama gün geçti, devran döndü ve bizim güzel ülkemizde de bu hain kenelerin taşıdığı viruslarla bulaşan kırım kongo kanamalı ateşi görülmeye başlandı.
şimdi zamanında dinlemediğim dersin acısıyla hem hastalığı tekrar okuyorum, okudukça kendimden utanıp içimden de hocamdan özür diliyorum.

bir u2 şarkısı;

watching your bright blue eyes
in the freeze frame
i’ve seen them so many times
i feel like i must be your best friend
you’re looking fine, so fine, oh my
dressed up like a lovely day, oh

babyface, babyface
slow down child, let me untie your lace
babyface, babyface
cover girl with natural grace
how could beauty be so kind
to an ordinary guy

coming home late at night
to turn you on
checking out every frame
i’ve got slow motion on my side
turning around and around
with the sound and colour
under my control, go
round and around, going down
dressed up like a lovely day

babyface, babyface
tin foil hair all tied up in lace
babyface, babyface
bitter sweet girl won’t you give me a taste
how could beauty be so kind
to an ordinary guy

babyface, babyface
slow down child, let me untie your lace
babyface, babyface
open the door, let me unpack my case
babyface, babyface
you’re everywhere child
you’re all over the place
babyface, babyface
you’re coming to me from outer-space
how could beauty be so kind
to an ordinary guy

neve campbell-alvaro recoba