yatağa girince düşünulenler

kurabiye
düşünceler silsilesinin sizi yatakta yakalamasıdır. aynı şey bir de uzun otobüs yolculuklarında olur. düşünceler ordan oraya atlar ve müthiş bağlarla en olmadık bir yerde, birden bir düşüncede duraklamış bulursunuz kendinizi. bu en olmadık düşüncenin adı; "ulan ben buraya nasıl geldim?"dir. sonra düşündüklerinizi geriye doğru tekrar düşünmeye başlarsınız ki, yeniden düşünceler silsilesi sizi bekliyordur.
kastedilen silsile şunun gibi bir şeydir:

"ayşenin yeni boyadığı sarı saçları... ben de boyasam mı ki?... ama tenim çok esmer... ama çaçaça ayça denen ünlümsü zatın da teni esmer... demek ünlü olsam saçımı sarıya boyatsam iğrenç gibi görünmez... ünlü olsaydım sahneye çıktığımda mükrofonu tutarken elim titrer miydi acaba?... ama orta okulda tiyatroda çok korkmuştum, hep sesim titremişti... ilk aşık olduğum çocuk da gelmişti o tiyatroya. ooo! şimdi kocaman olmuştur haa! belki de evlenmiştir çocuğu falan vardır.ne iş yapıyodur acaba?belki de ölmüştür... acaba öbür dünyada beni tanır mı? ... ama orda herkes otuz küsür yaşında olacak diyorlar. ben onu hiç otuz küsür yaşında görmedim ki... acaba öbür dünyada da babama baba diyecek miyim? öbür dünya... elif şafak geldi aklıma... neden geldi ki elif şafak aklıma. cinlerden falan bahsettiği için mi acaba? bence o kadın cinlere inanıyor. ee iyi de romanı ingilizce yazmadı mı? başka kültürden biri baba ve piçi okurken anlayabilecek mi kurguyu acaba. ama başka kültürden olsam kesin saçma gelirdi romanın sonu bana... marilyn mansonın karısı o adamla nasıl aynı yatakta yatıyo ki? çok korkunç bi suratı var. cin gibi..."
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol