koklatıyor, göstermiyor. gösteriyor, elletmiyor.
atıyorum, "şu şu türkiyede" deyip daha önce birçok ülkede kullanılmış ürünleri en pahalı fiyattan size kakalıyorlar, o da doğru düzgün çıkmıyor. örneğin internet. burayı okuyabilen herkesin kulağına çalınmıştır mutlaka bir şekilde. sanki çok büyük bir olaymış gibi adsl 8mbite çıktı diye orda burda reklam yapıyorlar. alıyorsun, tamam hoş güzel 8mbit türkiye gibi bir ülke için fevkalade bir şey ama, 3 dakikada bir bağlantı gittikten sonra 100mbit olsa ben o bağlantıyı neyleyim?
vergiyle daha fazlası alınan maaş zammını ben neyleyim?
ben böyle bir ülkedeki hayatı neyleyim?
çağdaşlığı aşmış bitirmiş gibi lanse edilen böyle ezik başka ülke yoktur herhalde. hani hiçbir şey olmasa elimizde, yani böyle şeylere sahip olamayacağımızı bilsek içimiz rahat edecek. ama sanki bunların hepsi bizim olabilirmiş gibi düşündürüyorlar, sürekli bir hayal kırıklığı yaşıyoruz. yaşamıyo musunuz olm yalan söylemeyin?
"türk üstündür bıdıbıdı" lafına gene hiç girmeyecem. türk, beyni gereksiz yoğunlukta milliyetçilikle yıkanarak kullanılan -daha doğrusu kullanılmış ve öyle kalan-, sefil hayat sürmeye muhtaç edilmiş saf bir millettir. ve malesef büyük bir kısmı "memleket elden gidiyor" deyip, her akşam içki şişelerinde yaptıkları muharebelerle ülkeyi kurtarıp sabah yine unutan insanlardan oluşur. devlet millet için olsaydı belki o zaman sohbetin rengi daha koyu pembe olabilirdi. neyse.
türkiyede doğduğum için kendimi şanslı hissetmiyorum. googlea sorabilirsiniz.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?