günün anlamını üzerine oturtuğum "mars’taki ya$am ko$ullarına dayanıklı bir canlının varolduğunun ortaya çıkması, dünya ’da hayatın olmadığı manasına gelir mi?" sorumu ciddiye alıp, teeee almanyalardaki arkada$ımı bu konu üzerine rahatsız ettiğim günde ya$andı:
kırmızı: teee almanyalardaki arkadaş
duelist: the wall
kırmızı:
o nasi soru yahu öle..
kırmızı:
ayrica bu resmin tamamini niye almadin
duelist:
tamamıdır o resmin o
duelist:
guernica dan mı bahsediyorz bu arada
kırmızı:
hi hi
kırmızı:
yok soru marsta hayatin olmasi, dünya da olmadigi anlamina gelir miydi
duelist:
evet yani bakış açısını değiştiryiorum.. hani bize göre orada hayat olmadığı halde birtakım varlıklar "yaşıyor" ise; o zaman aksi istikamette biz
duelist:
yaşamıyoruz...
kırmızı:
"yasamak" eylemini gerceklestiren formlar var demektir bu ve "yasamadigimiz" sonucunu cikartamazsin bundan
duelist:
yok yahu işin biraz felsefi boyutuna ittirmeye çalıştım ben olayı... yani belki bazı varlıklara göre biz yaşamıyoruz "yokuz" anlamında..
duelist:
kafam da güzel olabilir yanlız.
duelist:
öyle.
kırmızı:
ben de biyolojik olarak olaya degindim ve söylediginin kavram kargasasi yaptigini belirttim.
kırmızı:
bizim hayatimizi idame ettigimiz kosullarda yasamiyor olmalari yasamiyor olduklari anlamina gelmez
duelist:
biyolojisinde değildim ben işin.
kırmızı:
yani bir hamam böcegi de 60 derece sicaklikta rahatca yasayabiliyor
kırmızı:
ama sen yasayamiyorsun
kırmızı:
ne yani, o böcek yok mu?
duelist:
ona göre yaşayamıyorum işte
duelist:
yahu ben ters bakış açısı yapıorum orda. yani dikkat edersen gerekli şartlar zımbırtısından bahsetmiyorum.
kırmızı:
yasiyorsun, ve üstelik de kocaman bi tehlikesin onun yasama alani icinde, cünkü kesisiyor yine de düzlemleriniz
duelist:
doğrudur yani şu; şu anda bizim gözümüzle algılanmayan (bu algı için bilimum x ray cihazı gerektiren belki) bir varlık (belki varlık topluluğu) kendi fiziksel özellikleriyle bizi göremediklerinden dolayı
duelist:
belki onlara göre biz yokuzdur, bize göre onların olmadığı gibi bi anlam içeriyor aslına bakarsan o dedğim.
kırmızı:
hm, bu durumda düzlemlerimiz bizim algi sinirlarimiz icinde cakismiyor olmali
kırmızı:
yani ön kural bu
duelist:
evet o cümle için onu baz aldım. reel değerlerden sıyrılarak hem de.
duelist:
yani bilimamcaları güler bi ihtimal ona.
kırmızı:
simdi senin dedigin noktada bilim ilerlemez, o yüzden gülmeleri normal.
kırmızı:
bilim sürekli " ya varsa" dan ilerler..
kırmızı:
yani simdi binlerce günes sistemi oldugunu varsayiyosun...bi cok larini da zaten buluyosun falan...
kırmızı:
gidemiyosun ama.
kırmızı:
bak phoneix gitti..
kırmızı:
demisler ki "mars in gencligi dünyaya benziyor"
kırmızı:
bu ne demek, belkim te burnumuzun dibindeki kirmizi gezegende bir zamanlar bir formda yasam vardi demek...
duelist:
ya ben "belki varsa" üzerinden kurdum o cümleyi zaten. onlarca belki yi üstüste koydum, daha ne diyeyim.
kırmızı:
e ama sadece belkilerden olmaz ki senin kafan güzel taam
kırmızı:
huehuehe
kırmızı:
biz dünya’dan baska bir yerde hayat yok diyemiyorsak
kırmızı:
eminim baska günes sistemlerinden bizi göremedikleri halde hissedebilen yasam formalari da ayni salakligi yapmiyordur..
kırmızı:
ya daha henüz bizim kadar gelismemislerdir, ya da iste bizim kadar gelismislerdir..
duelist:
ya yapıyorlarsa o salaklığı..
duelist:
o da var...
kırmızı:
o zaman biz yasadigimizi biliyoruz iste onlar öyle düsünseler de düsünmeseler de, bizim maddeligimizi degistirmiyor bu.
kırmızı:
belki onlar suan ortacag avrupasindalar ve de bir galileo cikmadi aralarindan
kırmızı:
bu da mümkün
duelist:
puhaha
kırmızı:
varsin, bizi yok bilsinler totalde yasiyor olduumuzu degistirmez bu
kırmızı:
sen evde toz yok dediginde olmuyor mu
duelist:
ya biz varız zaten ben onu sorgulamak için düşünmedim onu... hani biz çok net bi şekilde diyoruz ya, "aha burda hayat yok kesin önerme bu" şeklinde... belki birileri de aynı şeyi bizim için diyordur.. doğrudur, belki de ortaçağ dünyasına bile gelemediler, belki de ışık hızının üç katıyla gidiyorlar işlerine.. bilemeyiz, hepsi kocaman kocaman varsayım... yüzlerce belki... araya sıkıştırılmış biraz
duelist:
merak...
duelist:
hepsi bu...
kırmızı:
ama biz "burda hayat yok" dedigimiz yerlere gitmis ve incelemis oluyoruz
kırmızı:
ayda hayat yok dedik..ki yok marsa gittiler güya, su var demislerdi orda...
duelist:
ya ece dur ya, "biz" kimiz?
duelist:
muhaaha.
kırmızı:
heuuhee
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?