soz yuzugu

quantitatif
toplumsal bir baskının örneklerindendir.tıpkı evlilik sözleşmesi gibi.özel mülkiyetin özendirildiği tüm toplumlarda böylesi saçmalıklar her zaman yer alır.sevginin sözü olamaz.sevgi iki kişiliktir.söz kana basılan yemindir.kalbin attığı her saniyede verilen ve asla unutulmayan şeydir,sevginin sözü.tüketimi attırmaya yönelik alınan bir yüzüğün anlamsız ve samimiyetten uzak ortam-mekanlarda yalancık gülüşlerle takılmasıyla söz verilmez.karanlık bir gece de ayın çehresine bakıp aynı aydınlığı gördüğün kişinin gözlerinden ve dudaklarından sızan sözdür,sevgi.tertemiz yarınlarda haksızlığa yenilmemek için birleşen ellerdir,sevginin sözü.
bir kaç kişinin bir araya gelip oğlumuz-kızımız evliliğe ilk adımı atmış olup artık rahat rahat toplum içinde meşk edebilirler,dolaşabilirler.birbirlerinin tapularını aldılar.artık istediğin zaman çıkabilirsin kızım sözlünle gibi saçmalıklara zemin hazırlanmasıdır,söz yüzüğü.
benim yüzüğüm kalbimdir ve ona el atanındır.beni güneşli yarınlara taşıyandır.umuttur,özlemdir,haykırmaktır.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol