siya siyabend

nick nicki nickince
bizon’u köprünün tam orta yerinde taksi beklerken gördüm bir gün. motorla gidiyordum, durdum, ikiyüz üçyüz metre ayaklarımla geri geri gittim. geldi, levent’e gittik. hikaye burda bitiyor, ama bu hikaye aslında siya siyabend’in ne kadar samimi bir grup olduklarının da kanıtı.

istiklal’de şarkı söyleyerek albümlerini satmaya, müzik yapmaya devam etmeye çalışıyorlar. şurdan burdan bi destekleri yok. onun bunun festivaline/konserine çıkıp milyarları bir gecede götürme meraklısı da değiller. sadece 20 liraya, 10 liraya elden, kendi elindeki kamerayla çektiği videolarının da bulunduğu albümü satma çabası içindeler.

bana nedense sürekli bir yaşar kurt şarkısını hatırlatırlar:
eski yunanda lir çalan şairler vardı
eski yunanda şairler lir çalardı
eski yunanda
şimdi
müzik endüstri
şimdiiiiiiii
şiir endüstri
şimdi
şair endüstri...

siya siyabend, yeni konstantinapolis’te, eski yunan mantığıyla yaşayan ve eski yunan mantığını yaşatan, sözcüklerin yetersiz kaldığı bir gruptur.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol