oyunun kalitesine diyecek yok kabul.ama oyunu oynamayi ogrenene kadar omrunuzden omur gidiyor.bi kere cok saglam bir i$lemcinizin ve ekran kartinizin olmasi $art.aksi takdirde yanan gemileri gokyuzunde bulutlarla beraber gorebiliyorsunuz.ote yanndan harita sizin icin bir cankurtaran niteliginde.aksi takdirde ne av olabilirsiniz ne de avci.bo$ bo$ dola$irsiniz.motor gucunu muhakkak dogru kullanmalisiniz.her zaman "bas kaptan gaza gidelim" turunde bir du$unce gecerli olmuyor.hatta cok yerde gecerli olmuyor.benim onerim hedefinizin tam arkasinda yer alin.ama tam arkasinda.rota ayni koordinatlar uzerinde olmali.ardindan da verin torpidoyu gitsin.bu arada torpidolarin reloaded suresinin inanilmaz uzun oldugunu bilerek ona gore harcayin torpidolarinizi.
silent hunter 2
1996 yilinda silent hunter ciktiginda, cogu denizalti simulasyonu meraklisi tarafindan o zamana kadar cikan en iyi ikinci dunya savasi denizalti simulasyonu olarak degerlendirilmisti. zaten denizalti simulasyonu gibi sinirli bir kitleye hitap eden oyun, dunya capinda 300 binin uzerinde kopya satmasiyla, alaninda ne kadar iyi oldugunu kanitlamisti. elbette bu kadar begenilen bir oyunun devaminin cikmamasi da dusunulemezdi. ancak oyunun hem yapimci hem de dagitimci firmasinin degismesi, daha once bildirilen tarihlerin surekli sarkmasina, nihayet 5 yil sonra, 2001 sonunda da olsa, oyun severlerle bulusabilmesine neden oldu. ancak ne mutlu ki, sonuc cok beklenen kimi oyunlarda oldugu gibi hayalkirikligi degil. tam tersine silent hunter ii her yonuyle beklemeye degdigini gosteriyor.
silent hunter’da, ikinci dunya savasi’nda, pasifik okyanusunda, japon kuvetlerine karsi savasan abd donanmasina ait denizaltilari idare ediyorduk. yeni oyun silent hunter ii’de ise, yine ikinci dunya savasi’ndayiz. ancak bu sefer taraf degistirip alman donanmasinda gorevliyiz. bunun iyi bir yani varsa, o da kesinlikle almanlarin efsanevi denizaltilari u-boat’lari kullanmamiz.
oyunda goze carpan ilk gelisme gorsel alanda olmus. silent hunter’in grafikleri zamaninda cok begenilmisti. ote yandan oyun ne de olsa bir dos oyunuydu ve grafikleri de dos ortaminin olanaklari ile sinirliydi. silent hunter ii ise windows ortami icin yazilmis 3d bir oyun. ozellikle periskoptan ve guverteden bakildiginda oyun muhtesem grafikler sunuyor: dalgalar olaganustu modellenmis. modellemenin gerceginden bir farki yok. bunu guvertede saga sola yalpalanirken ya da periskopta hedef ararken dalgalarin periskopa carpmasinda farkedebilirsiniz. elbette yalniz deniz ve dalgalar degil; gunes, ay, yildizlar, bulutlar, sis, hersey ozenle yapilmis.
ayni ozen, oyundaki diger gemiler ve ucaklar icin de gosterilmis. ancak grafikleri degerlendirirken, bunun bir denizalti simulasyonu oldugunu unutmamak gerek. oyunda bir 3d action grafikleri yok elbette, ancak fazlasiyla ozenli ve guzel grafiklere sahip bir simulasyon olmus. bir iki kere grafik hatalariyla karsilastim; bunlar kucuk olmalarinin yani sira nadiren ortaya ciktilar. ihtimal ki benim ekran kartimdan da kaynaklanabilen sorunlardi. (ancak bir keresinde vurdugum bir geminin ne olduguna bakmak icin geri donugumde, onu gokyuzunde alev alev yananrken gordum. bu da isa’nin goge yukselisi gibi bir vaka degilse, korkarim ki oyundan alinan zevki mahvedecek potansiyelde bir hata. umarim bir benzeriyle karsilasmam...)
oyunun sesleri de grafikleri gibi tam not almayi hak ediyor. yaklasan bir geminin sesi, sonarlar, dalgalarin sesleri, surekli uguldayan dizel motorlari, isabet alan gemilerin patlamalari ve diger butun ayrintilar oyunda mevcut. bu sesler gercekleriyle ayni. murettebat emirlerinize birer denizci gibi cevap veriyor. hatta, oyun alman denizalti simulasyonu oldugu icin, murettabat da alman aksanli bir ingilizce ile konusuyorlar. yapimcilar seslendirmeyi gercek almanlara yaptirmislar. hatta istenirse konusmalari almanca olarak dinleme secenegi de var. bu derecede ayrintilar birlesince, sesleri kusursuz olarak nitelendirmek mumkun. elbette her ciddi simulasyonda oldugu uzere, oyun esnasinda muzik yok. zaten oyunun bir kismi denizaltinda pur dikkat dusman gemilerini dinlemekle geciyor, ozellikle de destroyerlerden kacarken.
oyunun arabirimi gayet kullanisli. ancak belki ilk oyunun aliskanligi, birincisinin arabirimi daha kolay gelmisti. ozellikle ilk oyundaki harita kismi sanki daha islevseldi. ancak bu, silent hunter ii’nin arabiriminin kullanissiz oldugu anlamina gelmiyor. farenin yani sira cesitli tus kestirmeleri sayesinde farkli ekranlar arasinda hizli ve etkin bir sekilde gecmek mumkun. ancak simdiye kadar cikan hemen hemen tum denizalti simulasyonlarinda varolan, denizaltinin icinin bir butun olarak goruntusu yok.eski oyunlarda denizaltinin icinin genel bir gorunumu olur, buradan ilgili kisima (ornegin radar odasina) tiklar, o bolume gecerdiniz. silent hunter ii’nin tasariminda boyle bir ozellik ilave edilmemis. oynanabilirliligi etkilemese de, sanki daha sik olurdu gibi dusunmek mumkun.
ilkini aldigimda, denizalti simulasyonlari hakkinda bir fikrim yoktu. oyunun denizin altina saklanip, uygun bir aciyla gemileri torpilleyip batirdiktan sonra, kolayca oradan kacmaktan ibaret oldugunu saniyordum. meger o torpidolar gayet sinirliymis, dolum sureleri olaganustu uzunmus ve bir denizalti yavasligiyla cok kolay bir av olabiliyormus. bununla beraber, yuksek zorluk derecesiyle oynadigim oyunda, biraz bilgi ve dikkatle, gayet basarili olabiliyordum. ornegin orta boy bir filoyu eskortlariyla beraber denizin dibine gomdugum cok olmustu. yakin zamana kadar kendimi iyi bir denizalti kaptani olarak gorurken, gecenlerde okudugum bir yazida, silent hunter’in gercekci olmasina karsin, gercek hayatta oyle bir defada orta boy bir filonun butunuyle avlanmasinin hic de mumkun olmadigini okudugumda, gerceklerle yuzlesmek zorunda kaldim.
silent hunter ii’nin yuksek gercekcilik seviyelerinde birakin boyle birseyi, hayatta kalabilmek bile buyuk basari. eskortlardan ve destroyerlerden kurtulabilmek imkansiz gibi. denizaltinin yerini kolaylikla tespit edip, su alti bombalariyla imha etmeleri gayet kisa suruyor. denizin dibine kacmak mumkun, ama su alti bombalari oldukca derinlere kadar etkili olabiliyorlar. bu durumda derinlik gostergesinde sari kisim ile gosterilen test derinligine kadar inmek gerekli olabiliyor. tabii o derinlige usulca inerken coktan bir bomba yememisseniz...
test derinliginin altina inerseniz, denizaltinin basinca dayanamayip, parcalanmasi an meselesi. eger dusmana sig sularda yakalanirsaniz, en kisa zamanda karaya oturacaginiz icin, derine dalip parcalanma riskini goze alma seceneginiz de yok. ayrica derine dalmis olsaniz da, oksijenin ve bataryalarin sinirli olmasi sebebiyle surekli orada kalmanin imkani da yok. ancak destroyerler, denizaltinin battigina emin olmadan bolgeyi terketmeyeceklerdir. yine riske girip, eger kalmissa, elinizdeki son torpidolari kullanmak uzere periskop derinligine dogru yukselmeye karar verirseniz, buyuk bir ihtimalle daha periskopla bakma sansini yakalamadan bombayi coktan yemis olursunuz. bu yuzden oyunda eskortlara farkedilmemek oncelikli hedef ve bu hic de kolay degil.
oyunun zorlugu elbette biraz da realism ayarlarina bagli. bu ayarlar oldukca ayrintili ve becerinize uygun bir zorluk derecesini biraz ugrasarak elde etmeniz mumkun.
ben bu seceneklerin cogunu on yaparak oynamayi keyifli buluyorum. ancak yalnizca “dud torpedoes” secenegi off. acikcasi elimde tek torpido yani tek sansim var ve ustume son suratle bir destroyer geliyorken, bir de bu torpidonun bozuk olmasini hic arzu etmem. realism ayarlariyla ilgili bir onemli hatirlatmam da, kariyere baslamadan once bu ayarlari dikkatle belirleyin. cunku kariyere basladiktan sonra bu secenekleri bir daha degistiremiyorsunuz.
oyun hakkinda daha bircok sey yazilabilir. ancak bu tur oyunlari sevenlerin hemen almalarini tavsiye ederim. eger denizalti simulasyonu oynamadiniz ve merak ediyorsaniz, silent hunter, gercekcilik ayarlarini kolaylastirmak kaydiyla, iyi bir secim olabilir. eger terciginiz bol hareket ve heyecan ise bu oyundan uzak durun.
-------------------------------------------------
oyun ile alakali bilgi ararken bu aciklamalara denk geldim..
http://www.oyunsitesi.gen.tr/incelemeler/incelemeler.asp?oyun=sh2&sayfa=1
silent hunter’da, ikinci dunya savasi’nda, pasifik okyanusunda, japon kuvetlerine karsi savasan abd donanmasina ait denizaltilari idare ediyorduk. yeni oyun silent hunter ii’de ise, yine ikinci dunya savasi’ndayiz. ancak bu sefer taraf degistirip alman donanmasinda gorevliyiz. bunun iyi bir yani varsa, o da kesinlikle almanlarin efsanevi denizaltilari u-boat’lari kullanmamiz.
oyunda goze carpan ilk gelisme gorsel alanda olmus. silent hunter’in grafikleri zamaninda cok begenilmisti. ote yandan oyun ne de olsa bir dos oyunuydu ve grafikleri de dos ortaminin olanaklari ile sinirliydi. silent hunter ii ise windows ortami icin yazilmis 3d bir oyun. ozellikle periskoptan ve guverteden bakildiginda oyun muhtesem grafikler sunuyor: dalgalar olaganustu modellenmis. modellemenin gerceginden bir farki yok. bunu guvertede saga sola yalpalanirken ya da periskopta hedef ararken dalgalarin periskopa carpmasinda farkedebilirsiniz. elbette yalniz deniz ve dalgalar degil; gunes, ay, yildizlar, bulutlar, sis, hersey ozenle yapilmis.
ayni ozen, oyundaki diger gemiler ve ucaklar icin de gosterilmis. ancak grafikleri degerlendirirken, bunun bir denizalti simulasyonu oldugunu unutmamak gerek. oyunda bir 3d action grafikleri yok elbette, ancak fazlasiyla ozenli ve guzel grafiklere sahip bir simulasyon olmus. bir iki kere grafik hatalariyla karsilastim; bunlar kucuk olmalarinin yani sira nadiren ortaya ciktilar. ihtimal ki benim ekran kartimdan da kaynaklanabilen sorunlardi. (ancak bir keresinde vurdugum bir geminin ne olduguna bakmak icin geri donugumde, onu gokyuzunde alev alev yananrken gordum. bu da isa’nin goge yukselisi gibi bir vaka degilse, korkarim ki oyundan alinan zevki mahvedecek potansiyelde bir hata. umarim bir benzeriyle karsilasmam...)
oyunun sesleri de grafikleri gibi tam not almayi hak ediyor. yaklasan bir geminin sesi, sonarlar, dalgalarin sesleri, surekli uguldayan dizel motorlari, isabet alan gemilerin patlamalari ve diger butun ayrintilar oyunda mevcut. bu sesler gercekleriyle ayni. murettebat emirlerinize birer denizci gibi cevap veriyor. hatta, oyun alman denizalti simulasyonu oldugu icin, murettabat da alman aksanli bir ingilizce ile konusuyorlar. yapimcilar seslendirmeyi gercek almanlara yaptirmislar. hatta istenirse konusmalari almanca olarak dinleme secenegi de var. bu derecede ayrintilar birlesince, sesleri kusursuz olarak nitelendirmek mumkun. elbette her ciddi simulasyonda oldugu uzere, oyun esnasinda muzik yok. zaten oyunun bir kismi denizaltinda pur dikkat dusman gemilerini dinlemekle geciyor, ozellikle de destroyerlerden kacarken.
oyunun arabirimi gayet kullanisli. ancak belki ilk oyunun aliskanligi, birincisinin arabirimi daha kolay gelmisti. ozellikle ilk oyundaki harita kismi sanki daha islevseldi. ancak bu, silent hunter ii’nin arabiriminin kullanissiz oldugu anlamina gelmiyor. farenin yani sira cesitli tus kestirmeleri sayesinde farkli ekranlar arasinda hizli ve etkin bir sekilde gecmek mumkun. ancak simdiye kadar cikan hemen hemen tum denizalti simulasyonlarinda varolan, denizaltinin icinin bir butun olarak goruntusu yok.eski oyunlarda denizaltinin icinin genel bir gorunumu olur, buradan ilgili kisima (ornegin radar odasina) tiklar, o bolume gecerdiniz. silent hunter ii’nin tasariminda boyle bir ozellik ilave edilmemis. oynanabilirliligi etkilemese de, sanki daha sik olurdu gibi dusunmek mumkun.
ilkini aldigimda, denizalti simulasyonlari hakkinda bir fikrim yoktu. oyunun denizin altina saklanip, uygun bir aciyla gemileri torpilleyip batirdiktan sonra, kolayca oradan kacmaktan ibaret oldugunu saniyordum. meger o torpidolar gayet sinirliymis, dolum sureleri olaganustu uzunmus ve bir denizalti yavasligiyla cok kolay bir av olabiliyormus. bununla beraber, yuksek zorluk derecesiyle oynadigim oyunda, biraz bilgi ve dikkatle, gayet basarili olabiliyordum. ornegin orta boy bir filoyu eskortlariyla beraber denizin dibine gomdugum cok olmustu. yakin zamana kadar kendimi iyi bir denizalti kaptani olarak gorurken, gecenlerde okudugum bir yazida, silent hunter’in gercekci olmasina karsin, gercek hayatta oyle bir defada orta boy bir filonun butunuyle avlanmasinin hic de mumkun olmadigini okudugumda, gerceklerle yuzlesmek zorunda kaldim.
silent hunter ii’nin yuksek gercekcilik seviyelerinde birakin boyle birseyi, hayatta kalabilmek bile buyuk basari. eskortlardan ve destroyerlerden kurtulabilmek imkansiz gibi. denizaltinin yerini kolaylikla tespit edip, su alti bombalariyla imha etmeleri gayet kisa suruyor. denizin dibine kacmak mumkun, ama su alti bombalari oldukca derinlere kadar etkili olabiliyorlar. bu durumda derinlik gostergesinde sari kisim ile gosterilen test derinligine kadar inmek gerekli olabiliyor. tabii o derinlige usulca inerken coktan bir bomba yememisseniz...
test derinliginin altina inerseniz, denizaltinin basinca dayanamayip, parcalanmasi an meselesi. eger dusmana sig sularda yakalanirsaniz, en kisa zamanda karaya oturacaginiz icin, derine dalip parcalanma riskini goze alma seceneginiz de yok. ayrica derine dalmis olsaniz da, oksijenin ve bataryalarin sinirli olmasi sebebiyle surekli orada kalmanin imkani da yok. ancak destroyerler, denizaltinin battigina emin olmadan bolgeyi terketmeyeceklerdir. yine riske girip, eger kalmissa, elinizdeki son torpidolari kullanmak uzere periskop derinligine dogru yukselmeye karar verirseniz, buyuk bir ihtimalle daha periskopla bakma sansini yakalamadan bombayi coktan yemis olursunuz. bu yuzden oyunda eskortlara farkedilmemek oncelikli hedef ve bu hic de kolay degil.
oyunun zorlugu elbette biraz da realism ayarlarina bagli. bu ayarlar oldukca ayrintili ve becerinize uygun bir zorluk derecesini biraz ugrasarak elde etmeniz mumkun.
ben bu seceneklerin cogunu on yaparak oynamayi keyifli buluyorum. ancak yalnizca “dud torpedoes” secenegi off. acikcasi elimde tek torpido yani tek sansim var ve ustume son suratle bir destroyer geliyorken, bir de bu torpidonun bozuk olmasini hic arzu etmem. realism ayarlariyla ilgili bir onemli hatirlatmam da, kariyere baslamadan once bu ayarlari dikkatle belirleyin. cunku kariyere basladiktan sonra bu secenekleri bir daha degistiremiyorsunuz.
oyun hakkinda daha bircok sey yazilabilir. ancak bu tur oyunlari sevenlerin hemen almalarini tavsiye ederim. eger denizalti simulasyonu oynamadiniz ve merak ediyorsaniz, silent hunter, gercekcilik ayarlarini kolaylastirmak kaydiyla, iyi bir secim olabilir. eger terciginiz bol hareket ve heyecan ise bu oyundan uzak durun.
-------------------------------------------------
oyun ile alakali bilgi ararken bu aciklamalara denk geldim..
http://www.oyunsitesi.gen.tr/incelemeler/incelemeler.asp?oyun=sh2&sayfa=1
(bkz: silent hunter)
denizalti simulasyonu.denizaltiyi kullanmayi ogrenene kadar cani cikiyor insanin.oyunu oynayabilmek icin mutlak bir ingilizceye ihtiyaciniz var.aksi takdirde gelen mesajlari anlamaniz imkansiz.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?