"kartpostalların aldatıcı güzelliğini bilir misiniz ? özellikle kent manzaraları kurnazca sergilenir. bir kente gidersiniz, ne o köprü, ne gün batımı, ne de o renkler hiç bir zaman kartpostallardaki gibi olmaz. hepsi bir yalan gibi saklanır kentin bir köşesine. deklanşöre basılan an yok olur gider. hayal kırıklığına uğramamak için inanmam kartpostallara.
oysa praga geldiğim an, günbatımının renkleri kentin 13. yüzyıldan bugüne kalan mimari yapıtlarının üzerine vururken, kartpostallardan çok daha güzel bir görüntü vardı.
pragı tanımlayamıyorum. duyguların yoğunluğu karşısında suskun kalmak gibi. prag kimin ? prag hangisi ? isimler geliyor aklıma; kafka, mozart ya da jaroslav hasek..."
mine türkili
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?