pepsi gold

merak kediyi öldürdü diyerek sözlerime başlamak istiyorum zira bu pepsi denilen firma ne zaman ilginç bişey üretse, ürettiği malın ne kadar boktan olduğunu bilsek de "ulan bi deneyip görelim nedir olayı" şeklindeki iç sese yenik düşmüşüzdür, en nihayetinde pepsi gold’da da aynı şey olmuştur, merakımıza yenik düşüp içmişizdir içmemizin akabinde kendi çişimizi içmiş gibi olmuşuzdur.

(bkz: nescafe gold)

pepsi nin geçen sene pepsi blue ile başlattığı "değişik renkte kola üretelim bir de buna dikkat çekici bir reklam filmi çekelim marka olarak kendimizi farkettirelim" stratejisinin bu seneye yansımış hali. tadı pepsi blue ile hemen hemen aynı, farklı olan sadece bunun rengi. global pazardaki dev rakibi coca cola bu değişik renk ve kokudaki kola piyasaya sürme hamlesine bir cevap ileri sürmediğindne hareketle bu hamlenin ekonomik anlamda pepsi ye pek bir getirisinin olmadığını ileri sürmek mümkün olsa da pepsi nin kola pazarındaki küçük firma olarak hep bir şekilde adını alıcı kitleye duyurma zorunluluğu bakımından başarılı sayılabilecek bir pazarlama stratejisi gibi durmakta. hem pepsi gold un kendisindne bir şey olmasa bile thierry henry claudia schiffer ve erman toroğlulu reklam filmi çok hoşuma gitti tığkı geçen seneki kumsalda futbolcular - sörfçüler arasındaki pepsi blue reklam filmi gibi ve bu reklam filmlerinin devamı adına devam etsin pepsi nin bu stratejisi...