öpüşmek

eski türk filmleriyle büyümüş bir neslin, saatlerce koşturup bir ağaç etrafında 8 tur atmadan gerçekleştiremediği sıvı alışverişi.

öpüşmek cinsel birleşme öncesi partnerler arasındaki ön sevişmedir

(bkz: müftülükte öpüşmek)

reel sex in start çizgisi.

sozlük yazarlarının bu ara ciddi olarak kafalarını kurcalayan durumdur.

(bkz: fransız öpücüğü)

(bkz: öpüsürken düşünülen şeyler)

(bkz: pulu yalarken tahrik olmak)

dudaklar araciligi ile yapilan sivi transferinin a$ki alevlendirmesi durumu.

lie to me 2. sezon 17. bölüm
cal üstadın mutfağındayız. canım benim clara gelir.
- bira?
- uyar.
- acılı kavurma yaptım alır mısın?
- bayılırım!
clara’ nın oturduğu yüksek bar taburesinin yanından çatal almak için hamlesini yapar üstat(az kaldı şimdi geliyor). çatal çekmeceden alınıp, zarif bir tutuşla niyetin çatal olduğu havası yaratılır. ardından:
- bir bira daha?
- şarhoş etmeye mi çalışıyorsun beni?
- me? no. never. absolutely never ve fiyuuuu. işte öpüşmek dedikleri şeyin en yanar dönerli haline o sahnede tanık olabilirsiniz.


merak edenler için bölümün 23. dakikalarına filan denk geliyor. darısı başımıza. amin.

sevgili ile yapılıyorsa aşkın süblimleşme halidir.

(bkz: öpüşme ve sevişme kuralları)

(bkz: ateşli öpüşme)