nazım hikmet

elma sekeriiii
öldükten sonra deger verdigimiz insanlar kervanından sadece biri.

menderes’i astık. onca gün yassıada mahkemelerinde süründü, davalardan biri hatta bir köpekle alakalıydı.
(bkz: köpek davası)

adamı astık. ba$bakanı astık, rezilligin daniskası.

sonra ne oldu? uluslararası ortam degi$ti. "insan asmak da neymi$!" tavrında gittik adama topkapı’da $a$aalı bir mezar in$aa ettik. yatırdık altına, verdik spot ı$ıkları, üstüne de çaktırdık: "t.c’nin bilmemkaçıncı ba$bakanı burda yatıyor" diye.

ulan yazsana, "ordumuz türkiye’nin ne yapmı$ olursa olsun bir ba$bakanını utanmadan asabildi, bu bizim ba$arımız" diye.

nazım hikmetin topragı bile kalmamı$, bi avuc toz halinde müjdat gezen sanat merkezinin bahçesindeki çınarın altında "sıgınıyor".

o adam cok sıgınmı$tı, sizin vicdanınız yoktu. ölmü$ hiç bi$ey kalmamı$; $imdi yine vicdanınız yok, ama oy toplama olarak adledilen hayvani dürtünüz düsturunu coktan a$mı$ durumda mirim.

kolay gele.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol