ilk programı tam anlamıyla kocaman bir hayal kırıklığı dır.
en azından benim kendimi kaskatı şekilde tv karşısına kelepçeleyerek beklediğim gece 2.30 a kadar. en son ben giderken serdar ortaçla bizbize tarzı 90larda dinlediğimiz şarkılar yarışması hedesinde 12. sarkıdaydı.o da 2001 de çıkan hakan pekerdi. asuman ve nez ikilisi çığlık atıyordu, 51 yaşındaki potansiyel seri katil kılıklı faruk peker birilerine ayar vermeye çalışıyordu, halatlara değişik anlamlar yüklüyordu, yıldo -allahım ölse de kurtulsak- her zamanki gibi yıldoydu işte. faik ve safiye olaylarını anlamadığım insanlardır. zaten hakkı devrimin yayına girdiği sıralardaki halet-i ruhanisinden ve ifadelerinden ne mal bir program izleyeceğimi az bucuk çakmıştım. yaz ayları boyunca reklam jinglelarında sesini dinleyerek ozlem giderdiğim okan insanı da ilkokul çocuğu eblehliğinde etraflardaydı.
halbuki binnur kaya ne şahaneydi. becerebilirse onu katsın ekibe, her hafta çıkarsın okan. yoksa bu hedeli kalabalıklarla bu sene yürümez bu iş. arıza yapınca kendi etrafında 17 kere donen o kızın olayını anlayamadım lakın bir yerlerden gozum ısırdı sanki.
ve en sonunda refleks olarak küfür edip yorganın altına kapaklandığımı hatırlıyorum. vah vah diyorum ama unutmamak lazım ki ilk program.
(bkz: ilk topun günahı olmaz)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?