din ve inanc ozgurlukleri kavramını tam olarak anlayamamıs ve anlamak istemeyen homosaphien hareketleri olarak tanımlanabilir. ornek vermek gerekirse, bir mahallede icki icen bir insanda yasabilir oruc tutan bir insan da. bu iki mahalle sakininde birbirinden sikayetci olmaya haklari yoktur, birisi dini inanclarini yerine getiriyordur oteki sakin ise istedigi gibi yasama hakkına sahiptir, bu iki sakin birbirleri uzerinde baskı kuramazlar, gel gorki giderek modernlesen ulkemizde bu iki mahalle sakininden inanclari dorultusunda yasayan öbür sakin üzerinde bir baskı unsuru olusturur. ilk başlarda bu baskı sozlu veya fiili halde degildir, bakislar ve fisildasmalar halindedir fakat ilerleyen zamanlarda bugun anadolunun bazı yerlerınde hatta istanbulun bazı semtlerinde oldugu gibi baski fiili veya sözel hale gelebiliyor. oysa ki herkes inanclarında ve yasayıslarında ozgurdur ve muslumanlık anlayıs ve kolaylık dınıdır, bir kisi musluman degil veya inancı mahalle halkı veya toplumun cogunluyla uyusmuyor diye baskı gormemlıdır hele kı muslumanlıgın bukadar yaygın oldugu bır cografya uzerınde bu baskıların yasanmaması gerekır. fakat cogu zaman oldugu gıbı gerekenler ve yasananlar bırbırını tutmamaktadır ınanmayanlar malatya katlıamı, trabzon papaz cınayetı ve madımak otelının yakılması olaylarını ıncelesınler butun bu saydıklarım mahalle baskısının urunlerıdır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?