bir insanın yaşaması için temel gereklilikler nedir? hava, su, yiyecek. bu gün insanlık en temel ihtiyacını havayı iklimini ve güneşini kaybediyor. bu durum karşısında çaresiz değil ama duyarsız. ocak ayını yaşıyoruz ve istanbul 20 derece gibi sıcakları yaşıyor ülkemizin doğusu dengesiz soğuklar kar fırtınaları altında ve birde büyük bir kuraklık.
elimizdeki bu kadar veriye rağmen gerek hükümetler gerekse yurttaşlar hiçbir şey yapmıyor devlet olarak kyoto antlaşmasını imzalamamışız. herhangi bir önlem alınmamışız ve çevre bakanlığı denilen kurum kelimenin tam anlamıyla uyuyor.
toplumu yönlendirmesi gereken medya ise küresel ısınma kelimesini ağzına dahi almak istemiyor. elbette bu durum normal petrol baronu bir medya patronu var bu ülkede ve insanlar muazzam bir duyarsızlık içinde kendi kıyametlerini müjde kış gelmiyor haberleri ile alıyor.
peki, ne olacak bu? böyle ne kadar gidecek? yapılabilecek bir şeyler yok mu? insanlık gerçekten çaresiz mi. hayır elbette değil! ama bir kere ilk başta bir kalp hastasının sıkı perhizi gibi perhize girmesi gerekir insanlığın. bu zamana kadar kullandığımız tüm argümanları gözden geçirmemiz gerekir, tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz enerji kaynaklarımızı en baştan kurmamız gerekli. tabii her şey ilk önce bireysel olarak değişmemiz gerekir en küçük bir örnek vermek gerekirse bir kişi binip hem trafiği hem atmosfere zarar verdiğimiz arabalarımızı sık kullanmak yerine toplu taşıma araçlarından faydalanmaya başlamamız hiper, mega, ultra marketleri bırakıp mahalle bakkallarımızdan alışverişi yapmamız bile bu gidişe karşı bir dur deme şansı sağlayabilir.
belki dünya kurulduğundan beri ilk defa bir kuşak daha az tüketmek sloganları atmaya başladı artık yeni bir sofra takımı ile atmosfer arasında bir tercih yapmamız gerekecek ve bu tercihlerimizi yaparken yarını bizden sonra gelecekleri düşünmemiz gerekli. ingiliz yazar, akademisyen ve çevreci aktivist george monbiot bizlere böyle sesleniyor.
sunduğu çözümler içersinde kişisel karbon kota uygulaması var her bireyin bireysel bir karbon emisyon kotası olmalı diyor monbiot böylece insanlar ne kadar uçabileceğini ve araba kullanabileceğini klimalarını söküp atmayı, mahalle bakkallarını kullanmaya başlayabilir. bu uygulama aslında zenginden fakire servet akışını da sağlayabilir. komik olabilir ama bu gerçek mesela kotasını aşmış bir insan kotasını kullanmamış bir bireyden ücreti karşılığında kota satın alabilir.
günümüz dünyasında artık devrimler yerine dönüşümler gereklidir bu zamana kadar yapılan bütün devrimler diktatörlerden başka hiçbir şey getirmedi. biz kendimizden başlayarak her şeyi dönüştürmeli demokrasiyi iklimi ve insan hakları gibi kavramları hayatımızın bir parçası algılamalı ve bu şekilde davranmalıyız. bütün devrimlerin temeli adaletsizlik olduğu aşikârdır.
bu gün dünyada ki muhalif hareketlere küreselleşme karşıtı deniliyor ama aslında muhalifler bu kavrama karşı bu günkü hareket aslında adalet hareketidir küreselleşen değerler arasına adaleti de katmaya çalışan insanlar. sosyalist anarşist komünist liberal demokrat sosyal demokrat feminist eşcinsel gibi görüşlerin bir şemsiye altında bulunduğu bu harekete aslında hareketler hareketi ya da adalet hareketi demek daha doğru. ve bizler kendimizi adalet isteyen insanlar olarak görmeli iklimimize, dünyamıza, afrika’ya, yoksullara, faşizm altında ezilen halklar için sadaka ya da akıl değil adalet isteyen bir çoğunluk olduğumuzu fark edip mücadelemizi bu temel üstünde sürdürmeliyiz. hatırlamamız gereken tek şey ise başka bir dünya mümkün.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?