küçük iskender

acaip cok kitabi olan, buyuk bir kismini okudugum ama artik kafasi guzel olmasa gene de boyle yazar mi diye dusundugum turk edebiyati pici. savas ay programina cikarak hayal kirikligi yasatmis dahasi bir donem az kalsin populer olacak olan yazar.

"intihar karasi bir duman gezinir denizin uzerinde"
kitaplaridefalarca okunasi sair/yazar/oyuncu/senarist/eski jigolo/eski barmen...

(bkz: birbucuk iskender)

damarlarinda herhangi bir beyin sungerlestirici sivi dolasmadiginda dr.jeckyl, uyusturucuyu filan gectim, alkolu bile biraz fazla aldiginda mr.hyde oldugunu dusundugum zavalli adam.. pek cok azinlik aktivisti gibi (evet genelleme yapiyorum, ve de bilerek ve isteyerek, sonuna dek arkasinda durarak yapiyorum), esitlikci ve bariscil ve dahi humanist bir soylemin icinde, dahil oldugu azinliga sonsuz ve fasizan guzellemeler yaparak, hem ayrimciligi hem de esitsizligi pekistirmesi itibariyle, bir kitlenin ilelebet, onlerinde sicsa bile ikonu ve idolu olacak, geri kalanlar icinse mide bulantisi ile huzun arasinda bir duygu uyandirmaktan oteye gidemeyecektir.. kucuk iskender guzel siirler degil guzel cumleler yazabilmektedir, velhasil bunlarin hangilerini bir araya getirirse daha anlamli bir butun olusturabilecegi konusunda net bir fikir olusturamadigi ve olusturmamaya da direndigi acikca gorulebilmektedir.. ismine vurularak aldigim "ikizler burcu hikayeleri" kitabinda, zaman zaman bu cumlelerden, yine begenilebilirlik katsayisi yuksek paragraflar bile olusturmayi basarabildigi tarafimca gozlemlenmistir; ki bu da sanirim beyninin daha az sungerimsi oldugu bir doneme tekabul eden bir calismasi oldugu icindir.. ote yandan zannimca bir yazi bir hamlede cikmamaktadir; dolayisiyla normal zamanlarinda olusturabildigi paragraflari, kafasi guzelken birlestirince karsimiza yazinsal quasimodolar cikmaktadir..

en gay ve gay friendly insanlari bile canlarindan bezdiren, olaya toplumsal ve kulturel calisma adina ismini koymus akademisyenleri hayatin anlamini sorgulamaya itmis ve bunu da sadece sahip oldugu cinsel kimligin etrafinda olusturulan gayriresmi affirmative action (maalesef turkcesini bilemiyorum) ve siyaseten dogruluk haresine, pardon bir de goygoycularina guvenerek yapmis olan bir adami, sadece etkileyici cumlelerine ve ergenlik donemi hezeyanlarini sembolize eden temalar uzerine seri zirvalamalarina istinaden sevebilmeyi, hatta kendisine asik ve/veya hayran olabilmeyi basaranlari da genislikleri ve sabirlari icin tebrik ediyorum..

unlu iskender’in torunlarindan birinin islettigi, tam heykel meydaninda olan iskender. baska bir torun tarafindan isletilen buyuk iskender biraz daha ileride, unlu cadde girisinde, resimli bar ile karsi karsiyadir.

turk edebiyatinin anarsist cocugu. cesur ve icten siirleriyle tam bir yasayan efsane. alp krizi adli kitabi muhtesem guzel ve duygu yukluydu. siirlerini alp adindaki bir erkege yazdigini soylediginde ona olan sevgim ve saygim bir kat daha artti. turkiye siiri de mutlaka okunmali.

(bkz: buyuk iskender)

son yillarda yayinlanan kitaplarinda futbolculara homoca siirler yazarak prim yapmaya calisan gay sair.

iskender isimli er ki$inin arkada$ arasinda penisinden bahsederken kullandigi isim.
(bkz: junior iskender)

(bkz: suzidilara)

toplam 5 sayfa degerindeki siirleri icin kitap cikaran yazar.cok guzel siirleri vardir.

gercek kucuk iskender’i tanimak isteyenlere flu’es ve erotika’yi onermekle beraber:
(bkz: de gulum)

aykiri sair hemide ibne.
escinsel degil kasten ibne pop-h’art kitabi ergenlerden uzak tutulmalidir.sairligi tartisilmaz iyidir
ama ibneligini niye bu kadar ortaya sunmaktadir anlasilamamaktadir.reklam stratejisi olma olasiligi uzerinde dusunulmektedir.

kucuk iskender mahlasiyla taninan derman iskender over, 28 mayis 1964 yilinda istanbul’da dunyaya geldi. kabatas erkek lisesi’ni bitirdikten sonra i.u. cerrahpasa tip fakultesi’ne girdi ve bes yil egitim gordu. kendi arzusuyla biraktigi tip egitimini takiben i.u. edebiyat fakultesi sosyoloji bolumu’ne de uc yil kadar devam etti. agir basan sanat hayati onu akademik ortamdan kopartarak edebiyat ve sinemaya surukledi.

’marjinal sair’ olarak taninmaya baslamasi 1985 yilidir. gunumuze degin bunca yillik sureye onlarca siir ve ozgur metin, bir gunluk, uc roman, iki ozel derleme, bir inceleme, bir antoloji olmak uzere bircok kitap sigdirdi. kimi avrupa ulkelerinde cikan antolojilerde siirleri basildi. kanada’da yayimlanan descant adli edebiyat dergisinin turkiye ozel sayisinda, abd’de ise murat nemet nejat’in ’eda’ kavraminda yogunlastigi turk sairlerinden ceviri antolojisinde kendine yer buldu. 2000 yilinda italya’da duzenlenen avrupali genc sairler yarismasi’nda ( la giovane poesia d’europa nel 1999 ) ilk ona girdi ve bu sairlerle birlikte kitaplastirildi. yine ayni yil icersinde uzun zamandir sinema dalindaki jurisinde de yer aldigi orhon murat ariburnu odulleri’nde ’bir cift siyah deri eldiven’ adli siir kitabiyla birincilik alarak odullendirildi. izmir dokuz eylul universitesi fotograf bolumu master ogrencilerine ’postmodernizmin gorsel malzemeye etkisi’ uzerine bir seminer verdi. 2001 yilinda almanya’da, 2002’de de hollanda’nin cesitli sehirlerindeki etkinliklerde konusmaci olarak ve siir performanslariyla yeraldi. 2003 yilinda berlin’de duzenlenen ilk turkiyeli escinseller kongresi’nde bu konudaki dekleresini okudu. 2004’te newyork’ta ve kuzey carolania’da universitelerde konusma yapti ve tek kisilik okuma gecelerine konuk oldu. ayrica turkiye’de farkli universitelerde ve liselerde panellere, workshop’lara katildi. bir donem seslendirme, senaristlik, radyo programciligi, siir matineleri de yapan kucuk iskender, iclerinde ’agir roman’ ve ’o simdi asker’in de bulundugu bes filmde de oyuncu olarak rol aldi. halen varik, adam sanat, yasak meyve, kacak yayin adli dergiler agirlikli olmak uzere yazmaya ve kitaplasmis eserlerini yayimlamaya devam etmektedir.

her kim ki ’siir’i sebebiyle odul alamak icin cagirildigi podyumda konusmasina ’ben bir escinselim’ diye baslar, benim gozumde ’sanatci’ sifatini kaybeder.

tabii ki insanlar istedikleri hayatlarini istedikleri gibi yasamakta ozgurduler, ancak escinsellik bir reklam malzemesi degildir.

atin sictigi bokla degil, yedigi arpayla ilgilenen anarsik. zira yedikten sonra sicamadan olebilir, gume gidebilirsiniz...

ergenken,pek bir bok anlamaz okurdum,sonra anlamaya basladim ve sikti.farkli olmaya caba harcamak siradanlastirir insani,edebiyatciyi.

can yucel’le aralarinda gectigi rivayet edilen ilginc bir diyalog vardir.efenim,kucuk iskender isimli sahsiyet bir gun merhum can yucel’le bas basa kalir.bir muddet sonra merhumun yanina yaklasir ve cinsel uzvuna elle temas eder ki bunun anlamyziyadesiyle a?ikardyr.bunun uzerine can yucel "sikecek olsam buyuk iskender’i sikerdim." buyurur.ilginc bir zattir kendileri,insaallah mahcemalini gormek nasip olmaz.

28 mayis 1964’te istanbul’da dogdu.kabatas erkek lisesini bitirdikten sonra bes yil i.u edebiyat fakultesi sosyoloji bolumu’nde okudu.tezgahtarlik ,duzeltmenlik,jigololuk,sokaklarda kartpostal saticiligi,seslendirme,televizyona skec veya senaryo yazarligi,fotoroman oyunculugu,reklam ajansinda kostumculuk,mizah dergilerinde kose yazarligi,resepsiyon memurlugu,casting,barmenlik,meyhane isletmeciligi,erotik dergilerde kose yazarligi,televizyonda siir programlari,barlarda sanat soylesileri,radyoda canli program,sarki sozu yazarligi,telefonda seks hatlari bulastigi alanlardir.

(bkz: tereyagli iskender)