kazıklı voyvoda

iodes
15.yüzyilda karpatlar’da ( bu günün romanya sınırları ) yaşayan bu hükümdar çeşitli işkence stilleriyle nam salmış bir abimizdir...
aynı zamanda ölüsü ele geçirilemediği iddia edildiği için drakula olarak da bilinir..
şimdi gelelim kısaca hihayemize...
kendisi zamanında osmanlı himayesinde bulunmuş.
osmanlı’nın çıkarları için saraya getirilen bu çocuk ileride fatih sultan mehmet ile çok sıkı bir dostluk kurmuştur..
tam anlamıyla osmanlı kültürüyle yetişmiş ve çok iyi türkçe konuştuğu söylenir...
fatih sultan mehmet ile dostlukları yıllar içerisinde iyice perkinleşir..
ve sultan tahta çıktığında ilk iş olarak en yakın dostunu eflak’a bağımlı prens olarak gönderir..
ancak zaman içinde kazıklı voyvoda bu bağımlılığa sadık kalmaz..
ve hüküm sürdüğü eflak’da onbinlerce insanı " adalet" adı altında canice katleder..
işkence stilleri o kadar kan dondurucudur ki..
ünvanını da bu şekilde alır..
insanları kazığa oturtma şekli ise tamamen acımasız dır..
kurbanını günlerce bu kazıkta tutabilecek şekilde oturtan bu cani , kurbanlarının ortasında yemek yemektende ayrıca zevk alır..
bebeğine süt veren bir anne gördüğü zaman kadının göğüslerini kesip yerine bebeğin kafasını diktirdiği de rivayet edilir..
ayrıca bekaretini koruyamayan genç kızların derilerini ibreti alem için de yüzdürdüğü söylenir..
insanların ondan delice korktukları yazılır..
öyle ki ; şehir merkezine altından bir kap koyduğunda kimse onu çalmaya cesaret edemez..
işin ilginç yanı ise kazıklı voyvodanın bu işkenceleri osmanlı’nın himayesindeyken öğrenmesi..
ve bizzat onu uyarmaya gelen osmanlı elçilerine uygulamasıdır..
kimi tarihcilere göre osmanlı elçilerini kazığa oturtmamış,kendisin huzurunda geleneklerinden ötürü sarıklarını açmadıkları için "şimdi ben de sizi geleneklerinize daha bağlı yapacağım" diyerek sarıklarını kafalarına çiviletmiştir.
çok değişik bir adalet anlayışı olan bu caninin sonu ise zamanında en yakın arkadaşı olan fatih sultan mehmet’in ellerinden olur..
fatih sultan mehmet en yakın arkadaşını öldürdükten sonra kafasını kesmiş ve şöyle bağırmıştır :
"tüm dünyayı yenen ben, bu hayatta sadece arkadaşlığa kaybettim..."
ancak ölümünden sonra ki şehir efsaneleri hiç durulmamış kendisinin vampir olduğu bile iddia edilmiştir..
bunu kuvvetlendiren ihtimallerden biri ise kazıklı voyvodanın gömüldüğü yerde bedeninin bulunamamsı olmuştur..
kendisi romanyada halk kahramanı olarak bilinir ve yaptıklarınında toplumun genel ahlakı ve düzeni için olduğu savunulur..
şatosu yılda milyonlarca hayranı tarafından ziyaret edilen bu cani;
sizce de bir prens olmak için fazla kötü değilmi ?!...
dip not: kazıklı voyvodanın ironik anlamda günümüzde ki diğer benzerlerinin hayranları düşünülürse, sanırım bazı şeyler için kesin konuşmamakta yarar var
kaynak :http://mavigibiyim.blogspot.com/
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol