gözyaşı

(bkz: sevinç gözyaşı)

acıdır.

"goz yasi gectigi patikalarda hatıra bırakırdı elem tortusunu" der ustad elif safak...

insan vücudunun salgıladığı en değerli sıvı. herkes ya da her şey için boş yere tüketilmemelidir. hele bir de çok numara miyop olan gözlerinize yardımcı aparat olarak kontakt lens kullanıyorsanız, sarf etmesi daha da zordur bu gözyaşını. o yüzden daha da değerli olur. tabi anlayana.

yüreğini gizliyorum gözden izinsiz damlayan gözyaşlarimda,

zaten güzel ne varsa uluorta akiyor gözyaşlarimizda,

yolumu çiziyor gözyaşlarin sakli yüreğine giden,

denizime akiyor usul usul ...

insana yaşattığını hissettiren ekşi, buruk tat..
yutkunulamayan lokmanın katığı..
ağlamana dayanamam diyenlerin giderken bıraktığı emanet..

bazen anılara en çok yakışan elbise birkaç damla gözyaşıdır unutma. yılmaz odabaşı

lise defterlerimizi süsleyen "insanların yüzlerinin ve gözlerinin rengi başka başka da olsa
gözyaşlarının rengi hep aynıdır..." sözünü hatırladım şimdi.

su perisinin tanelerinin vücutta vuku bulmuş hali.

(bkz: bebeklerin ilk gozyaslari)

bir sakiz markasi.

"the hydraulic force by which masculine will power is defeated by feminine water-power."

meali: maskülen iradeyi; feminen su-gücü ile bozguna uğratan hidrolik güç.

gözde ne kadar kalem rimel vs varsa hepsini akıtmak gibi bir özelliği vardır. bundan mütevellit kuruyunca da insan pandaya benzer.

genellikle insanın içinde tarifsiz fırtınalar koptuğunda meydana gelen göz boşluğundaki bezlerin salgıladığı berrak, tuzlu sıvıdır.

idrarla aynı içeriğe sahiptir. idrar gibi vücudumuzdaki en yararlı sıvıdır.

bir kişi ağladığında ilk göz yaşı, sağ gözden gelirse; bu mutluluktandır. fakat ilk göyaşı soldan olduğunda; bu acıdandır.

inanların üzgün olduklarını anlatma yöntemlerinin sınırlandırıldığı günümüz samimiyetsizliklerin de inanılması lazım gelen ...