gorki

phoebues
ilk okuduğum roman;maxim gorki’nin ana adlı romanı idi.aralardan uzun zaman gecti ve birgün gorkinin ’çocukluğum’ romanını arkadaşımda gördüm ve alıp okumak istedim.okuduğum zaman,hayatıma dair o kadar benzer yönler buldum ki..gorki;çocukluğum adlı biyografisinde çektiği o hayatın acılarını en iyi şekilde dile getirmiş.kitabı bitirdiğim gece;uzun bir zaman öylece uzandım ve düşündüm;nasıl olur da bir insanın hayatı bu kadar zorluklarla geçer.daha sonra günümüz insanları ile karşılaştırdım(mesela dedim,allah’a şükür sağlığımız sıhhatimiz yerinde,oysa en ufak bir olayda bile ah..vah..ediyoruz hayata karsı bir isyan başlatıyoruz.oysa gorki;annesini,bbasını kaybetti sonra üvey babasından,büyükbabasından,arkadaslarından,çalıştığı yerlerdeki iş yeri sahiplerinden yani kısacası hemen hemen herkesten hep dayak yedi ve en kötü işkencelere maruz kaldı.büyükannesinden başka kimseden sevgi görememiş ve bu nasıl bir sabırdır ki yaşamaya devam etmiş..)
çocukluğum adlı eserinde kısa bir bölümü aktarmak istiyorum;
gorki çalıştığı yerde o yorgunlukla büyükbabasının evine geldiği zaman büyükbabası;haydi lan cabuk ellerini yıka da gel sofraya deyince gorki daha sonra aksam yemeği için sofraya gelince bir avuç yemek bulunuyordu önünde ve çatalda yemek yemek isterken yanlışlıkla elinden düşürür o çatalı ve büyükbabası sırf o çatalı elinde düşürdü diye dayanamayacagı kadar işkence girişiminde bulunmuştur.zavallı gorki,insan ne kadar da acıyor..
benim burada anlatmak istediğim;insanlar her ne halde olurlarsa olsunlar,herzaman bulunduğu mevkiye şükretmelidir çünkü unutmamalıdır ki,başka yerlerde çok daha kötüleri de vardır.düşünüyorum ki;insanlar,gorki’nin hayatını ve eserlerini özellikle ’’çocukluğum’’,’’ekleğimi kazanırken’’ve ’’benim üniversitelerim’’adlı biyografisini okuyarak bundan bir ders cıkarmalı ve bunları düşünerek yaşamını sürdürmelidir.gorki;insanların ibret alması için seçtiğim bir kaftan...
phoebues
gorki;bana hayatın bütün zorlukların en çıplak şekilde gösteren gercek bir yazar,keşke diyorum;keşke gorki hayatta olsaydı da beni çırağı olarak kabul etseydi ve ona duyduğum hayranlığı kendi gözleriyle görebilseydi..
phoebues
rusca’da acı anlamına gelen gorki;hayatı boyunca yaşadıgı ve ezildigi bütün olaylara karsı gorki lakabını kkullanmıstır.asıl adı;aleksey maksimoviç peşkov olan gorki,insanların hayatını arastırıp ibret alması için bir numaralı yazarlar listesinde olması gerekir diye düşünüyorum
independence
yazmaya cali$tigi entrylerin her birini ba$ka sitelerden araklayarak sozluge ta$iyan birey. bu sebeple tum entryleri silinerek uyeligine son verildi. ustelik bu uyelik denemesi belki de 100. denemesi, ama her ucu$unda bir $eyler anlamasi ogrenmesi gerektigi yerde, inatla bizleri salak yerine koymaya cali$iyor.

hala anlamadi ki bilgi sozluk kendisine gore bir yer degil. biz burada sagdan soldan kopyalanan yazilari degil insanlarin kendi baki$larini, hayata dair soylemek istediklerini istiyoruz.

dolayisi ile bu arkada$imiz ne bugun ne de bir ba$ka gun sozluge yazar olamayacak bu hali ile.
rockcucocuk
yeni çömezimiz.sanırım bir maksim gorki hayranı."acı"larıyla güzel entrylerini en kısa zamanda okuyabilmeyi temenni ediyoruz.
hoşgeldi
alchoburn
anlamı acı manasına gelen, maksim gorki adlı ünlü rus edebiyatçısının takma ismi

bunalımlardayken tercih ettiğim nick’im
reddevil
maksim gorki (1868-1936) ünlü rus yazar.

28 mart 1868’de rusya novgorod’da (bugünkü adı gorki) doğdu. 14 haziran 1936’da moskova’da yaşamını yitirdi. asıl ismi aleksey maksimoviç peşkov. çocukluğu astrahan’da geçti. nakliyecilik yapan babasını 5 yaşındayken kaybetti. annesi yeniden evlenince doğum yeri olan novgorod’a döndü. anneannesi ve büyük babası tarafından büyütüldü. yalnızca birkaç ay okula gidebildi. 8 yaşında çalışmaya başladı. bu sayede rus işçi sınıfının yaşamını yakından tanıdı. bir gemide bulaşıkçılık yaparken okuma merakı sardı. yoksullukla ve acıyla dolu bir hayat sürdüğü için rusça’da "acı" anlamına gelen "gorki" takma adını aldı. ilk gençlik yıllarını kazan’da geçirdi. intihara kalkıştı, bir serseri gibi bütün rusyayı dolaştı.

ilk öyküleri tiflis’te bulunduğu yıllarda dergilerde yayınlandı. 1895’te st. petersburg’da yayınlanan bir dergide çıkan "çelkaş" adlı öykü ile ünlendi. ardından "yirmi altı erkek ve bir kız" öyküsü yayınlandı. ünü hızla yayıldı. bu öyküler kadar başarılı olmayan bir dizi roman ve öykü daha yazdı. ilk romanı "foma" 1899’da basıldı. bu dönemde sağlam bir olay örgüsü kuramaması ve yaşamın anlamı üzerine uzun tartışmalara girmesi sonucu romanları başarısız sayıldı. 1906’da yazdığı ve rus devrimi’ne adadığı "ana" en başarılı romanıdır. 1899-1906 arasında petersburg’da (bugün leningrad) yaşadı. marksizmi benimsedi. komünist parti içinde 1903’teki bölünmede bolşevikler’e destek verdi. ama partiye hiçbir zaman resmi üye olmadı. 1901’de "fırtına kuşunun türküsü" isimli kısa şiiri yüzünden tutuklandı. kısa sürede serbest kaldı, kırım’a gitti. 1902’de petersburg bilim ve sanat akademisi’ne üye seçildi, üyeliği tekrar alındı. bilgi isimli bir yayınevi kurdu. bu dergiyle 1905 devriminde önemli bir rol oynadı. 1906’da abd’yi gezdi. 1906’da rusya’dan ayrılıp kapri adası’ndaki villasında yaşadı. marksistlerden uzak durdu. 1913’te tekrar rusya’ya döndü. rusya’nın 1’inci dünya savaşına girmesine karşı çıktı.

1917’de bolşeviklerin iktidara el koymasını eleştirdi. ama 1919’dan başlayarak lenin’le işbirliği yaptı. ama süreç içinde hep bolşeviklerden hem rusya’dan uzaklaştı. 1921-1928 arasını italya’nın sorrento kentindeki villasında geçirdi. israrlı çağrılar üzerine 1929’da tekrar rusya’ya döndü. ölünceye kadar orada yaşadı. stalin’in baskıcı yöntemlerini destekledi. sovyet yazarlar birliği başkanı oldu. 1936’da tedavisi sırasında aniden öldü. ölümü kuşkulu bulundu. arkadaşları suikast iddasını artaya attı. toplumcu gerçekçi romanın kurucusu sayılır. eserlerinde çocukluk ve gençlik yıllarında yaşadığı acılı hayatı, rusya’daki yoksulluk yıllarını anlattı. zaman zaman uzun felsefi tartışmalara girerek eserlerinin sanatsal düzeyini düşürdü. betimlemelerdeki ustalığıyla keskin bir gözlemci olduğunu gösterdi. başlangıçta bizzat katılarak destek verdiği sovyet devriminden daha sonra soğudu. dönem dönem verdiği gönülsüz desteklerin dışında rusya’dan uzak kalmaya çalıştı. son dönem yapıtlarının hemen hepsinde devrim öncesi dönemi ele aldı. tiyatro oyunları ve anılarını kaleme aldığı eserleriyle de rus edebiyatına katkıda bulundu.



imphotep
çocukluğum,gençliğim,ana gibi kitaplarında bir dönemin sovyetlerini çok iyi anlatmakta.iyi bir gözlemcidir.
ayrıca amcasını başka bir mezara koca bir haç taşırken taşın üzerine düşmesi sonucu kaybetmiş olması bana hep enteresan gelir.
seyyah
maksim gorki rus yonetiminin karisiklik icerisinde oldugu zamanlarda cevresini iyi analiz eden ve bu olaylarai iyi bir sekilde kaleme alan yazar.
angelus
asil ismi aleksey maksimovic peskon olan tum kitaplarinda burjuvaziyi elestirip, olumune dek lenin’le mektuplasmis olan 19. yüzyylda ya?amy? olan rus yazar.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol