fatih akın

independence
türk yönetmen ve senaryo yazarı. avrupa’nın en iyi yönetmenlerinden biri olarak kabul edilmektedir. 58. cannes film festivalinde emir kusturica’nın başkanlığını yaptığı jüride yer almıştır. ünlü yönetmenin 2004’te çektiği duvara karşı filmi, britanya film enstitüsü tarafından almanya’nın bugüne kadar çekilmiş en iyi filmi seçilmiştir.




25 ağustos 1973’te karadenizli bir ailenin çocuğu olarak almanya’da dünyaya geldi. 7 yaşında sinemayla ilgilenmeye başladı. 80’lerde özellikle avrupa’da yaygın olan vhs video sistemiyle filmler izliyordu. 1994’te, 21 yaşındayken, hamburg devlet güzel sanatlar akademisi’nin görsel iletişim bölümü’ne kaydoldu. aynı yıl 3 yıl boyunca devam edecek olan tv dizisi “doppelter einsatz”ta erdal karakterini canlandırmaya başladı. kariyerine aktör olarak başlayan akın, bir yandan da üniversitedeki sinema eğitimine devam ediyordu.
1995’te ilk kısa metrajlı filmi du bist es!’i (sensin) çekti. film, hamburg uluslararası kısa metrajlı film festivali’nde “halk ödülü”ne layık görüldü. ödülle birlikte sinemaya duyduğu inanç da artan fatih akın, 1996’ta ikinci kısa metrajlı filmi “getürkt” için hem kamera arkasına geçti hem de filmde kardeşi cem akın’la birlikte başrolleri paylaştı.

ilk uzun metrajlı filmi “kurz und schmerzlos”’a (kısa ve acısız) başladığında, yıl 1998’di. film, almanya’da “adolf grimme awards”ta, akın’a en iyi yönetmen ödülü kazandırdı. ayrıca aralarında locarno film festivali’nde bronz leopar da olmak üzere toplam 4 ödül alan kısa ve acısız, avrupa’daki farklı festivallerdeki ödüllere de aday olarak gösterildi. nejo rolünde sinema izleyicisiyle aktör olarak yeniden buluşan fatih akın, daha çok yönetmenlikle ilgileniyordu. filmin başarısı, akın’ın avrupa’da tanınmasına neden oldu.

2000 yılında hamburg üniversitesi’nden mezun oldu ve aynı yıl romantik komedi türündeki filmi im juli’yi(temmuzda) çekti genç yönetmen. film istanbul-almanya arasında geçen bir yol filmiydi ve iki alman genci arasındaki fırtınalı aşkı konu alıyordu. yüksek temposu, macera dolu olay örgüsü ve akın’ın kendine has üslubuyla temmuzda, yönetmenin popülaritesini arttırarak ciddi bir gişe başarısı elde etti. tromsø international film festival ve german film awards, filmin ödüllendirildiği festivaller oldu.

2001’de “denk ich an deutschland - wir haben vergessen zurückzukehren” belgeselini çeken akın, 2002’de bir italyan ailenin hayatını mercek altına aldığı “solino” filmi için kamera arkasındaydı. bavarian film awards tarafından en iyi senaryo dalında ödüle layık görülen film, guild of german art house cinemas’ta da fatih akın’a en iyi yönetmen ödülünü kazandırdı.

2004 başarılı yönetmen için ciddi anlamda bir dönüm noktası olacaktı. “gittikçe büyüyen bir sivilcenin patlaması”şeklinde tanımladığı gegen die wand’ı (duvara karşı) çeken fatih akın, filmle adını tüm dünyaya duyurdu. farklı festivallerce toplam 23 ödüle layık görülen duvara karşı, almanya’nın ve dünyanın en prestijli sinema festivallerinden biri olarak kabul edilen berlin festivali’nde en iyi film dalında altın ayı’nın sahibi oldu. oyuncuları birol ünel ve sibel kekilli’ye de en iyi erkek ve en iyi kadın oyuncu dallarında altın ayı kazandıran film, newsweek ve amerika’nın en popüler dergilerinden time out new york dergileri tarafından yılın en iyi filmi seçildi. time out new york’un sinema eleştirmeni david fear, filmi ’’saf mükemmellik’’ olarak tanımladı.

2005’te aşık olduğu şehir olarak belirttiği istanbul kanatlarımın altında’un zıtlıklarını ve renkliliğini müzik ekseninde kameraya alan akın, belgeselinde orhan gencebay’dan mercan dede’ye, sezen aksu’dan duman’a kadar tarzları birbirinden oldukça farklı müzisyenler eşliğinde, izleyiciyi farklı bir istanbul seyahatine çıkardı. aynı yıl anno saul’un yönetmenliğini yaptığı, kebab connection filminin senaryosunu yazan yönetmen, başrollerini haluk bilginer, mehmet ali erbil ve birol ünel’in paylaştığı, hırsız var filminde de lokman karakterini canlandırdı.

avrupa’nın 25 ülkesinin 25 farklı kısa filmle anlatıldığı visions of europe projesinde, almanya’nın filmini çekmesi için bir alman yönetmen değil de fatih akın seçildi. her bir yönetmene kendi ülkelerinde hayata bakışı aktaran bir film yapmaları istendi. filmlerin bugün veya yakın gelecek de geçmesi, beş dakika uzunluğunda olması ve her birinin aynı oranda bir bütçe harcanarak yapılması şart koşuldu. fatih akın bu proje için çektiği kısa filmle oldukça başarılı oldu.

2007 yılında "yaşamın kıyısında" adlı filmi vizyona girdi. bu film ile altın portakal film festivalinde "en iyi yönetmen" ödülü dahil 5 ödül kazandı. aynı film ile cannes’da "en iyi senaryo" ödülünü almaya hak kazandı.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol