bir gün babamın 25 senelik arkadaş olan ve hayatı berberlikle geçen kel seyfinin mekanında traşdayım.arkada bir kaç dayıda sıra beklemekte:
berber:-çay içer misin oğlum
ben:-içerim seyfi abi
arkadaki dayı:bende alayım seyfi
seyfi:-kaç şeker abi ?
arkadaki dayı:-küp şeker mi toz şeker mi . . !?
ve koptuğumuz an
erkek berberinde geçen acayip sahneler
-kulak kıllarını alıyım mı ağbi?
+yok ya gerek yok
-elmacık kemiklerini alıyorum ama
+yok yok onlar da kalsın
-burun kıllarını?
+istemem kardeşim
-masaj?
+istemiyom lan hiç bi şey bırak kafamı gidicem
-ohşşş
+noluyo lan
-ağbi sigara?
+ananıııı
+yok ya gerek yok
-elmacık kemiklerini alıyorum ama
+yok yok onlar da kalsın
-burun kıllarını?
+istemem kardeşim
-masaj?
+istemiyom lan hiç bi şey bırak kafamı gidicem
-ohşşş
+noluyo lan
-ağbi sigara?
+ananıııı
lise yıllarında dershaneden bir arkadaşım derse yüzünde yarabandı ile gelmişti. uzun süre ne olduğunu anlatmak istemese de ısdrarıma dayanamadı ve bu olayı anlattı:
elmacık kemiğindeki kılları yakmak isteyen berber pamuğa ispirto dökmüş ve insanı strese sokan o işleme başlamış ama bu sırada pamuk bizim arkadaşın yüzüne çarpmış. orada bir damla ispirto kalmış olacak ki, berber elini çektiğinde çocuğun yüzünden alev çıktığını görmüşler.
arkadaşım aynada kendime bakıyordum birden yüzümden alev çıktı diye anlattı olayı.
berberin alevi söndürmek için bizim elemanın yüzüne sağlam bir tokat indirmesi ile olay kapanmış ama saniyeler için bizimkinin hem yüzü yanmış hem de iyi bir tokat yemiş.
elmacık kemiğindeki kılları yakmak isteyen berber pamuğa ispirto dökmüş ve insanı strese sokan o işleme başlamış ama bu sırada pamuk bizim arkadaşın yüzüne çarpmış. orada bir damla ispirto kalmış olacak ki, berber elini çektiğinde çocuğun yüzünden alev çıktığını görmüşler.
arkadaşım aynada kendime bakıyordum birden yüzümden alev çıktı diye anlattı olayı.
berberin alevi söndürmek için bizim elemanın yüzüne sağlam bir tokat indirmesi ile olay kapanmış ama saniyeler için bizimkinin hem yüzü yanmış hem de iyi bir tokat yemiş.
-sen usulca sokulup sinsice dirseğe değdiriyosun.bi süre öle kalıcaksınız.
+ben napiyim o sırada yönetmenim.
-sen öyle malak gibi tırasın bitmesini beklion.evet hazır 3...2..1..ekşııııın.
..........
/ evet yanımızda olay yaratan filmiyle recep tönbek var.olaylı sahneyi biraz anlatırmısınız bize.
-tabi kolay olmadı cok urastık günlerce provasını yaptık.sonuç ortada.
/teşekkürler tönbek.
+ben napiyim o sırada yönetmenim.
-sen öyle malak gibi tırasın bitmesini beklion.evet hazır 3...2..1..ekşııııın.
..........
/ evet yanımızda olay yaratan filmiyle recep tönbek var.olaylı sahneyi biraz anlatırmısınız bize.
-tabi kolay olmadı cok urastık günlerce provasını yaptık.sonuç ortada.
/teşekkürler tönbek.
her seferinde farklı farklı berberlere gittiğim halde, berberlerde başımdan geçenler kitap olur gibi geliyor bana.
al bi tane daha ;
öyle böyle değil, gerçekten özel yetenek ister. öyle her babayiğidin harcı değildir bunu becermek.
berberdeyim. muhabbet ediyoruz herifle. konu dönüo dolaşıp nerden geldiyse, günümüz çocuklarına konan isimlere geldi. tam o sırada saç yıkama pozisyonuna geçtik. (ki başıma ne geliyosa bu sıcak sudan geliyor) adam eski isimleri savunuyor, ben de yeni isimlerin de fena olmadığı konusunda ısrarcıyım. bir örnekle durumu açıklayayım dedim. eski isimlerden birini örnek verip ; böyle de isim olur mu, sen kızına bu ismi koyar mısın dicem güya. fakat düşündüm, şimdi bunun nenesinin, anasının adını örnek verirsem ayıp olur diye. ne desem ne desem ;
- ya mesela kezban diye isim koyar mısın kızına ?
dedim.
- abi benim anamın adı kezban.. lütfen !
dedi.
hala saç yıkama pozisyonundayız. ben kıpkırmızıyım, ama sıcak su sebebiyle belli değil.
o ismin o herifin ailesinde olma ihtimali ne kadar düşükse, benim o ismi tutturmuş olmam ne kadar büyük şans değil mi?
sayısalda ya da yılbaşı çekilişinde denk gelmez sktimin şansı.
sen git milyon tane isim arasından boklayacak isim örneği olarak herifin anasının adını tuttur ! hala kızgınım kendime, o berbere de bi daha gitmem. bilmeden oldu ayağına keser mına kodumun herifi.
al bi tane daha ;
öyle böyle değil, gerçekten özel yetenek ister. öyle her babayiğidin harcı değildir bunu becermek.
berberdeyim. muhabbet ediyoruz herifle. konu dönüo dolaşıp nerden geldiyse, günümüz çocuklarına konan isimlere geldi. tam o sırada saç yıkama pozisyonuna geçtik. (ki başıma ne geliyosa bu sıcak sudan geliyor) adam eski isimleri savunuyor, ben de yeni isimlerin de fena olmadığı konusunda ısrarcıyım. bir örnekle durumu açıklayayım dedim. eski isimlerden birini örnek verip ; böyle de isim olur mu, sen kızına bu ismi koyar mısın dicem güya. fakat düşündüm, şimdi bunun nenesinin, anasının adını örnek verirsem ayıp olur diye. ne desem ne desem ;
- ya mesela kezban diye isim koyar mısın kızına ?
dedim.
- abi benim anamın adı kezban.. lütfen !
dedi.
hala saç yıkama pozisyonundayız. ben kıpkırmızıyım, ama sıcak su sebebiyle belli değil.
o ismin o herifin ailesinde olma ihtimali ne kadar düşükse, benim o ismi tutturmuş olmam ne kadar büyük şans değil mi?
sayısalda ya da yılbaşı çekilişinde denk gelmez sktimin şansı.
sen git milyon tane isim arasından boklayacak isim örneği olarak herifin anasının adını tuttur ! hala kızgınım kendime, o berbere de bi daha gitmem. bilmeden oldu ayağına keser mına kodumun herifi.
yer : izmir çankaya
mekan : geniiişşş, 10 tane berberin çalıştığı bir dükkan.
şirkete toplantıya girmeden hemen evvel traş olmak için dükkana girilir. ustanın birinin davet ettiği koltuğa oturulur. usta traşı bitirir ve saç yıkama faslı başlar. su çok sıcaktır.
- usta, su çok sıcak
+ tamam, ılır şimdi.
o sırada ustanın telefonu çalar. ıslak eliyle kafaya suyu tutmaya devam eder, kuru eliyle telefonu açıp konuşmaya başlar. ama bu arada benim kafa pişmektedir.
- ustaaa, ustaaaaa ..
+ (skinde olmayaraktan) vay kuzen, arar mıydın sen yauuğğ !
nitekim iki dakikalık konuşma sırasında, aşırı ısınan kafatasım yüzünden beynim kaysı kıvamında yumurta hesabı pişer.
usta hiç sklemez. soğuk havada dışarı çıkınca aşırı ısınan kafatası çatlama moduna girer. nitekim toplantıda söylediklerim sebebiyle "çatlak bu la" yaftası da üzerime yapışır.
ne demişler ; gel beri yar gel beri, mına kodumun berberi !
mekan : geniiişşş, 10 tane berberin çalıştığı bir dükkan.
şirkete toplantıya girmeden hemen evvel traş olmak için dükkana girilir. ustanın birinin davet ettiği koltuğa oturulur. usta traşı bitirir ve saç yıkama faslı başlar. su çok sıcaktır.
- usta, su çok sıcak
+ tamam, ılır şimdi.
o sırada ustanın telefonu çalar. ıslak eliyle kafaya suyu tutmaya devam eder, kuru eliyle telefonu açıp konuşmaya başlar. ama bu arada benim kafa pişmektedir.
- ustaaa, ustaaaaa ..
+ (skinde olmayaraktan) vay kuzen, arar mıydın sen yauuğğ !
nitekim iki dakikalık konuşma sırasında, aşırı ısınan kafatasım yüzünden beynim kaysı kıvamında yumurta hesabı pişer.
usta hiç sklemez. soğuk havada dışarı çıkınca aşırı ısınan kafatası çatlama moduna girer. nitekim toplantıda söylediklerim sebebiyle "çatlak bu la" yaftası da üzerime yapışır.
ne demişler ; gel beri yar gel beri, mına kodumun berberi !
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?