elle portakal soyarken dikkat edilmesi gerekenler

tırnakların arasına giren tortulara dikkat. tırnaklar sapsarı görünüyor.

- ikiye bölerken 4/3 kısmı tek parça halinde ayrılabilir. o bakımdan parmaklarınızı geçireceğiniz nokta ve basınç önemlidir.

- parmağınızı kabuğa fazla sokarsanız özüne zarar verirsiniz.

- kabuğa yapılacak aşırı basınç suyunun gözünüze kaçmasına yol açar, aman diyim.

- ternaklarınızı yeni kesmişseniz dikkatli olmalısınız. özellikle kalın kabuklu portakallarda aşırı zorlanma sonucu etle tırnak birbirinden ayrılabilir ve ekşi su canınızın iyice yanmasına yol açar.

- yolda yürürken bakarak soymayın araba çarpar, ölürsünüz, gömerler, ziyan olur canım portakal.

- bir dilim isteyen arkadaşınıza sakın "portakal orda kal" esprisi yapmayın, küser.

kabuğu soymaya üşeniyorsanız, dikkatsizseniz ve evriminizi henüz tamamlamadıysanız ilgili portakalı kabuğu ile yemenizde herhangi bir sakınca yoktur.

(bkz: hatun soyarken dikkat edilmesi gerekenler)

ba$ ucuna koyulmamalıdır, allah muhafaza suyu akar makar, saç ba$ batar.

sıkmalık washington portakalsa , elle soymak zevkli olduğu kadar lezizdir de.yemesi de iyidir. önce parmak dipten içeri portakalı acıtmadan, incitmeden ittirilir, portakalın içindeki kıvrımlar ve portakaldaki ateş şöyle bir hissedilir, dış kabuk yavaş yavaş ayrılır, bu noktaya dikkat! yavaş yavaş ayrılacak o dış kabuk ve sıra iç kabukta. panik yaşanırsa, kötü durumlara varabilir bu eylem. tam da bu aşamada, 2 noktaya dikkat edilmelidir.

1-iç kabuğun kopçası arkada mı, önde mi?
2-portakalda gerçekten kopça mı var, yoksa birbirine geçmeli kilit sistemlerinden mi?

portakalda kopça olur mu demeyin.nice yiğitler portakalı soyacam diye kopça yüzünden hala kaybettikleri özgüveni kazanmak için psikolog kapısı aşındırıyor. siz bu 2 maddeye dikkat edin, gerisi gelir. iç kabuk da tamamen devre dışı bırakıldıktan sonra, portakal tam istediğiniz görünümde. akabinde ve detayında bir yala nuydurabilirsiniz pekala. size kalmış.

kırmızı muma kadar yolu vardır bu soyma eyleminin. özellikle saksafon ve benzeri üfürdekli çalgılar eşliğinde, uyumlu hareketlerle gerçekleştirilmesi özellikle tavsiye edilir.

1) portakalın soyulmamış olduğundan emin olun. (bazı iş ahlakı olmayan manavlar soyulmuş satıyorlar. eve gelene kadar bütün vitamini ölüyor)

2) şevkat maymunu sevgilizi işlem bitene kadar uzak tutun. (soyduysa kesin kendi yedirmeye kalkar, yapış yapış oluyo üst baş. lafta anlatamıyosun, kendi soyduya; tamam artık. kendi yedirecek. bide 3 yaşında çocuk muamelesi yapar, ağız yüz siler)

3) alet edevat tam olsun (dolaptan kutu bira kapar gibi almayın portakalınızı. tabak, kase felan olsun yanınızda. kabuğudur, suyudur derken bebek masasına çevirmeyin ortamı)

4) mutlaka peçete, kağıt mendil bulundurun. (banyoya gidene kadar idare eder. portakal suyu kurumadan fazlasını alırsın. en son bi gider 2 avuç su atarsın; işlem tamam)

5) ben vazgeçtim ya...bırakın sevgiliniz yedirsin. sanırım böylesi daha kolay oluyor. (yazarken bile üşendim)

portakali ayakla soymayi tercih edenler icin daha farkli dikkat edilmesi gereken kurallar olabilir.mesela.

-öncelikle portakal 45 dereceden büyük bir açıyla ve göğüs hizasında tutulmalıdır. yoksa yukarı doğru kaldırılırken kıvrılan kabuklardan fışkıran yakıcı sıvı gözünüze sıçrayabilir.

-eğer tırnaklar çok kısa değilse parmakları fazla derine sokmamaya özen gösterilmelidir. çünkü parmakların ucuna sinebilecek sarı lekelerin çıkması zordur.

-meridyenlerin birleştiği göbek kısmındaki kabuklar fazla parçalanmadan soyulmalı, hatta mümkünse o bölgede bir miktar kabuk bırakılmalıdır, soyulmuş portakalı ikiye ayırdığınızda kalan kabuk da etkisiz hale gelecektir.

-parmağın, kabukla portakal arasına girerken yaptığı açı ne fazla büyük ne de fazla küçük olmalıdır. küçük olursa kabuk küçük parçalara ayrılır ve soyulması zorlaşır. büyük olursa portakal ezilebilir.