bilgiçlerin hikayeleri

imphotep
sonra..
bir terminalde denk geldim sana. yaprak kıpırdamıyordu. sen kıpırdamıyordun. kıpırdadım sonra. gittim. biletimde "zorla bindirildi. gözleri arkada kaldı, bagaja koyduk." yazılıydı. öyleydi. ilk mola yerinde sesini gördüm. kıpırdamıyordu. tuşlarına basıyordum sadece, yere bilmem kaç yıl önce döşenmiş karo taşlarının.. adını yazıyordum ayaklarımla. sen yine. kıpırdamıyordun. bir solukta söylediğim onca cümle geldi aklıma. şimdi tek kelime için yetemeyecek nefesimden utandım. gülümsedim. "neden güldün?" dedin. "hiç" dedim. geriye dönüp baktığımda yerinde yeller esiyordu. "yaşasın!" dedim. "burada kaldım.iki şehir arasında, ne orda ne burda..ortada kaldım." en alışık olduğum yerdi ortada kalmak. o veya bu şekilde hep ortada kaldım. her şeyden uzaklaştırıldım. kendimden bile. itiraf edilememiş onca şeyin birçoğu bana dairse halâ arayışım kendimedir bunu biliyorum.
itelediler. "devam edeceksin!" dediler. kıpırdamıyordum. ama kıpırdayan birşeyin içindeydim. mütemadiyen uzaklaştırılıyordum senden. ve kendi kelimelerimden.. "yürüyüp gideceksin, arkana bakmayacaksın." diye bağırdı arkadaki. kıpırdamayışımın uğultusundan rahatsız olmuştu belliki. "yok" dedim "benim gözlerim arkada.". cebinden bir avuç şeker çıkarttı, bana uzattı. badem şekeri, en sevdiklerimden.. tam alayım derken avucunu kapatıp geri çekti, "biliyor musun, benim de gözlerim arkada aslında." dedi. sonra uyandım. bir sürü kısa mesaj vardı kaburgalarımın arasında. "tüm iletileri sil" dedim. silindi. yuvama gittim. doğduğum yere. altıma işediğim, yere düşen salçalı ekmeği üfleyip yediğim yere. kimsecikler yoktu. ne omzuna dişlerimi geçirip ağlayacak, ne bu yalnızlığın hesabını soracak. hiç kimse.. tavanda gaz ocağı vardı. dedemin eski çizmeleri. kapıya menteşe yaptığı eski lastik ayakkabısı. hepsine ağladım. hepsine dişlerimi geçirdim. kendime dişlerimi geçirdim. bavul omzumda iz yapmıştı. boğazıma astım. boğazımda iz yaptı. düğüm düğüm oldu. yutkundum bavulu..
sen uzaktaydın. kendi bilinmezliklerinin içinde.. kendi çözümsüzlüklerinin içinde. ve kıpırdamıyordun. nereye gitsen ne söylesen hepsi sana doğruydu. sen kıpırdamıyordun. ben kıpırdamıyordum. kıpırdamıyorduk..
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol