yılmaz özdil

chimera
(bkz: güzelleme), (bkz: yılmaz özdilin izmir hakkındaki güzellemesi)

bağışlarınızı bekliyoruz...

delikanlı, gecenin bir yarısı arkadaşlarından ayrılmış, evine gidecek, alsancak’ta taksi arıyor. bakıyor ki, büfenin önünde duruyor bi tane, taksici sandviç yiyor... “abi müsait misin?” diye soruyor. taksici “ehliyetin var mı, alkol aldın mı?” diye cevap veriyor... karşıyaka’ya kadar delikanlı kullanıyor taksiyi, taksici müşteri koltuğunda afiyetle sandvicini yiyor!


*


fıkra sanırsın...

inanmıyorsan, git, dene.

“vahşi” dedikleri izmir budur.


*


bir taksici çocuğu olarak yazıyorum; manisalısı, konyalısı, kayserilisi, diyarbakırlısı, ankaralısı, trabzonlusu, 81 vilayetten “zihniyet hemşerilerimiz”le hayatı gülümseyerek paylaşırız biz orada... matrak gelecek kulağına ama, simide gevrek deriz biz. kumru, kuş değildir. ayıptır söylemesi, yengen’i yeriz. sen sigorta dersin, biz asfalya deriz. kordon, elektrik aleti değildir.

çekirdeğe çiğdem deriz. sıkılırız, mevzuları lastik gibi uzatmayı sevmeyiz, domatese kısa yoldan domat deriz.


*


ama, hıyara hıyar deriz... ve üşeniriz, her “ben hıyarım” diyene tuz yetiştiremeyiz!


*


bizimle izmir üzerinden polemiğe girmek isteyen arkadaşların, öncelikle, türk eğitim vakfı’na, çağdaş yaşamı destekleme derneği’ne veya mehmetçik vakfı’na bağışta bulunması gerekiyor... açıklama hanesine, “aslında bu vakıflara gıcığım, bağışım karşılığında izmirliler tarafından muhatap alınma imkânı istiyorum” yazıp, dekontları gönderin, düşünürüz.


*


yok öyle bedavaya...

başka kapıya.



---------------------------------------------------------------------------------------------------------



bugün bayram.

elimizi vicdanımıza koymamız için bir vesile daha... kurban kesmeyip, çocuk okutana, kurban kesip, fakir fukaraya dağıtana ne mutlu... komşulara hava atmak için kurban kesip, o kurbanı kendi buzdolabına istifleyenlerin ise, o kurban rüyasına girsin inşallah... büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden, iki günlüğüne eyvallah.

demekki neymiş herşeye liseli edebiyat öğrencisi gibi yaklaşmıcakmışız. demekki neymiş bbc deki ingilizcede ingilizceymiş, harlemdeki zencilerin konuştuğuda ingilizceymiş. yani sırf ineklere şekil yapmak için öküzün altındaki buzağıya göz dikmicekmişiz.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol