barışa ses ver

sabina
an itibariyle programı ve içeriği e-posta yoluyla yayımlanan etkinlik.

"barışa ses ver

yıllarca öfkeyle, nefretle ve kanla beslendi savaş. ölümün, öldürmenin ikliminde kimimiz bihaber büyüdük olan bitenden, kimimiz silahların gölgesinde, ölümün, kavganın hükümranlığında olan biteni anlamaya çalıştık. belki birçoğumuz da bilmiyorduk savaşta tam olarak neler olduğunu, ölüm kuyularını, infaz timlerini, işkenceleri, kesilen kulakları ve ölen gençleri. yaşadığımız ülkede insanlara bok yedirildiğini, köylerinin basıldığını, yakıldığını, birilerini öldürmenin çok kolay olduğunu sonradan duyduk, öğrendik. masumiyetimizin yitimiydi bu, kimimiz apê musa öldürüldüğünde fark ettik, kimimiz sivas’ta yangında, kimimiz hrant’la, uğur’la ceylan’la.

belki savaşın “buradan” uzak bir “orada” yaşanması fütursuzlaştırıyor savaş tamtamcılarını, çığlıklara, feryatlara ve ağıtlara kulaklarını kapayanları, çocukları kurşunlanmayanları, bedenleri paramparça edilmeyenleri ve en önemlisi savaşı kendilerinden uzak zannedenleri. savaş tacirleri, savaştan kazananlar, başkalarının kanlarıyla yaşayanlar zorluyorlar bizi nefretin dilini konuşmaya.

bu drakula vodvilinde, hepimize rol ve istihdam var, vakti gelince sahneye çıkmalı, hamasi bir gururla tiradımızı atmalıyız. kadın mıyız? elbette asker annesi olmaktan gurur duymalıyız. anne, baba mıyız? elbette bu vatan için çocuğumuzun canını vermeliyiz. erkek miyiz? elbette kutsal vatanımız için insan öldürmeliyiz. eşcinsel miyiz? o zaman zaten yaşamın her alanında tehlikeli ve çürüğüz. transeksüel miyiz? katlimiz vacip. türkiye’de mi doğduk? o zaman hepimiz ısrarla türk’üz, doğruyuz, çalışkanız. tuzla’da işçi miyiz? bir bir öldürülmeliyiz. ermeni miyiz? zinhar!! biz her şeyin, memleketin, milletin, dinin ve dilin yekpare olanını severiz, kafalarımız cumhuriyetimizle aynı betonun harcından; göğsümüz cumhuriyetin tunç siperidir.

üniversitede müşteri, kampüste asker, kışlada öğrenci olmalıyız. %500 arttırılan harcımızı ödemeli, ehlileştirilen hocalarımızın mükerrer talimnamelerini takip etmeli, “siyaset”e bulaşmamalıyız. çok hevesliysek devletin bize gösterdiği iç ve dış mihraklara karşı mücadele etmeli, örneğin başörtülü sınıf arkadaşımıza dik dik bakarak ya da newroz’da halay çeken arkadaşlarımızı yuhalayarak, hiç olmadı bunların hepsinin amerika’nın oyunu olduğunu söyleyerek siyasi tavrımızı belirtmeliyiz.

ama mümkünse, nazi almanya’sının kristal gece’sinin çağrısı kabilince susmalıyız, çünkü birileri savaş çağrısı yaparken susmak savaşı desteklemenin en tehlikesiz yoludur.

ya da bunları yapmamalı, başka bir dünya düşlemeli ve o dünyada yaşamak için barış istemeliyiz. hem de susarak değil konuşarak, nefesimiz gücümüz yettiğince bağırarak, haykırarak.



barışa ses ver!





9 kasım pazartesi

savaş, sınır ve diyarbakır cezaevi- günboyu güney meydan’da



resim sergisi

serpil odabaşı "toplumsal refleks" sergisi, kırmızı salon



film gösterimi

"deng", yönetmen: filiz işık bulut

"5 nolu cezaevi", yönetmen: çayan demirel (izlemek lazım. diyarbakır cezaevini, pkk’nın oluşum sürecini anlatıyormuş.)

özger arnas, 17:00



10 kasım salı



savaş, sınır ve diyarbakır cezaevi- günboyu güney meydan’da



resim sergisi

serpil odabaşı "toplumsal refleks" sergisi, kırmızı salon



atölye

"barışa sesler" atölyesi, 16:00-17:00 büfk kulüp odası
"barışa danslar" atölyesi, 17:00-18:00 büfk kulüp odası



film gösterimi & forum

nasıl bir barış istiyoruz?

"güneşe yolculuk", yönetmen: yeşim ustaoğlu, 17:00 çayhane (güzel filmdi, tekrar izlenebilir.)





11 kasım çarşamba

savaş, sınır ve diyarbakır cezaevi, günboyu güney meydan’da



resim sergisi

serpil odabaşı "toplumsal refleks" sergisi, kırmızı salon



panel

"nasıl bir barış istiyoruz?"
moderatör: nükhet sirman
katılımcılar: dtpli yönetici şamil altan, oyuncu lale mansur,1999 barış grubu üyesi yüksel genç
17:00 ibrahim bodur salonu



konser

bajar, agirê jiyan, büfk
19:30 öfb



12 kasım perşembe

savaş, sınır ve diyarbakır cezaevi, günboyu güney meydan’da



resim sergisi

serpil odabaşı "toplumsal refleks" sergisi, kırmızı salon
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol