kitaptaki "diş saati" adlı hikayede şöyle bir aşk tanımı yapmıştır nihat genç:
aşkın, tarihin en büyük mücadelesi,insanın en büyük isyanı,bedeninin en büyük susuzluğu olduğunu nereden bilebilirdim.onunla konuştuğumda,hayatımın öncesi ve sonrası bütünüyle siliniyor.ellerini,yüzününü tenini izlemek en derin yaralarımı iyileştiriyor.o kadar sessiz ve arsız bir neşe kaplıyor ki içimi,bir zamanlar altında ezilip kaldığım sıkıntılarımı biraz fazla abarttığımı düşünmeye başladım.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?