bayram sabahı

durum
bayram sabahı...


bayram sabahlarının öbür sabahlardan farkı yok.

güneş aynı yerden doğar, ağaçlar yine oradadır, camın üst tarafı yine buğulu.

saçaktaki serçe yine kavga etmekte...

musluğun contası yine bozuk, damlaların sesi gelir.

yine önce tek gözümü açar ‘neredeyim?’ diye düşünürüm.

uzaktaki kamyonların ısınmış lastikleri asfaltta aynı sesi çıkartıyorlardır.

hava aynı hava, gök aynı gök.

gün yine 24 saat, bir saat 60 dakika.

dünya yine dönüyordur.

sabah aynı sabah...

*

ama bizler bayram sabahlarını öbür sabahlardan ayırmak, bari onu değiştirmek isteriz.

insanoğlunun yaratıcı beyni, süregelen sıkıntılardan ve sorunlardan kurtulmak ve kendine farklı bir sabah yaratmak için, giysilerden ikramlara kadar adeta çırpınır da çırpınır.

‘bugün bayram’ deriz...

‘bugün bayram, öyle şeyleri aklına getirme...’

‘bugün bayram, unut gitsin...’

‘bugün bayram, mutlu ol...’

‘bugün bayram, barışma günüdür...’

‘bugün bayram, neşelen...’

evet bugün bayram, bu sabah bayram sabahı.

yüzünüz gülsün, gördüğünüzü öpün, kırgınlıkları bir kenara atın, sarılın sevdiklerinizin boynuna...

bayramınız kutlu olsun.

gözlerinin içine bakın insanların.

selam verin, el sıkın, gülümseyin.

*

gerçi gün aynı gün.

işsizler yine işsiz, hastaların yine sancısı var.

küçük kız hálá protez ellerini bekliyor, bomba taşıyan uçaklar hálá oradalar.

yoksulların yoksulluğu bitmiş değil, açlar aç...

rüzgár aynı rüzgár.

gök aynı gök, güneş o güneş.

dünya bildiğimiz dünya.

sabah aynı sabah.

ama bu sabah; bayram sabahı...


bekir coşkun.

bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol