severek ayrılmak

bloody mary
arasıra içte oluşan o sikindirik yumru hissiyle uyanırsınız kötü bir güne, şu gün bitse de kurtulsam diye düşünürsünüz, ama daha çok vardır, öğlen bile olmamıştır..
sonra telefon çalar, gülümseyerek acele bir şekilde telefonu ararsınız, biliyorsunuz çünkü arayan ’o’ dur..kötü enerjinizi bir tarafa atıp, silkinerek, en içten şekilde ’canım’ diye açarsınız telefonu..’canım’ der o da, ’ne güzel canım diyor’ dersiniz içinizden..telefonun şarjı bozuk olduğu için ’şarjın var mı der’..evet dersiniz bol bol konuşabiliriz.-yüzyüze görüşülemeyen zamanlardır ve telefona talimsinizdir-
’düşündüm’ ile başlayan lanet birkaç cümle kurar, gözleriniz kararır, çıt çıkaramazsınız, kalp atışları yükselir..ve susar o, cevap bekler normal olarak, diyebileceğiniz tek şey ’peki’dir halbuki..peki dersiniz siz de..konuşma biter nihayetinde ve siz elde telefonla göt gibi kalakalırsınız oracıkta, bütün gün düşünürsünüz, hayal meyal söyledikleri canlanır kafanızda..ve işte o zaman ’kahretsin’ dersiniz, bunları söylemek için mi ’şarjın var mı’ diye sormuştu, kahretsin, keşke olmasaydı..
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol