sepulturk kişisi kadıköyde pek de leziz bir şekilde durakta oturup otobüsünü beklemektedir. o esnada karizmatik ayakkabı boyacısı abimiz gelir ve diyalog gelişir;
-boyiyim mi abi?
+yok dayı sağol. hem boyanmaz bu, bak bez.
-e silim abi o zaman.
+hayır istemiyorum.
-abi siliyorum, atarsın üç beş bişe.
+istemiyorum demedim mi lan, ne adamı geriyosun.
-ne bağrıyosun abi ya.
+param yok amına koyim, bas git.
-ha öyle desene abi. al şu beş lirayı aç karnını doyurursun.
+(bkz: göt olmanın dayanılmaz hafifliği)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?