intihar

jemima
sisyphos söyleni adı altında toplanan denemelerinden birinde albert camus, intiharı sorgular. yalnız intiharı toplumsal değil bireysel bir sorun olarak ele alır. şöyle söylüyor: böyle bir eylem, yüreğin sessizliğinde, tıpkı büyük bir yapıt gibi hazırlanır. insan kendisi de bilmez bunu. bir akşam tetiğe basar ya da kendini sulara bırakır.

kendisine intihar etmiş birinden söz ediyorlar; beş yıl kadar önce kızını yitirdiğini ve o zamandan beri çok değiştiğini, için içini yediğini söylüyorlar. albert camus, çoktandır sakındığı tanıyı koyuyor: - ki kendisine sonuna kadar katılıyorum- düşünmeye başlamak, için için yenmeye başlamaktır.

bence denemenin en güzel çıkarımlarından biri de şu: düşünceyi tetikleyen belki de sonuçlandıran -tabii kastettiğim sonucu hepiniz biliyorsunuz- çoğu zaman asıl neden değil de efti püften birşeydir. (sözgelimi, bir ilgisizlik, umursamaz bir tavır...)
(sözünü ettiğim denemede politik intiharlar deneme dışında tutulmuştur.)

intihar, kişinin her gün rutin olarak yaptığı işleri yapmak için gerekli güdüden yoksun kalması anlamına geliyor demek. kişi yeni bir güdüyle güdüleniyor: yabancılaştığı dünyayı terketmek.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol