ben küçükken çok salaktım

instrument
küçüklük özğürlüğüm olmadı benim.
ailecek gidilen misafirliklerde
hep yanlarında oturmam öğretilmişti.
büyük bahçeli evlerin ağaçlarına çıkamadım
ya da çamurla oynayamadım.
çocukluğumun az kalan arkadaşlıklarında
onları görürdüm.
elinde bir mandalla
kertenkele yakalamaya çalışan
çocukları görürdüm.
ya da borularla kedilere
iğneli rulo kağıtlar fırlatanları görürdüm.
sonra annelerinin ve babalarının
onlara nasıl kızdığını
hatta nasıl dövdüklerini görürdüm.

salak bile olamadım küçükken.
halbuki ne var lan
git kertenkele yakalayama
sonra bir azar işit.
ne var yani.
ama geçmiş ve bitmiş bir çocukluğun özlemleri.
annem vuramazdı ki bana.
babam bırakıp gitmişti bizi.
kalakalmıştık ben, annem, kız kardeşim.
ne yapsın annem.
salak olmaya hakkımız olmadı bizim.
ama ısrarla istiyordum salaklığı
ki birgün komşunun oğlu elma yerken
geceye doğru.

- "anne elma istiyorum"

yoktu ki elma, nerden bulsun.
komşuya gitmiş bir tane elma varsa verirmisin demiş.
son elmayı yiyormuş salak oğulları.
nasıl anlayayım elmanın olmadığını.
o saatte olmadığı.
saat erken olsa bile olamayacağını.
nasıl alsın kadın?
annem hiç dövmezdi ben.
bir tane vurmuş.
sonra üzüntüsünden ve acılardan mı
bilmiyorum ki.
intihar etmek istemiş.
ben küçüğüm, kardeşim yeni yeni yürüyor.
babam bırakıp gitmiş.

salaklığım şimdilerde.
çocukluğumdan kalan bir sürü acı hatıra
ama en koyanı bu.
salaklığım dedim.
hiç elma yemiyorum ben.
çok faydalıymış sağlığa ama yemiyorum.

ailem yok yanımda, ya da salak olanların aileleri.
görmüyorum salaklığı yüzünden aza işiten çocukları.
belki bundandır salak kızlara salak bestelerim.

annem hiç elma almaz pazardan.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol