the final cut

floydian
gözyaşlarıyla lekelenmişgözlerin balık gözü merceklerin ardından
zar zor tanımlayabiliyorum bu anın zamandaki şeklini
ve açık mavi göklerin yükseklerinde uçmanın çok uzağındayım
döne döne aşağıya iniyorum yeryüzünde saklandığım deliğe

eğer aşarsan araba yolu üzerindeki mayınları
ve köpeklerle başeder ve soğuk elektronik gözü atlatırsan
ve eğer delikteki çiftenin arkasına geçmeyi başarırsan
çevir kilidin şifresini aç gizli bölmeyi
ve eğer ben içerideysem söylerim sana duvarın arkasında ne olduğunu

orada büyük sanrılı bir çocuk var
kapak kızlarıyla aşk yapan
merak ediyor yeni bulduğun inancınla uyuyup uyuyamadığını senin
biri sevebilir mi onu?
ya da bu yalnızca çılgın bir düş mü?

ve eğer gösterirsem sana gizli yüzümü
yine de beni alıkoyar mıydın bu gece
ve eğer açarsam kalbimi sana
ve gösterirsem zayıf yanımı
ne yapardın
satar mıydın öykünü yuvarlanan taşa
çocukları alıp götürür
ve beni yalnız bırakır mıydın
ve kaygısızca gülümser miydin
bana fısıldarken telefonda
beni sepetler miydin
yoksa eve mi götürürdün
göstermem gerektiği halde çıplak duygularımı
parçalamam gerektiği halde perdeleri
tuttum bıçağı titreyen ellerimle
hazırdım gerçekleştirmeye fakat tam o anda çaldı telefon
hiçbir zaman cesaretim olmadı son darbeyi indirmeye

bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol