1. giyecek, yorgan vb.nin bazı yerlerine ilikleyici veya süs olarak dikilen kemik, metal, sedef gibi sert maddelerden yapılmış küçük tutturmalık: "sımsıkı bağlanmış bir örme kese çıkarıyor, birer birer düğmelerini çözüyor." -r. n. güntekin.
2. çevrilmek veya üzerine basılmak yoluyla bir elektrik akımını açan, kapayan herhangi bir makineyi işleten veya durduran parça, komütatör: "radyonun düğmesi."
3. zool. üst deri altındaki kıkırdak ve yağdan oluşmuş düğme biçimindeki çıkıntı: "kalkan balığının düğmeleri."
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?