aha da laço tayfaya yaman mı yaman bir rakip.rakip demek yanlış olur belki.yeni bir ekol bu,yeni bir soluk...
klarnet,cümbüş,keman,kanun allah ne verdiyse çalıyorlar.englishman in new yorku çalıyorlar mesela,smoke on the water ,serenadı çalıyorlar;ama kanunla,kemanla,klarnetle...sağlam bir de vokalleri var.iyi söylüyor allah var.
hem çalıyor,hem söylüyorlar.
batının monoton nağmelerini bu toprkaların asi ve yırtık sesleriyle birleştiriyoruz diyorlar kendileri.
sonra o sürpriz geçişler var şarkının bir yerlerinde ,çalan darbuka mıdır yoksa dokuz nokta dört şiddetinde çarpan o tutsan tutulmaz,duysan duyulmaz müzik midir, ne illettir anlayamadım.
bir kere müziklerinin tınısını ezberinize almak imkansız; imansız bir klarnetçileri var mesela,akabinde darbukasına-çaldıktan sonra kendi kafasında kıracakmış-gözüyle bakan bir darbükatörleri var.lakin dinlediğinz zaman çok soft bir ezgisi var müzikleirn.
rahatsız edici değil kesinlikle.
tam uçmaya hazırlandınız ,bir anda yerdesinizdir.kah notaları damarınızdan yakalayıp uyuştunuz,bir anda ayakta halay çekiyor vaziyetindesinizdir.bu kadarı da fazla ama...
(bkz: oha yani)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?