vokalist dave williamsın kalp yetmezliğinden dolayı ölmesinden sonra, uzun süre boşlukta kalan drowning pool, dövmeci jason "gong" jones ile yoluna devam etme kararına destek buldu. gongu ekibe kattıktan sonra direk stüdyoya giden grup, pek çoğunun "şimdi ne olacak?" sorusuna bu yeni albümle cevap verdi. albümün genel çizgisi bilinen drowning poola sadık kalsa da sapmalar yaşanmış ve zaten bence yaşanmalıydı da. çizginin dışına çıkılarak, yeni öğeler katılmış gruba; gongun etkisi yadsınamaz tabii ki. efendim, her neyse, "think" ile gaz bir giriş yapan albüm, sözlerin akıcılık ve akılda kalıcılığı ile sınırları zorlarcasına giriyor. "step up" ile daha nu-metal-vari bir şekilde devam ediyor albüm. sempati isteyen ve zavallılığı, bir türlü hareket edememeyi anlatan "numb" ile agresifliği, depresif sözlerle harmanlıyor grup. ilginç ve akılda kalıcı nakartlar sisilesi, karlı dağların ardındaki dağ evine depresyonu unutmak için giden birini hatırlatan "this life" ile devam ederek bizi hafif depresif bir ruh halinde bırakıyor. ilginç bir iddia ile hayat bulan "nothingness", vokal ve gitarların ritmik uyumunu parlatıyor gözümüzün önünde. eğlencelik şarkı "bringing me down", giderek ağırlaşan havayı dağıtmak için birebir geliyor. kafiyeli sözleri çok ilginç bir şekilde kullanan gong, bizi neşelendiriyor, kötü haberi vermeden. "love and war", tüm albümün, bence, en güzel şarkısı ve en depresif olanı. "aşk ve savaşta her şeyin adil olduğunu kim söyledi?" diye soran şarkı çok iyi kotarılmış. "forget" gibi gaz ve "darbeli" bir şarkıyla depresyonu silkinerek atıyor ve "biraz uzaklaş da unutalım sana neler olduğunu" diyor. "cast me aside" adiliğin ve satıcılığın hikayesini ortaya dökerken, ardından gelen "killin me", hayatın bazen ne derece pislik olabileceğini ortaya koyuyor. ve son şarkı olan "hate". "marş dediğin böyle bir şey olmalı" dedirtecek kadar gaza getiren bir şarkı. din üzerine yazılmış olan şarkıda, en dikkat çeken söz "haçı falan boşver, yükselen işaret 666!" olarak sırıtıyor ve sizi şaşırtıyor. deli gibi öfkeli olan bu şarkıda, hiçbir şey olmasa bile, son nakarata girerken, "tek yol budur, salla kıyamet gününü falan, sadece yumruğunu kaldır ve de ki-" demesi ve akabinde "hate!!!" diye inletmesi son derece müthiş. eh, bunca geyikten sonra, hala bu yazıyı okuyorsanız, burada bırakın ve kalkın, (aşırı derecede melodi açlığı çeken biri değilseniz tabii) biraz para kapın ve bu gruba bir şans verin.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?