leyla nın evi

angelus
"kimi zaman bir savaş bir kentin, bir ülkenin kaderini değiştirir, kimi zaman bir tek kişi koca bir ailenin… leyla: yalılarda doğmuş büyümüş bir paşazade, bir osmanlı soylusu… ali yekta: uşaklık kaderini değiştirme ihtirasıyla yanıp tutuşan bir istanbullu… rukiye-roxy: almanya’da doğmuş, seks modelliği yapmış bir hip-hop’çı… livaneli, birbirini hiç tanımayan bu üç ayrı kişiliğin yaşamını, bir “istanbul romanı”nda birleştiriyor. kentlisi-köylüsü, varsılı-yoksulu, din hocası, söz sahibi bankacısı, gazetecisi… her birinin bir nedenle ötekinin yaşamına girdiği, onu değiştirdiği, günümüz türkiyesi… ve bir roman kahramanı gibi öne çıkan pırıltılı boğaziçi’nde, bosnalılar yalısı’nın ilginç dünyası… leyla’nın evi, dünyada sadece yaptığı müzikle değil, çeşitli dillere çevrilen, sinemaya aktarılan ve ödül alan kitaplarıyla da tanınan livaneli’nin mutluluk’tan sonraki romanı..."
adrenokortikotropik
mutluluk gibi,okumaktan çok keyif aldığım zülfü livaneli kitabı.zaten gerçekten iyi cümle kurabilmek ve geniş hayalgücüne sahip olmak sanatçılığın gereklerindense zülfü livanelinin bu kadar iyi bi yazar olmasına şaşmamak gerek.
chamomile
zülfü livaneli’nin bir romanı. roman, eski bir istanbul hanımefendisi olan leyla’nın evinin hileyle elinden alınmasıyla başlıyor. bu haksızlığın üstüne giden genç muhabir yusuf; yusuf’un sevgilisi roxy beliriyor ilerleyen sayfalarda. roxy’nin gerçek adı rukiye aslında... ve, ali yekta bey. belki de romanda en çok iç parçalayan karakter o. farklı isimler ve kişilikler bir yalıda buluşuyor ve ortaya soluk soluğa okunacak bir kitap çıkıyor. mutlaka okunmalı.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol