psikiyatrist veya psikiyatr, insan ruh sağlığı ve hastalıkları alanında uzmanlaşmış doktor demektir. psikiyatrist ünvanı altı yıllık tıp eğitimi ardından 5 yılı aşkın bir süreyi kapsayan uzmanlık eğitimi sonrasında alınmaktadır.
psikolog genel ruh bilim alanında eğitim veren, örneğin fen edebiyat fakültesi psikoloji bölümü gibi 4 yıllık eğitim veren bir fakülte bölümünden mezun olan kişilere verilen genel bir addır.
psikolog ile psikiyatrist arasındaki fark
psikiyatrist reçete yazar, psikolog muhabbet eder.
psikiyatrist bünyeyi fizyolojik olarak inceler,her türlü uy$turma teknigi olan ilaçlari elinize verir ,gönderir ancak tip egitimli bir doktordur .
(bkz: saygı duyarız)
psikolog ;siradan bir insanin 4 yıllık lisans egitimi sonunda ordan burdan okudugu psikoloji bilimlerine ait bilgiler ve kendine has olu$turdugu yetenekle pembe gözlüklü insan modelidir.en has özeligi; - "$uraya uzanınız..bir cocuklugunuza dönelim" lafini herkese tekrarlamısıdır.ama tabiki
(bkz: saygı duyuyoruz)
(bkz: saygı duyarız)
psikolog ;siradan bir insanin 4 yıllık lisans egitimi sonunda ordan burdan okudugu psikoloji bilimlerine ait bilgiler ve kendine has olu$turdugu yetenekle pembe gözlüklü insan modelidir.en has özeligi; - "$uraya uzanınız..bir cocuklugunuza dönelim" lafini herkese tekrarlamısıdır.ama tabiki
(bkz: saygı duyuyoruz)
#171574
ayriyetten;
birincisi psikologlar ’sıradan insan’lar değillerdir,bahçıvanlar da,bakkallar da.zira her insan kendine özgü ve özel bir kişilikten ibarettir.kimseye rastgele ’sıradan’ damgası vurulamaz,hele mesleği ya da branşı dolayısıyla hiç vurulamaz.hele hele dışarıdan,kulaktan dolma bilgilerle bir şeyler geveleyip hiç vurulamaz.
ikincisi psikologlar dünyaya pembe gözlüklerle de bakmazlar,zira psikoloji bir bilim dalıdır.psikologlar 4 yıl lisans,2 yıl yüksek lisans ve tercihe bağlı olarak 4 yıl da doktora eğitiminden geçerler.bu uzun eğitimde çeşitli kuramlardan terapilere,farmakolojik tedaviden insan doğasına çok çeşitli ve derinlemesine bilgilerle donatılırlar.tabii hepsi işinin ehli değildir. ama onlar bile ’çocukluğunuza inelim’ şeklinde sıradan ve terapinin doğasına aykırı bir dizi repliği kullanmaz.bu arada piyasada dolaşan kişisel gelişimciler psikoloji eğitimi almamıştır ve piyasadaki ’mutlu yaşamın on sırrı’,’beş adımda iyi bir eş olun’ tadındaki kitaplar da psikologlar tarafından yazılmamıştır.bunlar fal ve büyü gibi safsatalardır.psikolog ya da psikiyatrist ne falcıdır ne de büyücü..sizin gözünüzden anlamaz kişiliğinizi..kısa süreli sihirli formullere de sahip değildir.unutulamamalıdır ki terapi işi iki kişinin çabasıyla varolur,hatta hastanın gayreti çok daha etkilidir bu süreçte.
psikiyatristler de aynı şekilde uzun ve zorlu bir eğitimden geçtikten sonra terapi denilen ameli gerçekleştirebilirler.üstelik ne aldıkları eğitim,ne ettikleri hipokrat yemini ne de meslek etiği hastayı ’ilacı verip yollamaya’ müsaittir.ülkemizde ruh sağlığı profesyonellerinin bu alanda yardım alan insanlara oranla çok az olması,yani yoğun iş yükü ve hizmetin pahalılığı,sigortaların bunu karşılamakta binbir zorluk çıkarması gibi nedenler çabuk tanı koymaya ve ilaç yazmaya götürmüştür onları kaçınılmaz olarak..tabii ki psikiyatristler arasında da mesleği yozlaştıranlar,ilaç firmalarının cazip şartlarını etik değerlerden üstün tutanlar vardır.ancak bu kişiler bile bir bilim dalının,hele hele insanlara yardım etmek,onların sorunlarına yardımcı olmak uğruna hayatlarını adayan insanların bu şekilde etiketlendirilmesi için bir gerekçe olamaz.
ayriyetten;
birincisi psikologlar ’sıradan insan’lar değillerdir,bahçıvanlar da,bakkallar da.zira her insan kendine özgü ve özel bir kişilikten ibarettir.kimseye rastgele ’sıradan’ damgası vurulamaz,hele mesleği ya da branşı dolayısıyla hiç vurulamaz.hele hele dışarıdan,kulaktan dolma bilgilerle bir şeyler geveleyip hiç vurulamaz.
ikincisi psikologlar dünyaya pembe gözlüklerle de bakmazlar,zira psikoloji bir bilim dalıdır.psikologlar 4 yıl lisans,2 yıl yüksek lisans ve tercihe bağlı olarak 4 yıl da doktora eğitiminden geçerler.bu uzun eğitimde çeşitli kuramlardan terapilere,farmakolojik tedaviden insan doğasına çok çeşitli ve derinlemesine bilgilerle donatılırlar.tabii hepsi işinin ehli değildir. ama onlar bile ’çocukluğunuza inelim’ şeklinde sıradan ve terapinin doğasına aykırı bir dizi repliği kullanmaz.bu arada piyasada dolaşan kişisel gelişimciler psikoloji eğitimi almamıştır ve piyasadaki ’mutlu yaşamın on sırrı’,’beş adımda iyi bir eş olun’ tadındaki kitaplar da psikologlar tarafından yazılmamıştır.bunlar fal ve büyü gibi safsatalardır.psikolog ya da psikiyatrist ne falcıdır ne de büyücü..sizin gözünüzden anlamaz kişiliğinizi..kısa süreli sihirli formullere de sahip değildir.unutulamamalıdır ki terapi işi iki kişinin çabasıyla varolur,hatta hastanın gayreti çok daha etkilidir bu süreçte.
psikiyatristler de aynı şekilde uzun ve zorlu bir eğitimden geçtikten sonra terapi denilen ameli gerçekleştirebilirler.üstelik ne aldıkları eğitim,ne ettikleri hipokrat yemini ne de meslek etiği hastayı ’ilacı verip yollamaya’ müsaittir.ülkemizde ruh sağlığı profesyonellerinin bu alanda yardım alan insanlara oranla çok az olması,yani yoğun iş yükü ve hizmetin pahalılığı,sigortaların bunu karşılamakta binbir zorluk çıkarması gibi nedenler çabuk tanı koymaya ve ilaç yazmaya götürmüştür onları kaçınılmaz olarak..tabii ki psikiyatristler arasında da mesleği yozlaştıranlar,ilaç firmalarının cazip şartlarını etik değerlerden üstün tutanlar vardır.ancak bu kişiler bile bir bilim dalının,hele hele insanlara yardım etmek,onların sorunlarına yardımcı olmak uğruna hayatlarını adayan insanların bu şekilde etiketlendirilmesi için bir gerekçe olamaz.
ruhların göya tamircileri, daha çok bozdukları aşikardır.
hayatım boyunca anlayamadığım ve anlamak için de hiç bir çaba göstermediğim farkttır. gerçekten bilmek istemiyorum aralarındaki farkı. düşünseneze bir oğlum; insan psikologla psikiyatrist arasındaki farkı çözdükten sonra daha neyi merak edebilir ki? yaşamaya devam etmek için bir sebep olmalı. bir şekilde öğrenirsem, çözersem bu karışıklığı kesinlikle okulu falan bırakırım. her şey çok basit ve saçma gelmeye başlar. ben iyiyim böyle.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?