senden sonra

serco
demir demirkan’in 2004 istanbul isimli albumunun ilk parcasi.

dediler ki zaman herseyin ilacidir
ve ben hala seni unutamadim ha
dediler ki hergun yeni bir sayfadir
ve ben hala bombos yapayanlizim

kac kanin oldu saymadim
senin gibisini bulamadim
isyan ettim kurtulamadim
ben ben olmaktan ciktim baska bir adam oldum

senden sonra cok sey degisti
kalbim durdu tas kesti
seni bilen ellerim dondu
buz gibi demir oldu

senden sonra cok sey degisti
kalim durdu tas kesti
bildigin o adam gitti,
senden sonra hersey bitti

dedilerki dunya cok cok buyuk
neden hala senin hapsindeyim
dedilerki hayat cok cok uzun
neden boyle erken yoruldum

kac kanin oldu saymadim
senin gibisini bulamadim
isyan ettim kurtulamadim
ben ben olmaktan ciktim baska bir adam oldum

senden sonra cok sey degisti
kalbim durdu tas kesti
seni bilen ellerim dondu
buz gibi demir oldu

senden sonra cok sey degisti
kalim durdu tas kesti
bildigin o adam gitti,
senden sonra hersey bitti.
tasarimharikasi
demir demirkanın en iyi ve türk rock tarihinin de kült olmaya aday, aşk-bunalım unsurlarını içinde taşıyan parçalarından. 2004 çıkışlı olmasına rağmen zamanının ötesinde olduğunu kanıtlamıştır.
tayfa75
furuğ ferruhzad’ ın yedi yaş öncesi çocukluğuna yaktığı ağıt tadında bir şiiri.
yaralarım aşktandır’ da yer alır.

ey yedi yaş
ey yola çıkmanın şaşılası anı
senden sonra ne varsa
çılgınlıklar, bilgisizlikler yığınında geçip geçti

senden sonra
bizimle kuş arasında
bizimle meltem arasından
korkunç diri ve aydın bağlantı olan pencere
.......................kırıldı
.............................kırıldı
.................................kırıldı

senden sonra topraktan yapılı o bebek
su
su
sudan başka hiçbir şy söylemeyen bebek,
suda boğuldu.

senden sonra biz ağustos böceklerinin sesini öldürdük
ve abece sözcüklerinden yükselen zil sesine
ve silah fabrikalarından yükselen siren sesine
gönül verdik

senden sonra masaların altından
oyun yerimiz olan masaların altından,
masaların arkasına
masaların arkasından
masaların üstüne ulaştık
ve masaların üstünde oynadık
ve yitirdik, senin rengini yitirdik, ey yedi yaş
senden sonra biz birbirimize ihanet ettik
senden sonra tüm andaçları sildik
kurşun parçalarıyla, ve patlamış kan damlalarıyla
sokak duvarlarının alçılanmış şakaklarından
senden sonra alanlara gittik
ve haykırdık
"yaşasın"
"kahrolsun"

ve alanın gürültüsünde
kurnazca kentin görüşüne gelmiş olan
şarkıcının bozuk paraları için alkış tuttuk.
birbirimizin katili olan bizler, senden sonra
aşkı yargıladık
ve yüreklerimiz ceplerimizde
meraklıyken, biz
aşkın payını yargıladık.

senden sonra mezarlıklara yüz koyduk
ve ölüm, büyükannenin çarşafı altında soluyordu
ve ölüm, o ulu ağaç,
başlangıcın bu yanındaki dirilerin
üzgün dallarına andak bağladıkları
ve bitimin öte yanındaki ölülerin
fosforlu köklerini tırmaladıkları
ve ölüm, o kutsal türbenin üzerinde oturmuştu
dört köşesinde aniden dört mavi lale
aydınlandı

rüzgarın sesi geliyor
rüzgarın sesi geliyor, ey yedi yaş

kalktım ve su içtim
ve ansızın anımsadım
nasıl senin genç ekin tarlaların
çekirge saldırısından korktulardı
ne kadar daha ödemeli?
ne kadar daha
bu beton küpün büyümesine ödemeli

biz yitmiş olması gereken,
her şeyi yitirmişiz
biz yola koyulmuşuz ışıksız
ve ay, ay, sevecen dişi hep oradaydı
kagir bir damın çocuksu anılarında
ve çekirge saldırısından korkan genç ekin tarlalarının üzerinde

ne kadar daha ödemeli?....

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol