suskunum sana

isimsiz kahraman
hangi siire baslasam suskunum sana
dag gogsunde bir kaya diliyle suskun
guneste kavrulan bir kum tanesi
catlayan dudaklarim oluyor her gece
yagmura suskun yasamaya suskun
haykirabilsem
belki bir nehir kopurebilir sesimde
silinebilir kurakligin butun izleri
upuzun coller vadilesebilir icimde

hangi guzelligi ozlesem suskunum sana
yurek boslugunda bir of kadar suskun
ozluyorum seni masmavi
kosuyorum sana bembeyaz
ve kahroluyorum bir anda kapkara
ah oluyorum
of oluyorum
ve susuyorum
oysa haykirabilsem
isik yumagi bir pinar olur solugum

hangi turkuye uzansam suskunum sana
agit agit, ozlem ozlem suskun
tut ki vurulmusum
asktan ve kandan bir damla olmusum
bir saclarinin ruzgarina
bir de agzinin kiyilarina konmusum
hangi dalga silebilir beni senden
hangi kasirga koparabilir
ben sac tellerinde bir ezgi olmusum
coskularin her sahlanisinda
sana deprem deprem susmusum
ve sana susmaktan inan ki yorulmusum

yeter olsun gozlerinde isik firtinasi
sozlerinde baski yasasi yeter
hangi kavgayi ozlesem suskunum sana
zafer sabahlarinda gece kadar
bayram sabahlarinda yas kadar suskun
boyle guzelliklere de
boyle suskunluklara da lanet olsun
al bu suskunlugumu al artik
al ki
butun gurultuler kahrolsun

(bkz: adnan yucel)

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol