rüyanda gorsen inanma

nick nicki nickince
eskiden kaan’in ince sesleri iyi okuyamadigini, sesinin yetmedigini dusunurdum. kaan bu $arkida dusundugum incenin tam bir oktav ustune rahat cikmis, cok gosel olmus.

evet: kaan tangoze’de uc oktav ses var.
nick nicki nickince
’ikinci kitadan sonraki gitar cok mu iyi olmus yoksa ucuncu kitada kaan bir oktav daha cikiyor diye bana mi oyle geliyor?’ dememe neden olan $arki.
kaan ucuncu oktavin en ince sesinden birinci oktavin en kalin sesine bir anda inebiliyor, donduruyor...
muque
kaan tangöze nin tüm meziyetlerini sergilediğini düşündüğüm derinden, içerlerden şarkı...orda bahsi geçen arkadaşla da tanışıyorum evet! arkadaş sen bu değildin...hangimizin arkadaşı değişmedi ki..
(bkz: değişen sen mi yoksa ben miyim bilemedim)

arkadas sen bu degildin
bilinen sadece ismin
arkadas niye degistin
alistim karistim ben sana
ruyanda gorsen inanma

arkadas sen bu degilsin
yasayan sadece fikrin
arkadas niye gucendin
alistim karistim ben sana
ruyanda gorsen inanma...
mordeliktebirdelik
bir anı şarkısı dır sanki şarkı çıkar (tiryakiler) bir sigara yakarsın dalarsın götürür kim bilir kaç arkadaş geçer arkadaş la yaşanılan kaç anı geçer değişen kişilikler ve değişen zaman bazen dersinki keşke hep çocuk kalsak ya da aşk olmasa işte böyle deli bi şarkıdır şarkı değildir sanki zihin açıcıdır ve bariz acıdır
ozee
günümü piç eder bu şarkı melankoliyi sokar hemen bünyeye en kısa yoldan,değişim diyalektiğin isyanı mıdır?tutanamamaya karşı duruş,cesaret gösterisi midir bu şarkı türlü anlamlar yüklerim her dinlediğimde ve promilli dinlersen eğer daha bi feci ve elim.
duman
’’bu nasıl şarkı lan’’dedirtir,bünyeyi alt üst eder,bitirir.bu mükemmel şarkının tüm sözleri ise şöyledir..

arkadaş sen bu değilsin
görünüş sadece giysin
arkadaş niye gücendin
alıştım karıştım ben sana
rüyanda görsen inanma

arkadaş sen bu değildin
bilinen sadece ismin
arkadaş niye değiştin
alıştım karıştım ben sana
rüyanda görsen inanma

arkadaş sen bu değilsin
yaşayan sadece fikrin
arkadaş niye gücendin
alıştım karıştım ben sana
rüyanda görsen inanma

sana boynumuzu eğeriz sanma
hakkımızı gelir alırız zorla
saklayacak yüzün yok yok
rüyanda görsen inanma.
imphotep
"sana boynumuzu eğeriz sanma.." kısmı hariç,normal bir insanın söyleyemeyeceğini tecrübe ettiğim parçadır.sesimin ses olduğu zaman söylemek için götümü yırmama sebep olmuştur.transpoze yarama bir nebze ilaç omuştur.
lethe
bir duman şarkısı.

onun dışında "öyle olmayacak iş ki, rüyanda bile görsen inanma." anlamı taşıyan bir söz. yani demek istiyor ki bu söz; "tamam garip, tamam saçma, tamam tamam ama rüyada bile olamaz yani, o derece sıyırmışsın arkadaşım sen." bana bunları çağrıştırdı. bir çağrışım oldu az önce. (yoksa siz çağrıştıramayanlardan mısınız?)

rüyaları bir ciddiye almazlık, bir küçümseme. sen gerçek değilsin, biliyorum kiicilik...
nerden biliyorsun? su yaşadığın hayata bak! yatay gitmek istiyorsun, paşa paşa yürüyorsun, olmadı otobüs, uçak. dikey gitmek istiyorsun, asansör denen bir odaya doluşuyorsunuz, sen, o, komşu kızı, emmi oğlu. trafik ışıklarında bekliyorsun ki, yeşil yansın da şu caddeden o caddeye geçesin. izin alıyorsun, izin veriyorlar, yapıyorsun. kimineyse "yap" diyorlar, yapıyor. ben buna hayat demem. diyen de beri gelsin. yok o tarafa değil bu tarafa gelsin. ne diyorduk... rüyamda uçabiliyorum, ışınlanabiliyorum, yeri geliyor dünyayı kurtarıyorum. evet, süper kahraman gibi. gizli görevler felan oluyor (gizli oldukları için onlardan bahsetmeyeceğim burada), elimizden geldiğince yapıyoruz bir şeyler. kural yok, kuralları ben koyuyorum. yani demek istiyorum ki ben, gerçek hayat rüyalarda yaşanıyor. çok pis kandırmışlar bizi olum.

rüyalarda yaşıyorum. ibne değilim.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol