özletiyor seni bu yağmurlar

quantitatif
burada yagmur yagiyor
araliksiz yagiyor gunlerdir
ama sen yine de semsiyeni
almadan gel ilk otobusle

bugulanan camlara usulca
yuzunu ciziyorum ki yuzun
bir yagmur damlasi olup
dusuyor yapraklarina gulun

guller de bozamiyor bu uzun
karanlik sessizligini kentin
anilarini yitiriyor sokaklar
bezirgânlasiyor bulvar isiklari

tarih de kekemelesiyor bazan
ki o zaman asktir tek bilici
asksa yurumek gibi bir sey
duyabilmek kuslarin gelisini

anisi bizsek eger bu kentin
unuttugu turkuler bizsek
aciyi rehin birakip bir gule
animsatmaliyiz bunlari bir bir

sonra yurumeliyiz seninle
sokaklara caddelere cikmaliyiz
belki bir asktir bu kentin
bellegini geri getirecek olan

burada yagmur yagiyor ama sen
semsiyeni almadan gel yine de
ozletiyor bu cilgin saganak seni
sirilsiklam ozletiyor biliyor musun

ahmet telli
kucuk kurbaga
biriyle yagmurun fena halde bagdastirilmasi sonucu ortaya cikan durum..
o kisi her yagmur yagdiginda aklina gelir insanin..
ya yagmurdan korkmaya onu sevmemeye baslarsiniz ya da yagmura oyle bir baglanirsiniz ki sanki o yaninizdadir her yagmurda..
ikisi de uc noktadir..
ama yagmur artik yagmur degildir o’dur..

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol